logo
20 NİSAN 2024

Arınç “AKP Allah’ın bir lütfudur” diyor!

28.01.2012 00:00:00
Bir haftada çok şey yaşadık, kritik kararlar alındı ve verildi ülkemiz içinde ve dışında. Yandaş ve yalaka diye adlandırılan medya, AKP sözcüsü diye tarif edilen köşe yazarları bile bu kararlara isyan ettiler. Ha iktidarda “Mavi Marmara” taktiğini tekrar uygulamaya koydu. Saydı, sövdü, kızdı, bağırdı ama sonuç; dediğin gibi olsun, oldu.
Tabi bu duruşun tabana pozitif yansıması için iyi tefsircilere ihtiyaç var. O da AKP’de çok var. O zaman sorun yok. Evet, AKP’nin iki Bursa vekili. Birisi her daim gündem olan Bülent Arınç. Diğeri Faruk Çelik. Birisi Bursa ve İnegöl’de yaptığı açıklamalarda, diğeri Ş. Urfa’dan gündemi halka anlatıp, AKP’nin kudretini ispata gayret ettiler.
Bülent Arınç partisinin İnegöl İlçe Teşkilatı kongresinde yaptığı konuşmada, AK Parti'nin Türkiye için Allah'ın lütfu olduğunu (!) iddia etti.
Faruk Çelik ise “Başbakanımız hastalanınca herkes rahatsız oldu. Adeta ülkenin ayarı bozuldu. Ana muhalefet partileri; “Aman ha Başbakanımızın önemli bir şeyi yoktur” dediler. Çünkü biliyorlar ki, ustanın (Polat Alemdar ile karıştırdı galiba) dışında Türkiye'de istikrarı sağlayacak hiçbir siyasetçi yoktur. Türkiye ve dünya çok çalkantılı bir dönemden geçiyor. Biz de bu dönemde bu kongreyi gerçekleştiriyoruz. Ülkemizde kriz yok, derin, merin, sır devlet yok, hizmetkar devlet var. Hizmetkar bir hükümet var. Buna rağmen ülkenin gündeminde Ergenekon var, tutuklamalar var, mahkeme süreçleri var, KCK operasyonları var, Genelkurmay Başkanının tutuklanması var, 12 Eylül ihtilalini yapanların hesap verilmesi var, Anayasa tartışmaları var, ana muhalefette yaşananlar var, Fransa'da sözde soykırımla ilgili gelişmeler var, Hrant Dink'in öldürülmesi var ve mahkeme kararları var. Bu gündemlere rağmen artık önemli düzenlemeler yapan bir Türkiye var. Güçlü bir Türkiye ortaya çıkmış bulunuyor.”
Ayrıca Bakan Çelik sözde Ermeni soykırımı iddialarına ilişkin Fransa'ya yönelik; “Tarihi kanunla değiştiremesin. Artık dünyada diz çöken değil, diz çöktüren bir Türkiye var” diyor. Tıpkı “Beyaz Sarayın gurur duyduğu bir Başbakanımız var” diyen Dışişleri Bakanı gibi.
Şimdi hükümete göre AKP Allah’ın bir lütfu ve diz çöken değil, diz çöktüren bir konuma erişmiş bir siyasi yapıdan, güçten bahsediliyor.
Lütuftan başlayalım. Yıl 2002. Devletin toplam borcu 220 milyar dolar civarı. Şimdi 800 milyar dolara dayanmış vaziyette. 2002’de bankalara 6.6 milyar TL borcu olan vatandaşın şimdi (2011’de) borcu 219 milyar TL. Başta Telekom olmak üzere devletin 300’e yakın büyük ve stratejik kurumunun hem de maliyetine veya maliyetinin altında satılması. Yer altı madenlerimizin özellikle yabancı ve Yahudi kökenli firmalara satılması. Toprak satışında cumhuriyet döneminin toplamından fazla satışa imza atılması. Şu topraklara kurban etmek için Uruguay’dan hayvan getirilmesi, 2002’de vesikalı kadın sayısı 25 bin iken bu sayının üç dönemlik AKP iktidarında 2010 itibari ile 100 bini geçmesi. Sadece 2009’da 4.5 milyon litre daha fazla içki tüketilmesi vs. Allah’ın bir lütfu olacağını sanmıyorum. Çünkü Allah hiçbir zaman kullarının kötülüğünü istemez. Çünkü O (c.c) zalim değildir ve zalimleri sevmez.
Diz çökme, çöktürmeye gelince; Ermenistan’a, Yunanistan’a, Rum Kesimine, İsrail’e, Fransa’ya vs. diz çöktük. Irak’a, Afganistan’a, Pakistan’a, Libya’ya, Mısır’a, Tunus’a diz çöktürdük. Direnen İran ve Suriye’ye ise diz çökmeleri için her şeyi yapıyoruz.
Yargımız ise ortada. Yargı içinde yargı yapılıyor. D. Perinçek bir parti lideri. 4 yıldır içerde. Varlığı ispat edilmemiş bir örgüt üyeliğinden yatıyor. Yargılama sürecinde ettiği laflardan ötürü de ayrıca 16 yılla yargılanıyor. Tabi 4 yıldır süren yüzlerce sanıklı Ergenokon’un diğer şüphelileri ile malum bir gazete tarafında çuval dolusu belgelerle (!) başlatılan darbe iddiası davaları ve tutuklanan Türk Ordusunun yüzde 15’ini unutmayalım. Tabi şu günlerin en önemli konularından biri Dink cinayeti ve yargının verdiği karar. Akıllarda kalan sorular ise iktidarın ülkeyi nereye taşıdığının ipuçlarını verir cinsten;
1-2004 yılı Şubat ayı içerisinde, Sabiha Gökçen'in Ermeni asıllı olduğuna yönelik haberlerin gündemde olduğu bir dönemde, Hrant Dink'in İstanbul Valiliği'ne çağırılarak tehdit edildiği, görüşmeye katılan resmi görevliler kimlerdi? Bu görüşmeye hangi sıfat ve maksatla dahil olmuşlardı?
2- İstanbul Valiliği, Dink'in Valiliğe, Agos'ta yer alan Sabiha Gökçen haberinin dayanaklarını oluşturan evrakları incelemek üzere çağırmıştı. Valiliğin böyle bir hakkı veya görevi var mıydı? İstanbul Valiliği bu uygulamayı başka olaylarda da sergiledi mi?
 3- Emniyet ve Jandarma'nın önceden haberdar olduğu cinayet, İstanbul'un en işlek caddelerinden birinde, gündüz vakti nasıl işlenebildi?
 4- Trabzon Emniyet Müdürlüğü, İstanbul Emniyet Müdürlüğü ve Trabzon Jandarma Komutanlığı'nın bilgi sahibi olduğu Dink cinayetinden, Milli İstihbarat Teşkilatı'nın (MİT) haberdar olmaması mümkün müydü?
5- Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın 2 Aralık 2008 tarihinde “olur” verdiği Başbakanlık Teftiş Kurulu raporunda Dink cinayetinden ötürü sorumlulukları tespit edilen, Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanı Ramazan Akyürek, İstihbarat Daire Başkanlığı C Şubesi (Azınlıklardan sorumlu şube) Müdürü Ali Fuat Yılmazer ve Merkez Haberalma Daire Başkan Yardımcıları hakkında, o tarihten bu yana hangi işlemler yapıldı?
 6- Çeşitli idari inceleme ve soruşturmalarda cinayete ilişkin sorumlulukları tespit edilen Emniyet görevlileri hakkında neden hiç yargılama izni verilmedi?
 7- Cinayetten öncesi tam 17 cinayet ihbarı alındı mı? Alındı ise gereği neden yapılmadı?
8- Bu cinayetin işlenmesinde amaç ne olabilir? Öyle sözde milliyetçi duygularla işlenmediği artık kesin olan bu cinayet, hangi gizli (!) odakların Türkiye üzerindeki hedeflerinin bir parçasıdır?
 
