BOP kazanı fokurduyor
Oluk oluk kanın aktığı Suriye'de tehlikeli gelişmeler yaşanıyor. Türkiye ve Suudi Arabistan'ın, ABD'nin isteği doğrultusunda kara operasyonu hazırlığı yaptığı açıklandı. Saldırılardan kaçan 110 bin Suriyeli daha sınırımıza dayandı
05.02.2016 00:00:00
YENİ MESAJ/İSTANBUL
Suriye'de Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) kazanı kaynamaya devam ediyor. İsviçre'nin Cenevre kentinde başlayan Suriye görüşmelerinin 25 Şubat'a ertelendiği bir süreçte bölgede yeni ve her zamankinden kritik gelişmeler yaşanıyor. ABD devreye İslam ülkelerini sokmaya hazırlanıyor. Bu kapsam Türkiye ve Suudi Arabistan merkezli önemli gelişmeler var. Her iki ülkenin de ABD talimatıyla Suriye'ye kara harekâtı yapmaya hazırlandığı açıklandı.
'Kara operasyonuna hazırız'
Suudi Arabistan Savunma Bakanı Müsteşarı Tuğgeneral Ahmed Asiri, uluslararası koalisyonla beraber IŞİD'e yönelik yapılacak muhtemel kara operasyonuna katılmaya hazır olduklarını söyledi. Asiri, "Eğer koalisyon yönetimi de aynı fikirde olursa, Suudi Arabistan mücadeleye katkı koymak istiyor, çünkü hava operasyonlarının ideal çözüm olmadığına inanıyoruz. Hava ve kara operasyonları birlikte yürütülmeli" dedi.
Türkiye kara operasyonunakatılacak mı?
Türkiye'nin de Suriye'ye başlatılacak kara harekâtına katılacağı iddia edildi. İddianın sahibi Rusya? Rusya Savunma Bakanlığı sözcüsü İgor Konaşenkov, "Elimizde Türkiye'nin Suriye topraklarına yoğun bir askeri müdahale hazırlığında olduğundan şüphelenmemize neden olan ciddi dayanaklar var" dedi. Konaşenkov, "Türk Silahlı Kuvvetleri'nin Suriye topraklarında aktif eylemler gerçekleştirmek için gizli bir hazırlık içinde olduğunu" öne sürdü. ABD Dışişleri Bakanlığı sözcüsü John Kirby ise Türkiye'nin Suriye'ye askeri müdahale hazırlığında olup olmadığı konusunda açıklama yapamayacağını söyledi. Kirby, "Rusya'nın Türkiye ordusunun sınırdaki hareketlerine dair açıklamalarını tasdikleyebilecek, onaylayacak, reddedecek ya da tartışacak konumda değilim" dedi.
Erdoğan zaten kara operasyonu istiyor
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Suriye'de ABD öncülüğünde devam eden hava operasyonlarının yeterli olmadığını karar operasyonun şart olduğunu açıklamıştı. Erdoğan 10 Kasım 2015 tarihinde Antalya'da yaptığı açıklamada "Uçuşa yasak bölge konusunda, kara operasyonu konusunda olumlu gelişmeler var." demişti.
Erdoğan aynı açıklamasında şu sözlerle de Türkiye'nin üslerinin de olası bir operasyonda koalisyon güçlerinin kullanımında olacağını ifade etmişti: "Bizim şunu çok açık, net ortaya koymamız lazım. DAİŞ (IŞİD) konusu başta olmak üzere Türkiye için tehdit oluşturan tüm terör örgütlerine karşı Türkiye'nin gerek kendi başına, gerek kolektif olarak, ortak koalisyon güçleri olarak attığı ve atacağı adımlar var. Şu anda İncirlik'te konuşlanmış olan birçok uçak var, bu koalisyon güçlerinin orada konuşlanmasıdır. Diğer yerlerde de gerekirse o üslerimizi de kullanabilme şansları olacak. Bu konuda kararlıyız, bu kararlılığımızı ortaya çok açık, net koyacağız."
Türkiye ittifakın merkez üssü gibi!
İncirlik başta olmak üzere Türkiye'nin üs ve limanları yapılan mutabakat sonucu ABD kullanımına açılmıştı.
7 Haziran seçimlerinden sonra yapılan mutabakata göre koalisyon ülkelerinin yanı sıra ABD'nin izin vereceği 3. ülkelerin kullanımına da açılmıştı. Bu kapsamda Diyarbakır üssüne Amerikan askerleri İncirlik üssüne de Alman askerleri konuşlandırılmıştı. Ayrıca bölgeye İngiltere, Fransa, İtalya, Danimarka ve İspanya gibi ülkeler de askeri savaş uçakları ve savaş gemileri göndermişti. ABD ve müttefikleri bu hamlelerle bölgede adeta büyük bir savaşın hazırlığını yaparken diğer cephe de boş durmuyor. Rusya Suriye'deki askeri varlığını güçlendirirken müttefikleri İran ve Çin de Suriye'de askeri varlıklarını artırdı. Tüm bu gelişmeler bölgenin BOP kapsamında adım adım bir 3. dünya savaşına sürüklendiğini gösteriyor. Hedef ise bölgede İslam ülkelerini mezhepsel düzeyde birbirine düşürerek Ortadoğu'yu içinden çıkılması imkânsız bir kanlı girdaba sokmak... Tüm bu planların nihai hedefi ise Yahudilerin Arz-ı Mev'ud hayalinin bir gereği olarak Büyük İsrail devletini kurmak. Bölgenin zengin yeraltı kaynaklarının küresel çeteler tarafından paylaşılması da sinsi planın önemli nedenlerinden biri olarak gösteriliyor.
