logo
19 NİSAN 2024

Bu millet ekmeği kaça alacak?

 
 
İBB Başkanı İmamoğlu, 343 bağımsız birimden oluşan, Tuzla Aydınlık Evler için düzenlenen temel atma töreninde yaptığı değerlendirmede, döviz kurlarındaki artışın vatandaşın alım gücünü büyük oranda düşürdüğünün altını çizerek, “Bir çuval unun fiyatı son 1 yılda 127 liradan 335 liraya çıktı. Peki, 3 katına doğru giden un fiyatından sonra bu millet ekmeği kaça alacak” diye sordu.
 
13.12.2021 18:05:00
 Bu millet ekmeği kaça alacak?
 Bu millet ekmeği kaça alacak?
 
YENİ MESAJ / TUZLA 
 
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) iştiraki KİPTAŞ, sosyal konut projesi Tuzla Aydınlık Evler için Aydınlı Mahallesi'nde temel atma töreni düzenledi. Temel atma töreninde konuşan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, iktidar kanadından kuruma yapılan eleştirilerden ekonomik krize kadar birçok konuda çarpıcı açıklamalarda bulundu. KİPTAŞ'ın döviz kurlarındaki artış nedeniyle maliyetlerin hesaplanamadığı bir ekonomik ortamda sosyal konut üretme başarısı gösterdiğine vurgu yapan İmamoğlu, Tuzla'da yaşanan imar sorunlarını yakından takip ettiklerini belirtti. 
 
Bakanlara cevap...
 
Ankara'daki bakanların, TBMM'deki bütçe görüşmelerinde, konuşmalarının yüzde 50'sini İstanbul'a ayırdıklarını kaydeden İmamoğlu, "Bu İstanbul, ne kadar ağır geldi bu arkadaşlara, ne kadar üzüldüler. Çok daha üzülecekler. Çünkü 16 milyon mutlu oluyor burada. 16 milyonun mutluluğu değil; anlıyoruz ki bunlar, kendilerine burayı mülk edinmişler. Mülk edinmişlik üzerinden, bir kavga içerisindeler. Bürokrasi boyunca eli titreyerek, bir ilçenin siyasi ilçe başkanından onay almadan imza atamayan ve şimdi bakan olmuş isim, 'İstanbul'u birilerine bırakamayız' diyor. Zaten bu millet, İstanbul'u birilerine bırakmadı; yolladı sizi. Kovdu siz, kovdu. Koca devletimizin bakanı, belediyeyle yarışıyor. 'Şu metroyu ben yapıyorum. Bu metroyu ben yapıyorum.' Yapacaksın tabii. Devletin bakanısın Allah'ın adamı. 'Gayrettepe'den havalimanına metro yapıyorum.' Bilmem nereden bilmem nereye… Yapacaksın tabii. Ayıptır. Belediyeyle devletin bakanı yarışır mı? Şaşkın. Bunlar şaşkın. Vallahi şaşkın. Yahu memleketin derdine bak. 1 dolar olmuş 15 lira. Daha 4-5 sene önce 3 liraydı" dedi.
 
Ne yaptınız vatandaşa?
 
Cebine 100 Euro koyan bir Avrupalı'nın İstanbul'da bir hafta doya doya tatil yapabileceğinin altını çizen İmamoğlu, şunları söyledi: "Benim vatandaşım da cebine 130 lira koysa -vazgeçtin Almanya'dan, Antalya'da bir hafta tatil yapsın- yola çıkamazsın. Otobüs bileti alamazsın. Yola çıkamaz hale getirdin vatandaşı. 100 Euro'ya memleketin her ürününü, her malını, vatandaşın alın terini, emeğini en ucuza satılan ülke haline getirdin, kalkıp oradan bize laf yetiştiriyorsun. İşine bak. Her bakan, İstanbul hakkında konuşacak buraya bir apolet takacak. Kime karşı? Bir kişiye karşı. Bir kişi için. Bir kişiyi mutlu etmek için buraya apolet takacak. 'Bak efendim nasıl konuştum İstanbul hakkında? Efendim belediye başkanıyla ilgili iyi konuştun mu? Nasıl laf ettim ama?' Bir apolet de buraya. Yahu istediğiniz kadar apolet takın. Biz, milletimizden apolet alıyoruz."
 
