Göz boyama işi insan soyunun icad ettiği en yaman mesleklerin başında gelir.
Göz boyama, aslında insanoğlunun kendi hemcinsini, yerine göre kendi vatandaşını kandırmak için kullandığı en talihsiz yöntemlerden birisi aynı zamanda.
Olayların perde arkasını, asıl maksadını kitlelerden saklamak, kalabalıkların gözünden kaçırmak için, dikkatleri başka taraflara yönlendirmek için söylenen sözler ve sergilenen cümle planlar göz boyama cümlesindendir.
Geniş kitlelerin gözlerini boyamak için kullanılan boyalar, güneş ışınlarının yedi renginden ibaret de değildir, onların bir birine karıştırılarak elde edilen bin bir çeşit boya kullanılmaktadır.
Gayet ustalıklı bir biçimde gözleri boyanan kitleler, gözlerine yeşil gözlük takılarak her mevsimde yeşil ot yediğini zanneden Hollanda inekleri gibi, hayata, olaylara, yapılanlara ve yapılmayanlara ancak ve ancak gözlerine çalınan boyanın rengi ile bakabilmektedirler.
Teknolojik imkanları da sonuna kadar kullanan çağdaş göz boyamacılarının bin bir çeşit yöntemlerine maruz kalan geniş kitleler, çoğu zaman zifiri karanlığı güneşlik, önündeki uçurumu asfalt yol, hatta uçurumdan uçmayı normal bir uçuş, düşüp-kalkmayı, duvarlara toslayarak ilerlemeyi günün modası olarak, reel politikanın bir gereği olarak algılayabilmektedir.
Göz boyama işinde oldukça mahir olanların bin bir çeşit entrikalarına maruz kalanlar, gözlerine çalınan boyalar sebebiyle, nice nesillerini, bilmem kaç kuşak gençliklerini, hesapsız servetlerini ve kaynaklarını, eşsiz özelliklerini ve güzelliklerini kaybettikten sonra gözlerindeki boyaların farkına varırlar ama iş işten çoktan geçmiş olur.
Irkı, rengi, cinsi, cibilliyeti, konuştuğu lisanı ne olursa olsun, insanoğlu, göz boyacıların şerrinden emin olmak için her gün onlarca defa, yüzlerini, hassaten gözlerini basiret suyu ile mutlaka yıkamalı, feraset gözlüğünü takmalı ve olayları, gelişmeleri ve gidişatları iz'an ve idrak penceresinden seyretmelidir.
Aksi takdirde bir uçuruma yuvarlanmak, bir duvara, bir kayalığa toslamak ve sahip olduğu tüm zenginlikleri kaybetmek an meselesidir.
Gözleri boyalı milletlere o kadar çok örnek var ki...
Göz boyama, aslında insanoğlunun kendi hemcinsini, yerine göre kendi vatandaşını kandırmak için kullandığı en talihsiz yöntemlerden birisi aynı zamanda.
Olayların perde arkasını, asıl maksadını kitlelerden saklamak, kalabalıkların gözünden kaçırmak için, dikkatleri başka taraflara yönlendirmek için söylenen sözler ve sergilenen cümle planlar göz boyama cümlesindendir.
Geniş kitlelerin gözlerini boyamak için kullanılan boyalar, güneş ışınlarının yedi renginden ibaret de değildir, onların bir birine karıştırılarak elde edilen bin bir çeşit boya kullanılmaktadır.
Gayet ustalıklı bir biçimde gözleri boyanan kitleler, gözlerine yeşil gözlük takılarak her mevsimde yeşil ot yediğini zanneden Hollanda inekleri gibi, hayata, olaylara, yapılanlara ve yapılmayanlara ancak ve ancak gözlerine çalınan boyanın rengi ile bakabilmektedirler.
Teknolojik imkanları da sonuna kadar kullanan çağdaş göz boyamacılarının bin bir çeşit yöntemlerine maruz kalan geniş kitleler, çoğu zaman zifiri karanlığı güneşlik, önündeki uçurumu asfalt yol, hatta uçurumdan uçmayı normal bir uçuş, düşüp-kalkmayı, duvarlara toslayarak ilerlemeyi günün modası olarak, reel politikanın bir gereği olarak algılayabilmektedir.
Göz boyama işinde oldukça mahir olanların bin bir çeşit entrikalarına maruz kalanlar, gözlerine çalınan boyalar sebebiyle, nice nesillerini, bilmem kaç kuşak gençliklerini, hesapsız servetlerini ve kaynaklarını, eşsiz özelliklerini ve güzelliklerini kaybettikten sonra gözlerindeki boyaların farkına varırlar ama iş işten çoktan geçmiş olur.
Irkı, rengi, cinsi, cibilliyeti, konuştuğu lisanı ne olursa olsun, insanoğlu, göz boyacıların şerrinden emin olmak için her gün onlarca defa, yüzlerini, hassaten gözlerini basiret suyu ile mutlaka yıkamalı, feraset gözlüğünü takmalı ve olayları, gelişmeleri ve gidişatları iz'an ve idrak penceresinden seyretmelidir.
Aksi takdirde bir uçuruma yuvarlanmak, bir duvara, bir kayalığa toslamak ve sahip olduğu tüm zenginlikleri kaybetmek an meselesidir.
Gözleri boyalı milletlere o kadar çok örnek var ki...
Aziz Karaca / diğer yazıları
- İftarda sahurda bombalar… Gazze’ye gelmeseydi mi Ramazan? / 19.03.2024
- Soykırımı sonlandıramadı Ramazan / 18.03.2024
- Nice ayıplara şahit oldu Ramazan / 17.03.2024
- Tüm insanlığa açık bir beyandır Ramazan / 16.03.2024
- Dert çok hemdert yok ise işte Ramazan / 15.03.2024
- Her anımıza dolsa Ramazan / 14.03.2024
- Hak’tan bize fermandır Ramazan / 13.03.2024
- Bütün düğümleri çözer Ramazan / 12.03.2024
- Müjdelerle kapımızı çalsa Ramazan / 11.03.2024
- İz bırakanlar ve is bırakanlar / 10.03.2024
- Soykırımı sonlandıramadı Ramazan / 18.03.2024
- Nice ayıplara şahit oldu Ramazan / 17.03.2024
- Tüm insanlığa açık bir beyandır Ramazan / 16.03.2024
- Dert çok hemdert yok ise işte Ramazan / 15.03.2024
- Her anımıza dolsa Ramazan / 14.03.2024
- Hak’tan bize fermandır Ramazan / 13.03.2024
- Bütün düğümleri çözer Ramazan / 12.03.2024
- Müjdelerle kapımızı çalsa Ramazan / 11.03.2024
- İz bırakanlar ve is bırakanlar / 10.03.2024