Bir ilahiyatçı ve eğitimci olarak Sayın Haydar Baş, ilahiyatçıların gündemine iktisadı ve ekonomiyi sokmuştur.
"Veda Hutbesinde İnsan Hakları" tezi ile doktorasını tamamlayan bir ilahiyatçı ilim adamı olarak daha sonra İslam'ın iktisada ve ekonomiye bakışı üzerine yoğunlaşmış ve dünya çapında tartışılan ve uygulanan "Milli Ekonomi Modeli" tezine imza atmış ve böylece ezilen ve sömürülen mazlum milletlerin dertlerine derman olmak ve çareler bulmak suretiyle biz ilahiyatçıları da büyük bir yükten kurtarmış oldu.
Bir ilahiyatçı ve eğitimci olarak Sayın Baş, ilahiyatçıların sadece tefsir, hadis, fıkıh, kelam ve siyer dallarında çalışmakla işlerinin bitmediğini, görevlerinin bitmeyeceğini, ilahiyatçıların iktisat ve ekonomi üzerine de mutlaka yoğunlaşmaları gerektiğini bizzat kendi hayatında ortaya koymuş ve örnek olmuştur.
Hayatın bütün alanlarının olmazsa olmazı olan "paranın" yönetimine dair mutlaka bizim de bir tezimizin olması gerektiğini, evrensel İslam nizamının hiçbir alanı boş bırakmadığı gibi bu alanı da boş bırakmadığını geliştirdiği tezlerle ortaya koymuş ve ilahiyatçılara ufuk açmıştır.
Bir ilahiyatçı ve eğitimci olarak Sayın Baş, insanlığın kanını emen kapitalizme karşı tek başına baş kaldırarak, ilahiyatçıların da bu sahada "bir diyeceği" olduğunu ortaya koymuştur.
Bir ilahiyatçı ve eğitimci olarak Sayın Baş, iktisat ve ekonomi alanında geliştirdiği orijinal tezlerle "böyle gelmiş ama böyle gitmez" diyerek dünya kamuoyunun önüne çıkmış ve biz ilahiyatçılara bu sahada da örnek olmuştur.
Bir ilahiyatçı ve eğitimci olarak Prof. Dr. Haydar Baş, ortaya koyduğu eserlerle, özellikle alanının dışında yazdığı eserlerle biz ilahiyatçıların yüz akı olmuş ve ufkumuzu açmıştır.
Bir ilahiyatçı ve eğitimci olan Sayın Baş, komünizm ve kapitalizm arasında adeta ezilmiş pestile dönmüş olan yedi milyar insana; "ne o ne bu, işte size çıkış yolu" diyerek rahat bir nefes almasını sağlamış, tuzakçıların da tuzaklarını bozmuştur.
Yüzyıllar boyu biz ilahiyatçılar, İslami ilimlerde yoğunlaşan alimler; "O size istediğiniz her şeyden verdi. Allah'ın nimetini sayacak olsanız sayamazsınız. Doğrusu insan çok zâlimdir; çok nankördür!" (İbrahim:3 4), "Allah'ın nimetini saymaya kalksanız bile onu sayamazsınız. Allah affedicidir; merhamet sahibidir" (Nahl:18) ayetlerini okuyup geçtiler de, aç gözlü kapitalistlerin; "kaynaklar sınırlı ihtiyaçlar sınırsızdır" yalanlarına karşı bir itiraz koymadılar ve işte Haydar Baş; "Hayır kaynaklar sınırsız ama ihtiyaçlar sınırlıdır" diyerek sömürü algısını tersine çevirdi ve biz ilahiyatçıları da büyük bir vebalden kurtardı.
Allah'ın tüm canlılar için ve özellikle insan soyu için yarattığı nimetlerin harcanarak tükenmesi bir yana, saymakla bitmeyeceğinin tekrar tekrar altını çizerek, Kur'an mesajlarının nasıl anlaşılması ve algılanması gerektiğini ilgilenenlere öğretmiş oldu.
Daha sayfalarca sayabileceğimiz sebeplerden ötürü biz ilahiyatçılar Haydar Baş'a çok şey borçluyuz.
Farkında olmamak borçlu olmadığımız anlamına gelmez elbette.
"Veda Hutbesinde İnsan Hakları" tezi ile doktorasını tamamlayan bir ilahiyatçı ilim adamı olarak daha sonra İslam'ın iktisada ve ekonomiye bakışı üzerine yoğunlaşmış ve dünya çapında tartışılan ve uygulanan "Milli Ekonomi Modeli" tezine imza atmış ve böylece ezilen ve sömürülen mazlum milletlerin dertlerine derman olmak ve çareler bulmak suretiyle biz ilahiyatçıları da büyük bir yükten kurtarmış oldu.
