9 Kasım tarihinde bir televizyon kanalında TBMM tuvaletleri ile ilgili olarak bence çok vahim bir haber yayımlandı.TBMM bayan ve bay tuvaletleri kapısına halen bir tanıtım levhası asılı olarak bulunmaktadır. Normal olarak herhangi bir sakınca gözükmemektedir. Levha üzerinde; en üstte BAYAN WC, altında TBMM binasının cepheden silueti ve en altta "EGEMENLİK KAYITSIZ ŞARTSIZ MİLLETİNDİR" ibaresi bulunmaktadır.Yine bu haberin hemen arkasından üzerinde ay yıldız ve TBMM ibareleri olan ve TBMM çay ocaklarında kullanılan kağıtlı çay şekerleri görüntülendi.ATATÜRK'ün bu veciz sözü, TBMM binası ana girişinde ve TBMM oturum salonunda bulunmaktadır. Yine bir çok eğitim ve devlet kurumlarının bir çok yerinde bu veciz ifade yer almaktadır.Gelelim büyük dostumuz ve sözde müttefikimiz AB'ye. AB emri; "Kamu kurum ve kuruluşlarında bulunan ATATÜRK resimleri kaldırılmalıdır." "ATATÜRK ilke ve inkılaplarının modası artık bu çağlarda geçmiş olup, terk edilmelidir. Kemalizm'in arka bahçesi olarak görülen TSK'ne olan halk güveni sarsılmalı ve yok edilmelidir."Çok yakında bu aşağılık emrin gereğinin bir çok kurum ve kuruluşta, süratle yerine getirileceği kanaat ve üzüntüsü içindeyim.Bu arada Türk Bayrağının, Bayrak Yasa ve Yönergesine göre gönderlere çekilmediğini ve makam odalarında tanıtıcı bayrakların sol tarafında bulunduğunu defalarca tenkit edip açıklamama rağmen hiçbir değişiklik olmamıştır. 10 Kasım günü nedeniyle Yalova PTT binası önünde yasaya aykırı olarak sağ tarafta bulunması gerekirken sol tarafta bulunan Türk Bayrağı yarıya kadar indirilmiş, tanıtıcı bayrak olan PTT bayrağı da yarıya indirilmesi gerekirken yarıya indirilmemiştir. Bayrak yasasına göre bu ne demek biliyor muyuz? Yorumlayalım. PTT tanıtıcı bayrağı Türk Bayrağından daha kıdemlidir ve en üst hakimiyeti temsil eden kimlik bayrağıdır. Yarın AB Bayrağı da üst kimlik olarak, bizim bayrağımızın sağında yer almayacak mı? Büyük Türk Milleti için ne onur kırıcı bir olay. Bu millet milyonlarca şehidini özgürlüğü ve bağımsızlığı için vermedi mi? Devlet erkanının yurt dışı ziyaretlerinde bayrağımız ve erkanımız sağ tarafta bulunması gerekirken bazı ülkelerde bu protokol uygulanmıyor ve aşağılanıyoruz. Bizleri temsil eden bayrağımızın onurunu dahi koruyup sahip çıkamıyoruz. İlgililer ve millet nerede? Bütün vatanımızın her yerinde yasalara aykırı olarak uygulanmakta olan bu konuyu defalarca gündeme getirdim ama kimsenin umurunda değil!Tuvalet kapılarına konan levhadan da biraz bahsedelim. Bu meclis kimin meclisi? MİLLETİN. MİLLET kim? Misak-ı Milli sınırları içinde yaşayan her Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı TÜRK MİLLETİ'ni temsil eder. Milletin Meclisinin binasının silueti tuvalet kapısında ne arıyor? Bu meclis binasına ve içindekilere, dolayısıyla milleti temsil eden vekillerin aslı olan millete saygısızlık değil midir? Tuvalet kapılarına bir bayan ve bir de bay ayakkabısı koymak veya bunlara benzer bir tanıtım imkanı yok muydu?Olumlu bir yaklaşım ve yorum ile; sizler (Milletvekilleri) halkın egemenliğine karşı kayıtsız kalmakta ve davranmaktasınız, bir insan da günde 2-3 defa tuvalete gittiğine göre amaç, bir hatırlatma, hafıza tazeleme ve aklınızı başınıza alın olayı mıdır acaba?"E?EMENLİK KAYITSIZ ŞARTSIZ MİLLETİNDİR" ifadesi kimindir? Altına neden yazılmamış? Yazılsa suç teşkil edip 22 yıla mahkum olmak var!... Bu olayın, bazı özel ve güzel okullarda tuvalete verilen isimleri de göz önüne aldığımızda çok sinsice planlanmış bir aşağılama oyunu olduğu kanaatindeyim. Burada millet de, onun meclisi de aşağılanmak istenmiştir. Muhalefet uyumaktadır. Milletin egemenliği ancak tuvalette mi olur denmek istenmektedir, nedir anlaşılamamaktadır? Biz milletin egemenliğini tanımıyoruz onun egemenliği sadece seçim günüdür manası çıkabilir mi? Yorum sizin...Gelelim çay şekerlerine, üzerinde ay-yıldız (Ki İSLAM'I ve TÜRKÜ temsil eder) ve TBMM yazıları bulunan şeker kağıtlarının yırtılıp yerlere veya çöp kutularına atılması ne demek bir yorumlayalım? Bu da Cumhuriyetin aşağılanması anlamına gelemez mi?Bu ve buna benzer olayları lütfen asla unutmayacak şekilde hafızalarımıza kazıyalım ve zamanı gelince demokratik olarak sandıklarda hesabını soralım!...Sayın okuyucularıma bir önerim; merkezi ve yerel yönetimlerin sizlerin görüşlerinize göre yanlışlıklarını, zamanı gelince hatırlanmak üzere (Askerdeki akıl defteri gibi) bir defterimize not edelim ve seçim zamanı defterimizi gözden geçirerek gerekeni yapalım.
Misafir Kalem (A) / diğer yazıları
- Niçin organik cilt ürünlerini tercih etmeliyiz? / 01.06.2014
- Ali Ekber ARAS / 17.12.2013
- İbretlik ve dramatik bir olay: Yassıçemen Savaşı / 15.10.2012
- Savaşsız işgal ya da kaldırım taşlarını yemek / 12.10.2012
- Gavur Kadı / 21.09.2012
- Doğru söze ne denir? / 14.09.2012
- Süslü cümleler.... / 14.09.2012
- Çözümün önünden çekil! / 07.09.2012
- 2011'de neler olmadı' (Hüsamettin Çalışkan) / 04.01.2012
- Ölçülerden uzaklaşıldı (Harun KAYACI) / 01.01.2012
- Ali Ekber ARAS / 17.12.2013
- İbretlik ve dramatik bir olay: Yassıçemen Savaşı / 15.10.2012
- Savaşsız işgal ya da kaldırım taşlarını yemek / 12.10.2012
- Gavur Kadı / 21.09.2012
- Doğru söze ne denir? / 14.09.2012
- Süslü cümleler.... / 14.09.2012
- Çözümün önünden çekil! / 07.09.2012
- 2011'de neler olmadı' (Hüsamettin Çalışkan) / 04.01.2012
- Ölçülerden uzaklaşıldı (Harun KAYACI) / 01.01.2012