Bir nefes için durursam, soluğum boğazıma düğümlensin!I

Selâm olsun; Sayın Genel Başkanım Prof. Dr. Haydar Baş Beğ'e?Selâm olsun; Genel Başkan Yardımcılarımıza? Selâm olsun; İzmir İl Başkanım, İlçe Başkanlarıma?Selâm olsun; gönüldaşlarıma, dava arkadaşlarıma?Satırlarda buluştuğumuz için size, "hoş geldiniz" demiyorum, demeyeceğim!"Esnaf müşterisine, ev sahibi misafirine hoş geldin" der! Genel Başkanım diyor ki: "İnsan gönüldür gönül!" O vakit bu fakire; gönül gözüyle bakan, gönül hanesinin kapılarını sonuna kadar açan gönüldaşlarıma seslenerek; "hoş buldum, hoş gördüm" demek düşer. Biten seçimlerin ardından ilk günkü, son günkü aşkla, aşka gün tayin ederek değil; vatanı, milleti, karşılıksız aşkla sevmektir dava adamlığı!Yürü Türkiye, geleceğin Türkiye'si diyerek değil!Türk'ün geleceğini, Türkiye'nin geleceğini düşünmektir dava adamlığı!Kavgayla, hırla?gürle, inatlaşanların inadını kırarak, Sabırla yürümektir dava adamlığı!Milleti alkışlatanların sonra alkışı durduranların değil!Sonuna kadar alkış (dua) sunmaktır dava adamlığı!   İnsanlar bir "dava" adına neden mücadele ederler?"Nice peygamberler var ki; kendileriyle beraber birçok Allah dostu çarpıştı da bunlar Allah yolunda başlarına gelenlerden yılmadılar, zaafa düşmediler, boyun eğmediler. Allah sabredenleri sever." (Âl?i İmran: 146). Muhteşem Türk Atatürk diyor ki: "Benim naçiz vücudum elbet bir gün toprak olacaktır. Fakat Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır."Gönüldaşlarım!"Her nefs/can ölümü tadacaktır" (Ankebut: 57) ayetinin tezahürüdür sözün başı. Hepimiz bir gün toprak olacağız. Toprak olsak da ardımızda yadigâr olarak; atalarımızdan aldığımız emaneti, evlâtlarımıza miras bırakarak, "Muhteşem Türk Atatürk" olmak üzere, tüm silah arkadaşları için, şehitlerimiz?gazilerimiz için vatan ve bayrak uğruna, din ve namus adına canını feda eden bütün kahramanlarımız için Cumhuriyetin yılmaz bekçileri olarak "Cumhuriyet ilelebet payidar kalacaktır" diyerek, yaşamaktır dava adamlığı!Hayata gelmenin amacı sadece yaşamaktan ibaret midir? Onu hayvanlar da yapıyor, nebatat da yapıyor, taşlar, topraklar ve dağlar da yaşıyor. Nasıl mı? Vakti zamanı geldiğinde Mahkeme?i Kübra kurulduğunda; "İşte o gün yer haberlerini anlatacaktır." (Zilzal: 4)."Bağımsızlık benim karakterimdir" diyen Atatürk'ün izinden giden Bağımsız Türkiye Partisi neferleri! Şu anda burada ve her ortamda bağımsızca konuşabiliyor ve haykırabiliyorsak eğer, Cumhuriyetin bize bıraktığı bağımsızlık idealindendir. Bağımsızlığı karakteristik bir cümle olarak söylemek değil, "Bağımsızlık benim karakterim" demektir dava adamlığı!Bağımsızlığımızı elimizden almaya çalışanlar yok mu? Var!O zaman biz; Bağımsız Türkiye Partisi olan ismimizi dağa taşa yazarak, "bağımsız olan karakterimizi" ortaya koyarak diyoruz ki; bağımsızlık için bağımsızlığından geçmektir dava adamlığı!"Ey Türk gençliği!" diyerek başlayan "Gençliğe Hitabe"de şu yazar: "Bütün bu koşullardan daha acıklı ve daha korkunç olmak üzere, memleketin dâhilinde, iktidara sahip olanlar, gaflet, dalalet ve hatta hıyanet içerisinde bulunabilirler. Hatta bu iktidar sahipleri, şahsi menfaatlerini, yurduna girmiş olan düşmanlarının siyasi emelleriyle birleştirebilirler. Millet, yoksulluk ve sıkıntı içinde ezgin ve bitkin düşmüş olabilir.Ey Türk istikbâlinin evlâdı! İşte bu ahval ve şerait içinde dahi, vazifen; Türk istiklâl ve Cumhuriyeti'ni kurtarmaktır!Muhtaç olduğun kudret damarlarında ki asil kanda mevcuttur!" Bu asil kanı damarlarında taşıyabilmek, hissedebilmektir dava adamlığı!(devam edecek)?