Bir ilahiyatçı ve eğitimci olarak Sayın Baş, ilahiyatçıların sadece tefsir, hadis, fıkıh, kelam ve siyer dallarında çalışmakla işlerinin bitmediğini, görevlerinin bitmeyeceğini, ilahiyatçıların iktisat ve ekonomi üzerine de mutlaka yoğunlaşmaları gerektiğini bizzat kendi hayatında ortaya koymuş ve örnek olmuştur.
Hayatın bütün alanlarının olmazsa olmazı olan "paranın" yönetimine dair mutlaka bizim de bir tezimizin olması gerektiğini, evrensel İslam nizamının hiçbir alanı boş bırakmadığı gibi bu alanı da boş bırakmadığını geliştirdiği tezlerle ortaya koymuş ve ilahiyatçılara ufuk açmıştır.
Bir ilahiyatçı ve eğitimci olarak Sayın Baş, insanlığın kanını emen kapitalizme karşı tek başına baş kaldırarak, ilahiyatçıların da bu sahada "bir diyeceği" olduğunu ortaya koymuştur.
Bir ilahiyatçı ve eğitimci olarak Sayın Baş, iktisat ve ekonomi alanında geliştirdiği orijinal tezlerle "böyle gelmiş ama böyle gitmez" diyerek dünya kamuoyunun önüne çıkmış ve biz ilahiyatçılara bu sahada da örnek olmuştur.
Bir ilahiyatçı ve eğitimci olarak Prof. Dr. Haydar Baş, ortaya koyduğu eserlerle, özellikle alanının dışında yazdığı eserlerle biz ilahiyatçıların yüz akı olmuş ve ufkumuzu açmıştır.
Bir ilahiyatçı ve eğitimci olan Sayın Baş, komünizm ve kapitalizm arasında adeta ezilmiş pestile dönmüş olan yedi milyar insana; "ne o ne bu, işte size çıkış yolu" diyerek rahat bir nefes almasını sağlamış, tuzakçıların da tuzaklarını bozmuştur.
Yüzyıllar boyu biz ilahiyatçılar, İslami ilimlerde yoğunlaşan alimler; "O size istediğiniz her şeyden verdi. Allah'ın nimetini sayacak olsanız sayamazsınız. Doğrusu insan çok zâlimdir; çok nankördür!" (İbrahim:3 4), "Allah'ın nimetini saymaya kalksanız bile onu sayamazsınız. Allah affedicidir; merhamet sahibidir" (Nahl:18) ayetlerini okuyup geçtiler de, aç gözlü kapitalistlerin; "kaynaklar sınırlı ihtiyaçlar sınırsızdır" yalanlarına karşı bir itiraz koymadılar ve işte Haydar Baş; "Hayır kaynaklar sınırsız ama ihtiyaçlar sınırlıdır" diyerek sömürü algısını tersine çevirdi ve biz ilahiyatçıları da büyük bir vebalden kurtardı.
Allah'ın tüm canlılar için ve özellikle insan soyu için yarattığı nimetlerin harcanarak tükenmesi bir yana, saymakla bitmeyeceğinin tekrar tekrar altını çizerek, Kur'an mesajlarının nasıl anlaşılması ve algılanması gerektiğini ilgilenenlere öğretmiş oldu.
Daha sayfalarca sayabileceğimiz sebeplerden ötürü biz ilahiyatçılar Haydar Baş'a çok şey borçluyuz.
Farkında olmamak borçlu olmadığımız anlamına gelmez elbette.
Aziz Karaca / diğer yazıları
- İftarda sahurda bombalar… Gazze’ye gelmeseydi mi Ramazan? / 19.03.2024
- Soykırımı sonlandıramadı Ramazan / 18.03.2024
- Nice ayıplara şahit oldu Ramazan / 17.03.2024
- Tüm insanlığa açık bir beyandır Ramazan / 16.03.2024
- Dert çok hemdert yok ise işte Ramazan / 15.03.2024
- Her anımıza dolsa Ramazan / 14.03.2024
- Hak’tan bize fermandır Ramazan / 13.03.2024
- Bütün düğümleri çözer Ramazan / 12.03.2024
- Müjdelerle kapımızı çalsa Ramazan / 11.03.2024
- İz bırakanlar ve is bırakanlar / 10.03.2024
- Soykırımı sonlandıramadı Ramazan / 18.03.2024
- Nice ayıplara şahit oldu Ramazan / 17.03.2024
- Tüm insanlığa açık bir beyandır Ramazan / 16.03.2024
- Dert çok hemdert yok ise işte Ramazan / 15.03.2024
- Her anımıza dolsa Ramazan / 14.03.2024
- Hak’tan bize fermandır Ramazan / 13.03.2024
- Bütün düğümleri çözer Ramazan / 12.03.2024
- Müjdelerle kapımızı çalsa Ramazan / 11.03.2024
- İz bırakanlar ve is bırakanlar / 10.03.2024