Bu kaçıncı operasyon?

Kısa süre önce Cumhurbaşkanı Erdoğan en sonuncu Yeni Ekonomi Modeli'ni (YEM) açıkladı.

Açıklama devam ederken, dolar 18.37 liradan 12.50'ye dün de 10.50'ye düştü.

Sayısını sayamayacağımız dibi başı belirsiz, faydasız, sonuçsuz kaçıncı paketti.

Kemal Derviş aracılığıyla başlatılan sıkı para politikasını (yüksek faiz, düşük kur) sadakatle uygulayan AKP, 19 yılda 1 trilyon 146 milyar dolar dış ticaret zararı yazdı.

Varlıklarımızı babalar gibi satanlar, "Bu devasa borç tehdit edici" uyarımıza  "sürdürülebiliyorsa sorun yok" deyip geçiştiriyorlardı.

Hız kesmeyen yıkım faaliyetleri, Merkez Bankası'nın (MB) varlıklarının talan edilmesi, swap marifetiyle temin edilen dövizlerin de ütülmesi ile devam etti.

Kamu bankaları aracılığıyla satılan "128 milyar dolar" döviz (Cumhurbaşkanı miktarın 165 milyar dolar olduğunu itiraf etmişti) kimlerin kasasına aktarılmıştı?

Defaten değiştirilen Merkez Bankası başkanları ve ekonomi yönetimi üzerinden yapılan operasyon, bir yukarı bir aşağı, bir aşağı bir yukarı alicengiz oyunlarına dönüştürülürken milletin cebi (MB) boşaltıldı.

Hazine yüzde 20.70 ile borçlanırken, fonlama faizini agresif bir şekilde yüzde 19'dan 16'ya, 15'ten 14'e indirerek döviz kurunu fişekleyen iktidar, tüyo alan yandaşların yüksek kurdan milyarlarca döviz satmasına imkan sunmuş oldu.

Şaşırtıcı şekilde yükseltilen döviz kuruna karşı, TL'yi özendirme paketi ile müdahale geldi. Önceden hazırlanan 9 maddelik YEM, Erdoğan tarafından açıklandı.

Dolar bir gecede yüzde 41, dün le toplamda yüzde 75 aşağı geldi.

Önceki gün 18.37'den dolar satıp 10.50 liradan alanlar toplamda dolar bazında yüzde 75 para kazandılar.

Amerika'da 50 yılda kazanılabilecek parayı, bu operayonda kazandılar.

Ortalama 6.30 liradan alıp 18.37 liradan satanlar, dolar bazında 3 kat kazanç üzerine yüzde 75 daha eklediler.

Çooook marifetliler.

Yukarı çıkarıp soyuyorlar. Aşağı indirip soyuyorlar.

Bu (YEP)Yeni Ekonomi Modeli ile yeni bir operasyon başlatılıyor. 1960-70-80'lerde denenmişti.

Özal, "(DÇM) Dövize Çevrilebilir Mevduat Hesaplar, felaket" demiş vazgeçmişti. Erdoğan'a mı inanalım, Özal'a mı inanalım?

Bu tabi tutulduğumuz kaçıncı operasyon?

Operasyonu başarıyla yürütenler, zengin olup kıs kıs gülerken, faturaları ödeyecek hane halkı operasyonu yönetenler lehine halay çekiyor.

Nedir bu perişanlığın sebebi?

"Celladına âşık millet" bu olsa gerek.

Yıllardır tabi tutulduğu bu operasyonu haber verdiğimiz millet, uyarılarımıza aldırış etmiyor. Hep de zarar ediyor.

"Ne halin varsa gör" diyemiyoruz.

Çünkü; gelişmeler, bizim de zarar etmemize sebep oluyor.

Haydar Baş Hocamın, "Bu millet için, risk almaya değer mi? sözü aklımdan çıkmıyor.

Söylesem faydası yok. Sussam gönül razı değil.