Bu davete kulak verelim
Gür bir sesle Müslümanları Ehl-i Beyt çatısı altında bir olmaya çağıran Prof. Dr. Haydar Baş'tan başka bir sesin bulunmadığını bildiren gazeteci yazar Okan Egesel, birilerinin ısrarla Müslümanlar arasında ayrımı körüklediği günümüzde onun bu gayretinin ço
03.02.2015 00:00:00
EYÜP KABİL / İSTANBULGazetemizin düzenlediği "İslam Dünyasını Kuşatan Fitneler ve Tevhidin Merkezi Ehl-i Beyt" panelinin Beylikdüzü ayağı önceki gün Beylikdüzü Kültür Merkezi'nde gerçekleştirildi. İlgiyle izlenen panelde gazeteci yazar Okan Egesel, Hukukçu Yazar Av. Gökhan Avcı ve gazeteci yazar Aslan Kamer birer konuşma yapıt. Saygı duruşu ve istiklal marşının ardından ilk sözü Okan Egesel aldı. Gazeteci yazar Okan Egesel, her hafta Türkiye'nin 300'e yakın yerinde gerçekleştirilen Ehl-i Beyt panellerinin önemini anlatarak başladığı konuşmasını Prof. Dr. Haydar Baş'a teşekkür ederek sürdürdü. Ehl-i Beyt külliyatını toplumumuza kazandıran ve gür bir sesle Müslümanları Ehl-i Beyt çatısı altında bir olmaya çağıran ondan başka bir sesin bulunmadığını bildiren Egesel, birilerinin ısrarla Müslümanlar arasında ayrımı körüklediği günümüzde onun bu gayretinin çok önemli olduğunu belirtti. Ehl-i Beyt'le ilgili Sünni kaynaklarda geçen sayısız hadislerin olduğunu sözlerine ekleyen Egesel, bu hadislerden bazılarını da izleyicilerle paylaştı. İnsanların Ehl-i Beyt'le imtihan olunacağı ile ilgili bir hadisi şerifi de aktaran Egesel, bugün özellikle Müslümanlık iddiasında bulunanların Ehl-i Beyt'le imtihan olunduğunu vurguladı. Ehl-i Beyt'le beraber olunmadığında Müslümanların yolunu şaşıracağını, Peygamberimizin haber verdiğini söyleyen Egesel, günümüzde de Ehl-i Beyt'ten uzaklaşmanın neticesinde ayrılığa düşüldüğünü ve Müslüman'ın Müslüman'ı öldürdüğünü ifade etti. Egesel konuşmasını şöyle tamamladı: "Bugün Ehl-i Beyt gemisine davet eden Prof. Dr. Haydar Baş'tan başka, gür bir ses duyuyor musunuz? Günün 24 saati Ehl-i Beyt'e davet eden, Ehl-i Beyt'le ilgili boyu kadar eserler yazan başka bir şahıs var mı? Ehl-i Beyt'le ilgili bırakın haftada 300 yerde, yılda bir defa bir araya gelen insanlar görüyor musunuz? Ehl-i Beyt'in yolundan giden onları savunan insanlar bile bu salonlara koşuyorlar, burada Ehl-i Beyt'i dinliyorlar, bunu unutmayın. Ya, Ehl-i Beyt'in bayrağını dalgalandıran, Ehl-i Beyt'in gemisine çağıran Prof. Dr. Haydar Baş'a kulak vereceğiz ya da kaybolup gedeceğiz. Bu günün insanının imtihanı da budur."Hz. Ali'ye çıkmayan yollar bâtıldırİslam Dünyasındaki bid'at akımlardan bahseden hukukçu yazar Av. Gökhan Demir de Hz. Ali'ye dayanmayan hiçbir yolun hak olmadığını belirtti. Hz. Ali'nin Allah tarafından seçildiğini delilleriyle aktaran Avcı, Nakşibendilik diye bilinen ekolün Hz. Ali'yi takip etmediğini tamamen farklı bir yol izlediğini söyledi. Kendisinden 200 sene önce yaşamış kişilerin mezarından icazet aldıklarını ve uydurma silsilelerle yolun Hz. Ebubekir'e çıkarıldığını ifade eden Avcı "oysa Hz. Ebubekir'in ne böyle bir misyonu vardı, ne de böyle bir iddiası oldu. Hatta Hz. Ebubekir'in bundan haberi bile yoktu" dedi. Çeşitli delillerle konuşmasını sürdüren Avcı daha sonra Atatürk konusuna da değindi. Atatürk'ün hem anne hem de baba tarafından seyyid olduğunu belgeleriyle ortaya koyan Avcı, Atatürk'ün bu özelliğinden dolayı bu tür batıl akımların milli mücadele yıllarında ona düşmanlık beslediklerini sözlerine ekledi.Büyük İsrail'in taşları döşeniyor"Tevhidin Merkezi Ehl-i Beyt" ve "İslam Dünyasındaki Bâtıl Akımlar" sunumlarından sonra söz alan gazeteci Aslan Kamer, bu fitnelerin siyasi ayağına değindi. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Başbakanlığı döneminde Büyük Ortadoğu Projesi'nin eş başkanlığını üstlendiğini söyleyen Kamer, bu projenin Amerika tarafından 22 İslam ülkesinin haritasını değiştirmeyi amaçladığını belirtti. Bu projenin milyonlarca Müslüman'ın canına mal olduğunu da söyleyen Kamer, adım adım Büyük İsrail'in taşlarının döşendiğini vurguladı. Erdoğan'ın Of mitinginde dört hak din vardır dediğini hatırlatan Kamer, AKP iktidarında Cuma hutbelerinden "Allah katında din İslam'dır" ayetinin kaldırıldığını, okullarda öğretilen din dersi kitaplarında kelime-i tevhitten "Muhammedun Resululah"ın çıkarıldığını, Dinlerarası Diyalog ve Medeniyetlerarası İttifak çalışmalarının AKP iktidarı tarafından yürütüldüğünü belirtti.