İki gün boyunca ekran başından ayrılamadık. 25 ve 26 Mart Cumartesi Pazar günleri Azerbaycan'dan tüm dünyaya dalga dalga güçlü bir ses yükseldi.Tebliğini sunmak için kürsüye çıkan her ilim adamının gözlerinde, sözlerinde müthiş bir parıltı vardı, coşku vardı ve sevinç gözleniyordu. Yıllar sonra aradıklarını bulmuş insanlar gibi adeta sevinç çığlıkları atıyorlardı.Prof. Dr. Haydar Baş tarafından hazırlanıp dünya kamuoyuna arz edilen Milli Ekonomi Modeli hakkında tebliğ sunmak için Azerbaycan'da, Bakü'de toplanan bilim adamları belli ki satır satır, sayfa sayfa kitabı incelemişler ve dolu dolu tebliğler hazırlamışlar.Türkiye'de bir siyasi partinin Genel Başkanının ekonomi ilminde geliştirdiği orijinal görüşleri, bir başka ülkede uluslararası bir kongre ile ele alınıyor ve iki gün boyunca tartışılıyor. Bu durum Türkiye için, Türk insanı adına yayın yapma iddiasındaki medya için hem gurur verici bir tablo, hem de bulunmaz bir malzeme olmalıydı. Maalesef, gurur duyduğunu beyan edeni de göremedik, haber yapan, kesitler sunanı da görmedik. Yerel radyo ve televizyonlar bu hükmün dışında tutuyoruz tabii ki.Geçen yılın kasım ayında bu ses Türkiye'den, İstanbul'dan tüm dünyaya yankılanmıştı. Dünyanın dört bir yanından gelen ilim ve fikir adamları Milli Ekonomi Modeli'ni, iki gün boyunca devam eden tartışmalarla iyice kavrayarak ve kitabı ceplerine koyarak ülkelerine dönmüşlerdi. Güzide Türk medyası, gözlerinin önünde, kulaklarının dibinde cereyan eden bu hadiseyi görmemeyi ve duymamayı başarabilmişti. Şimdi ise, kongre Azerbaycan'da icra ediliyor ki bahane hazır; "dışarıda idi gidemedik, göremedik..."Hem Türkiye'deki, hem de Azerbaycan'daki Milli Ekonomi Modeli Kongresini görmeyen ve göstermeyenler, Haydar Hoca'nın profesörlüğünün dedikodusunu yapmak için bir zamanlar Azerbaycan'a kadar gitmiş ve avuçlarını yalayarak geri dönmüşlerdi. Hâlbuki Azerbaycan'a gitmenin tam zamanı idi. Gidip de görmeliydiler, hem Azerbaycanlı, hem de diğer ülkelerden gelen ilim adamlarının; "Hürmetli Prof. Dr. Haydar Baş" diyerek Haydar Hoca'nın etrafında nasıl pervane olduklarını.Bir tez, bir kitap yazıldı ve şimdi ikinci defa uluslararası kongre ile bir tarih yazılıyor ve dünya görüyor ve dünya duyuyor.Gözünü kapatan sadece kendine gece yapar.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Aziz Karaca / diğer yazıları
- Vefatının beşinci yıl dönümünde Haydar Baş tüm yurtta anılıyor / 15.04.2025
- Mevcut manzara seni üzmüyorsa… / 11.04.2025
- Yorgun / 08.04.2025
- Yaratıcının kolu olan kullar… / 28.03.2025
- Reçeteyi cebinde taşıyarak şifa bekleyen bir kitle / 25.03.2025
- Ahlakî ilkeler manzumesi bir sure… / 16.03.2025
- O gün gelmeden evvel… / 13.03.2025
- Doğum yıl dönümünde Kur’an ile dirilmek… / 12.03.2025
- Oruca tutunabilseydik… / 11.03.2025
- Oruç tutsaydı bizi… / 10.03.2025
- Mevcut manzara seni üzmüyorsa… / 11.04.2025
- Yorgun / 08.04.2025
- Yaratıcının kolu olan kullar… / 28.03.2025
- Reçeteyi cebinde taşıyarak şifa bekleyen bir kitle / 25.03.2025
- Ahlakî ilkeler manzumesi bir sure… / 16.03.2025
- O gün gelmeden evvel… / 13.03.2025
- Doğum yıl dönümünde Kur’an ile dirilmek… / 12.03.2025
- Oruca tutunabilseydik… / 11.03.2025
- Oruç tutsaydı bizi… / 10.03.2025