Suriye'de Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) kazanı kaynamaya devam ediyor. İsviçre'nin Cenevre kentinde başlayan Suriye görüşmelerinin 25 Şubat'a ertelendiği bir süreçte bölgede yeni ve her zamankinden kritik gelişmeler yaşanıyor. ABD devreye İslam ülkelerini sokmaya hazırlanıyor. Bu kapsam Türkiye ve Suudi Arabistan merkezli önemli gelişmeler var. Her iki ülkenin de ABD talimatıyla Suriye'ye kara harekâtı yapmaya hazırlandığı açıklandı.
'Kara operasyonuna hazırız'
Suudi Arabistan Savunma Bakanı Müsteşarı Tuğgeneral Ahmed Asiri, uluslararası koalisyonla beraber IŞİD'e yönelik yapılacak muhtemel kara operasyonuna katılmaya hazır olduklarını söyledi. Asiri, "Eğer koalisyon yönetimi de aynı fikirde olursa, Suudi Arabistan mücadeleye katkı koymak istiyor, çünkü hava operasyonlarının ideal çözüm olmadığına inanıyoruz. Hava ve kara operasyonları birlikte yürütülmeli" dedi.
Türkiye kara operasyonunakatılacak mı?
Türkiye'nin de Suriye'ye başlatılacak kara harekâtına katılacağı iddia edildi. İddianın sahibi Rusya? Rusya Savunma Bakanlığı sözcüsü İgor Konaşenkov, "Elimizde Türkiye'nin Suriye topraklarına yoğun bir askeri müdahale hazırlığında olduğundan şüphelenmemize neden olan ciddi dayanaklar var" dedi. Konaşenkov, "Türk Silahlı Kuvvetleri'nin Suriye topraklarında aktif eylemler gerçekleştirmek için gizli bir hazırlık içinde olduğunu" öne sürdü. ABD Dışişleri Bakanlığı sözcüsü John Kirby ise Türkiye'nin Suriye'ye askeri müdahale hazırlığında olup olmadığı konusunda açıklama yapamayacağını söyledi. Kirby, "Rusya'nın Türkiye ordusunun sınırdaki hareketlerine dair açıklamalarını tasdikleyebilecek, onaylayacak, reddedecek ya da tartışacak konumda değilim" dedi.
Erdoğan zaten kara operasyonu istiyor
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Suriye'de ABD öncülüğünde devam eden hava operasyonlarının yeterli olmadığını karar operasyonun şart olduğunu açıklamıştı. Erdoğan 10 Kasım 2015 tarihinde Antalya'da yaptığı açıklamada "Uçuşa yasak bölge konusunda, kara operasyonu konusunda olumlu gelişmeler var." demişti.
Erdoğan aynı açıklamasında şu sözlerle de Türkiye'nin üslerinin de olası bir operasyonda koalisyon güçlerinin kullanımında olacağını ifade etmişti: "Bizim şunu çok açık, net ortaya koymamız lazım. DAİŞ (IŞİD) konusu başta olmak üzere Türkiye için tehdit oluşturan tüm terör örgütlerine karşı Türkiye'nin gerek kendi başına, gerek kolektif olarak, ortak koalisyon güçleri olarak attığı ve atacağı adımlar var. Şu anda İncirlik'te konuşlanmış olan birçok uçak var, bu koalisyon güçlerinin orada konuşlanmasıdır. Diğer yerlerde de gerekirse o üslerimizi de kullanabilme şansları olacak. Bu konuda kararlıyız, bu kararlılığımızı ortaya çok açık, net koyacağız."
Türkiye ittifakın merkez üssü gibi!
İncirlik başta olmak üzere Türkiye'nin üs ve limanları yapılan mutabakat sonucu ABD kullanımına açılmıştı.
7 Haziran seçimlerinden sonra yapılan mutabakata göre koalisyon ülkelerinin yanı sıra ABD'nin izin vereceği 3. ülkelerin kullanımına da açılmıştı. Bu kapsamda Diyarbakır üssüne Amerikan askerleri İncirlik üssüne de Alman askerleri konuşlandırılmıştı. Ayrıca bölgeye İngiltere, Fransa, İtalya, Danimarka ve İspanya gibi ülkeler de askeri savaş uçakları ve savaş gemileri göndermişti. ABD ve müttefikleri bu hamlelerle bölgede adeta büyük bir savaşın hazırlığını yaparken diğer cephe de boş durmuyor. Rusya Suriye'deki askeri varlığını güçlendirirken müttefikleri İran ve Çin de Suriye'de askeri varlıklarını artırdı. Tüm bu gelişmeler bölgenin BOP kapsamında adım adım bir 3. dünya savaşına sürüklendiğini gösteriyor. Hedef ise bölgede İslam ülkelerini mezhepsel düzeyde birbirine düşürerek Ortadoğu'yu içinden çıkılması imkânsız bir kanlı girdaba sokmak... Tüm bu planların nihai hedefi ise Yahudilerin Arz-ı Mev'ud hayalinin bir gereği olarak Büyük İsrail devletini kurmak. Bölgenin zengin yeraltı kaynaklarının küresel çeteler tarafından paylaşılması da sinsi planın önemli nedenlerinden biri olarak gösteriliyor.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.