Batılılar dünyanın dengesini bozuyor
Valdai zirvesindeki çıkışı "tarihi" olarak nitelenen Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Batı'ya yine sert eleştiriler yöneltti. Rus generallerle bir toplantıda buluşan Putin, Batı'yı "dünyanın stratejik dengesini bozmaya çalışmakla" suçladı
02.11.2014 00:00:00
DIŞ HABERLER Batı'nın "dünyanın stratejik dengesini bozma girişimlerinde bulunduğu" görüşünü dile getiren Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Batı ülkelerinin "uygar çözümler yerine farklı baskı araçlarını kullandıklarını" kaydetti. Putin, Kremlin'de üst düzey subayların terfi edilerek unvan verilmesi vesilesiyle düzenlenen törende, Rusya'nın mevcut tüm sorunlarda eşit haklara ve karşılıklı saygıya dayanan diyaloga hazır olduğunu söyledi. Askeri doktrininin savunma niteliğini taşıdığını ve ülkenin egemenliğini, barışı ve vatandaşlarının huzurunu sağlamaya yönelik olduğunu belirtti. Ülke savunması görevleriyle ilgili olarak uluslararası durumun karmaşık olduğunu hatırlatan Rusya lideri, 21. yüzyılın daha istikrarlı ve daha güvenli olmadığını kaydetti. Eski tehditlerin kaybolmadığını, dünyanın bazı bölgelerinde durumun daha da kötüleştiğini belirten Putin, örnek olarak Rusya sınırı yakınında Ukrayna'nın güneydoğusunda korunan gerilim kaynağına işaret etti.Sorunlara uygarca çözümler bulunmalıDünyada mevcut stratejik dengeyi bozma girişimleri olduğunu ifade eden Rusya Devlet Başkanı Putin, NATO'nun eylül zirvesinde ittifakın askeri olanaklarının artırılacağı yönünde açıklamaların yapıldığını anımsattı. Putin, "Uluslararası sorunlara kolektif olarak uygar bir şekilde çözüm bulmak yerine sıkça baskının kuvvet, ekonomik ve bilgi araçları kullanılıyor. Rusya bu şartlarda, güvenliğini garanti etmek için silahlı kuvvetlerini güçlendirmeli" dedi. Rusya'nın niyetinin Batı ile kutuplaşmaya gitmek olmadığının altını çizen Rus lider, Rusya'nın askeri doktrininin savunma anlamında geliştirilmeye devam edeceğini belirtti. NATO'nun son zirvesinde birliğin askeri potansiyelinin geliştirilmesi yönünde karar alındığına işaret eden Putin, "Uluslararası sorunların kollektif, uygar çözümü yerine giderek askeri, ekonomik ve bilgi alanında baskı araçlarına daha fazla başvuruluyor. Batı'nın adımlarına rağmen, biz küresel ve bölgesel sorunların çözümünde eşit ve saygıya dayalı diyaloğa açığız" ifadelerinde bulundu.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.