Akın Aydın / diğer yazıları
'Takmaya devam edeceğim'
Rolex müdafaası!
Yerlikaya, Mardin ve Diyarbakır için düğmeye bastı
İki ile kayyum mu atanacak?
Özel'e İmamoğlu ve Yavaş da eşlik etti
CHP'den Anıtkabir ziyareti
Vali Gül'den boşaltılan evler hakkında açıklama
Heyelan nedeniyle 30 ev boşaltıldı
'Biz de bu programı tavsiye ederdik'
IMF'den Şimşek programına destek
Armutlu hayalet şehre döndü
'Berzeg Sendromu' mahalleyi boşalttı
15 üyeden 9'unu Erdoğan atamış oldu
Erdoğan'dan AYM'ye yeni atama
Para vermeyen annesini benzin dökerek yaktı
Tutuklanırken dikkat çeken sözler
'Vay sana düşman olup yalanlayanın haline’
'İsim nedir?' dedim. Buyurdular: Alamet
'Şehrimizden ayrılmaları için ne gerekiyorsa yapacağım'
Mültecilerin kaçak işyerlerini mühürledi
Karar Resmi Gazete'de yayımlandı
Mirasçılara İstiklal Madalyası
Istakoza değil balinaya bakın
Devletin malı deniz, yiyen ıstakoz
Galibiyet Serdar Topraktepe yönetiminde geldi
Beşiktaş 5 maç sonra kazandı
Geçen yılki yatırım tutarı 3.7 milyar dolar
5 yılda 11.2 milyar dolarlık yatırım yaptı
Randevusunu iptal etmeyen yandı
Koca'dan MHRS açıklaması
'Takmaya devam edeceğim'
Rolex müdafaası!
Yerlikaya, Mardin ve Diyarbakır için düğmeye bastı
İki ile kayyum mu atanacak?
Özel'e İmamoğlu ve Yavaş da eşlik etti
CHP'den Anıtkabir ziyareti
Vali Gül'den boşaltılan evler hakkında açıklama
Heyelan nedeniyle 30 ev boşaltıldı
'Biz de bu programı tavsiye ederdik'
IMF'den Şimşek programına destek
Armutlu hayalet şehre döndü
'Berzeg Sendromu' mahalleyi boşalttı
15 üyeden 9'unu Erdoğan atamış oldu
Erdoğan'dan AYM'ye yeni atama
Para vermeyen annesini benzin dökerek yaktı
Tutuklanırken dikkat çeken sözler
'Vay sana düşman olup yalanlayanın haline’
'İsim nedir?' dedim. Buyurdular: Alamet
'Şehrimizden ayrılmaları için ne gerekiyorsa yapacağım'
Mültecilerin kaçak işyerlerini mühürledi
Karar Resmi Gazete'de yayımlandı
Mirasçılara İstiklal Madalyası
Istakoza değil balinaya bakın
Devletin malı deniz, yiyen ıstakoz
Galibiyet Serdar Topraktepe yönetiminde geldi
Beşiktaş 5 maç sonra kazandı
Geçen yılki yatırım tutarı 3.7 milyar dolar
5 yılda 11.2 milyar dolarlık yatırım yaptı
Randevusunu iptal etmeyen yandı
Koca'dan MHRS açıklaması
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.