Düzeltin, alkışlayayım!
 
"Bak Allah şahit; bu memleketin ekonomisi iyi olsa da ben sizi doya doya alkışlasam" diyen İmamoğlu, "Ama içim yanıyor benim. Benim insanımın fukaralığı, benim içimi yakıyor. Ona rağmen burada temel atıyoruz. Ona rağmen, sosyal konut üretiyoruz. Ona rağmen 10 tane metroyu; yapamadığınız, hepsinin kapısına kilit vurduğunuz 10 tane metroyu yapmaya çalışıyoruz. Kasım ayında bütçe yaptık. Şu anda yeni baştan bütçe yapma zorunluluğumuz var. Kanal İstanbul'dan bahsediyorlar. Çıldıracağım Allah'ım. Kanal İstanbul'dan bahsediyor ya. Memleketin içinden bir kanal geçirdiniz, paranın nereye aktığını bilmiyoruz. Neymiş? 'Büyük gemileri geçireceğiz.' Sen, hayatında bir tane küvette gemi oynatmamış adamsın. Büyük gemiyi İstanbul Boğazı'ndan geçiremezmiş de kanaldan geçirecekmiş. Devletin bakanlarının düştüğü hale bak ya. Ben, utanç duyuyorum. Bundan mutlu değilim. Üzülüyorum" şeklinde konuştu.
 
Bu millet ekmeği kaça YİYECEK?
 
Halk Ekmek için 2020 Aralık ayında çuvalını 127 liraya aldıkları unun fiyatının 325 TL'ye çıktığı bilgisini paylaşan İBB Başkanı İmamoğlu, "Belki bugünkü kur artışından dolayı o fiyata da veremeyecekler. Peki, 3 katına doğru giden un fiyatından sonra bu millet ekmeği kaça alacak" sorusunu yöneltti. Ekonomik anlamda ipin ucunun kaçtığı tespitinde bulunan İmamoğlu, "Bir an önce toparlanmamız lazım milletimiz için. Milletimize hizmet edeceğiz. Milletimizin tek kuruşunu heba etmeyeceğiz. Milletimizin her kuruşunu iyi değerlendireceğiz. Acil işlerimizi yapacağız. Tasarruf yapacağız. Dolayısıyla biz, seferberlik ilan etmiş bir kamu kurumuyuz. Bir aydır bütün arkadaşlarım, gece gündüz bütçe çalışıyorlar. İşlerini nasıl en verimli yürütürler ona bakıyorlar. Yaklaşık 1 ay önce arkadaşlarımı toplayıp, ekonomik krizi yönetmeyle ilgili, 'Acil Eylem Tedbirleri Çalışması Grubu' kurduk. Her anımızda bunu çalışıyoruz, her anımızda. Tek şart var; millete hizmet" dedi.
 
