(dünden devam…)
"İmran Hanım:
Hacı Bektaş'ta tahrirat katibi olan zatın kızı İmran Hanım Atatürk'ün Hacı Bektaş'taki bir toplantısı için şunları anlatır: "Atatürk Hacıbektaş'a üç kişi ile geliyor. Hacıbektaş'ta 47 gün kalıyor. 25 kişi Hacıbektaş'tan 27 kişi de illerden geliyor. 52 kişiden oluşan bir toplantı yapılıyor. Bu 25 kişi Amasya, Sivas, Tokat, Tunceli, Muş, Elazığ, Ege ve Arnavutluk'tan geliyorlar. Toplantının yapıldığı ev 1932'de İnönü tarafından Atatürk'e bilgi vermeden yıktırılıyor. Hacıbektaş'taki toplantıya İnönü katılmamıştır.
İnönü, Sivas'ta aralarına katılır. Sivas Kongresi'nde İnönü Amerikan mandacılığının çıkarımıza olacağı görüşünü ileri sürüyor. Bunun üzerine Atatürk çıkıp bir konuşma yapıyor. 'Biz manda ve himaye altına girecek bir toplum değiliz; hiçbir zaman da olmadık. Biz uluslar kurduk, uluslar yıktık ama asla boyunduruk altına girmedik. Ya bağımsızlık ya ölüm. Başka çıkar yol görmüyorum' diyor."
Birgül Yengez:
"Dedem Veli Akgün, Çanakkale'de Atatürk'ün komutasında savaşmış. Dedem anlatırdı; Atatürk cephede öğle namazının geldiğini ağacın gölgesine bakarak anlar ve askerleriyle birlikte namaz kılarmış. Bazen de komutanları aracılığıyla askerlere vaktin girdiğini bildirtirmiş."
Mustafa Kalkın'ın Torunu:
Mustafa Kalkın, Atatürk'ün atının seyisliğini yapmış bir Türk askeridir. Torunu bizlere dedesinden ve annesinden duyduklarını anlattı: "Dedem 7 sene Atatürk'ün yanında seyislik yapmıştır. Annem o sıralarda 7 yaşlarındaymış. Atatürk, 'Mustafa, senin kızın gözleri de benim gibi maviymiş' diyerek annemin saçlarını okşamış. Atatürk'ün iyi bir Müslüman, dini bütün, çok efendi, dürüst ve çok merhametli olduğunu anlatırdı. Anneannem namazı kılmaktan seccadesi delinmiş bir insandı. Atatürk'ü çok sevdiğini ve O'nun ibadetine hiç müdahale etmediğini anlatırdı."
Evlatlığı Ülkü Adatepe Anlatıyor:
"Benim annemi Zübeyde Hanım büyütmüştür. Zübeyde Hanım'ın anneme anlattığı bir anımı anlatmak istiyorum: Atatürk 25 Ağustos'ta Kocatepe'ye çıktığı zaman orada şöyle dua ediyordu: 'Allah'ım, Senin bana verdiğin fikir ve zeka ile ben bütün planlarımı gerçekleştirdim. Bundan sonrası artık Senin mukadderatında…' O, Allah'a inanan bir insandı. Paşa, Ramazan'da, Dolmabahçe'de veya Çankaya'da olduğunda, anneme, 'Vasfiye oruç tutuyor musun?' diye sorarmış, annem, 'tutuyorum' dediğinde çok memnun kalırmış. Bana hastalandığımda dua ettirirdi, kendi de ederdi. Çok iyi hatırlıyorum, tifo geçiriyordum, çok üzülmüş beni kurtarması için Allah'a dua etmiş. Annesi Zübeyde Hanım da çok dindarmış. Anneme daha 7 yaşındayken Kur'an dersi aldırmaya başlamış. Kızkardeşi Makbule Hanım'ın da devamlı namaz kıldığını biliyorum." (Ali Kuzu, Atatürk'ün de Çocukları Vardı, Yılmaz Kitabevi, İstanbul 2015, s.72)."
(devam edecek…)
- Mustafa Kemal ile beraber hareket dönemi-I / 09.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-VI / 08.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-V / 07.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-IV / 04.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-III / 03.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-II / 02.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-I / 01.12.2020
- Millî Mücadele’de din adamları-XI / 30.11.2020
- Millî Mücadele’de din adamları-X / 29.11.2020