Bu rakamları milyon olarak da düşünebiliriz, beş milyonun keyfi için, doksan beş milyon sürünüyor.
2022 yılının ilk yarısını bitirirken güzel ülkemin mevcut manzarası ne yazık ki böyle.
Bu kötü görüntünün, bu oldukça ürpertici resmin ressamları ve onlar bu resmi çizerlerken karşıdan alkış tutanları, hepsi beraber dillerinden İslami söylemleri eksik etmiyorlar.
Hayatlarında, yaşantılarında zerre izleri dahi görünmüyor ama, dillerinden, bir bakıyorsunuz; sabır, şükür, kanaat, paylaşmak ve bölüşmek gibi kelimeler hiç düşmüyor.
Oldukça makul, oldukça haklı sorular soruyorsunuz, mesela; biz niye bu kadar yoksullaştık, bu kadar derin yoksulluğun sebebi dört bir yana yayılmış olan derin yolsuzluklar olabilir mi, petrol fiyatları tüm dünyada yüzde elli artarken bizde neden yüzde üç yüz elli arttı ve artmaya devam ediyor, neden her türlü temel gıda maddesi kamyonların sırtında zamlanmaya başladı?
Bu ve benzeri soruların muhatabı, iktidar mensubu ya da gönüllü savunucusu olan muhterem derhal teyakkuza geçiyor; 'bu ülkede ezan susmaz, bayrak inmez, hiçbir dış mihrak bu ülkeye diz çöktüremeyecek.'
Siz de, sorduğunuz her bir soruya oldukça tatmin edici cevaplar aldığınız için rahatlayıp oturuyorsunuz!
Ülke aynı ülke, hazine aynı hazine, birileri kovalarla götürüyor, kalan çoğunluk ise payına düşeni çay kaşığı ile dahi alamıyor, İslam bunun neresinde?
Ülke aynı ülke, her biri de aynı ülkenin vatandaşları fakat birileri, bazen aldığı maaşların sayısını unutuyor, birileri de gün içinde ekmek parası kazanamadığı için evin yolunu unutuyor, Müslümanlık bunun neresinde?
Birileri çocuğunun doğum yıldönümünde en pahalısından sıfır araba armağan ediyor, büyük çoğunluk ise çocuğunun yaş gününde oyuncak araba almaktan aciz, kardeşlik bunun neresinde?
Beş milyonu oluşturan şanslı guruba bir şekilde dahil olanlar, aldıkları ihalelerle, yaptıkları kamu-özel iş birliği formülleri ile kasalarına bağladıkları hortumlardan akan 'sürekli akarları' harcayacak ve koyacak yer bulamazken, dar gelirliler gurubuna dahil olanlar, asgari ücretli, emekli ve EYT'li kesimi ise geçim sıkıntısından ötürü ezim ezim eziliyor, bunun neresi Müslümanlık?
Aynı ülkenin vatandaşları, aynı sulardan içiyorlar, aynı güneşten yaralanıyorlar, aynı üniversiteden mezun olmuşlar ve iş için aynı kuruma başvurmuşlar ama birileri mesela; KPSS'den doksan beş aldığı halde mülakatta eleniyor, bir başkasının puanı elli-altmışlarda olduğu halde mülakatta kazanıyor ve atanıyor, Müslümanlık bunun neresinde?
Sözün özü, beş milyon, doksan beş milyonun ensesinde boza pişiriyor.
Böyle bir Müslümanlık dokuz gezegenden hangisine gelmiş, bilen varsa beri gelsin?
- Aç bırakanlar ağlamayı da yasaklıyorlar / 02.05.2025
- Gözenin başında kim var? / 01.05.2025
- Nasıl oluyor da oluyor? / 30.04.2025
- Kiminin başı döner açlıktan kiminin başı çıkmaz balçıktan / 29.04.2025
- Gelsin / 25.04.2025
- İktidara düşen… / 22.04.2025
- Yaşadıklarımızın resmidir / 21.04.2025
- Vefatının beşinci yıl dönümünde Haydar Baş tüm yurtta anılıyor / 15.04.2025
- Mevcut manzara seni üzmüyorsa… / 11.04.2025