Fenerbahçe penaltılarda yıkıldı
Umutlu başlangıç kabusa döndü
Hayber’deki 'Demir Kubbe'yi yıkan adam
Fabrikalarda işler tersine döndü
Ustaysan, zanaatkârsan maaş kıyak
Teknoloji geliştiriyor
Özellikle 5G teknolojilerinde iddialı
Sulusaray'da deprem korkusu sürüyor
Geceyi dışarıda geçiriyorlar
Kaçmaya çalışan 5 kişi yaralandı
Tokat bu kez 5.6 ile sallandı
Tokat beşik gibi sallanıyor
5.6'lık deprem korkuttu
Doç. Dr. Mehtap Aras 'kaçış yok' dedi
'6 ila 7,2 arasında bir deprem kaçınılmaz'
Kayyum başkan toplantıya katılmadı
Seçimi kaybeden başkan toplantıda
Özel'den seçime dair çarpıcı değerlendirme
' 31 Mart bir zafer değildir'
ABD'den İsrail'e Refah saldırısı için yeşil ışık
İran'a saldırmama şartı iddiası
Parçalanmışlık, rekabet gücü kaybı, yatırım yetersizliği...
AB Liderler Zirvesi başladı
Otomobil piyasasında canlanma başladı
İşte en kolay satılan otomobiller
TÜİK konut satış rakamlarını açıkladı
Martta konut satışı düştü
Şimşek'in temasları ve ABD'den gelen ziyaretçinin şifreleri
'Erdoğan teslim oldu'
Fenerbahçe penaltılarda yıkıldı
Umutlu başlangıç kabusa döndü
Hayber’deki 'Demir Kubbe'yi yıkan adam
Fabrikalarda işler tersine döndü
Ustaysan, zanaatkârsan maaş kıyak
Teknoloji geliştiriyor
Özellikle 5G teknolojilerinde iddialı
Sulusaray'da deprem korkusu sürüyor
Geceyi dışarıda geçiriyorlar
Kaçmaya çalışan 5 kişi yaralandı
Tokat bu kez 5.6 ile sallandı
Tokat beşik gibi sallanıyor
5.6'lık deprem korkuttu
Doç. Dr. Mehtap Aras 'kaçış yok' dedi
'6 ila 7,2 arasında bir deprem kaçınılmaz'
Kayyum başkan toplantıya katılmadı
Seçimi kaybeden başkan toplantıda
Özel'den seçime dair çarpıcı değerlendirme
' 31 Mart bir zafer değildir'
ABD'den İsrail'e Refah saldırısı için yeşil ışık
İran'a saldırmama şartı iddiası
Parçalanmışlık, rekabet gücü kaybı, yatırım yetersizliği...
AB Liderler Zirvesi başladı
Otomobil piyasasında canlanma başladı
İşte en kolay satılan otomobiller
TÜİK konut satış rakamlarını açıkladı
Martta konut satışı düştü
Şimşek'in temasları ve ABD'den gelen ziyaretçinin şifreleri
'Erdoğan teslim oldu'

Yozgat'ta 200'ün üzerinde ev ve ahırda hasar oluştu

Tokat'ın Sulusaray ilçesinde meydana gelen 5,6 büyüklüğündeki depremin ardından Yozgat'ın Kadışehri ve Aydıncık ilçelerinde 200'ün üzerinde ev ve ahırda hasar oluşurken vatandaşlar geceyi evlerinin bahçelerinde geçiriyor
19.04.2024 00:24:00
İHA
Yozgat'ta 200'ün üzerinde ev ve ahırda hasar oluştu
Yozgat'ta 200'ün üzerinde ev ve ahırda hasar oluştu
Tokat'ın Sulusaray ilçesinde saat 18.11 sıralarında meydana gelen 5,6 büyüklüğündeki sarsıntı, Yozgat merkez ve ilçelerinde de hissedildi. Özellikle Kadışehri ilçesinde ve köylerinde hissedilen deprem nedeniyle vatandaşlar büyük panik yaşadı. Özellikle Kadışehri ilçesine bağlı Gümüşsu, Elmalı Çiftliği, Halı köy ve Yeltenli köylerinde deprem nedeniyle evlerde ve ahırlarda hasar oluştu. Evleri zarar gören vatandaşlar geceyi evlerinin bahçelerinde geçirirken jandarma ekipleri de artçı sarsıntıların devam ettiğini ve vatandaşların geceyi evlerinde geçirmemeleri konusunda uyardı.

Sokaklara çıkan vatandaşlar, evlerinin bahçelerinde ve uygun arazilerde ateş yakarak ısınmaya çalışırken geceyi dışarıda geçireceklerini ifade ettiler.

Öte yandan Yozgat Valiliğince sarsıntıdan etkilenen Aydıncık, Kadışehri ve Çekerek ilçelerinde eğitim ve öğretime bir gün süre ile ara verildiği duyuruldu.

Geceyi sokakta geçiren vatandaşlardan Nazlı Doğan, "Önce bir gürültü geldi. Daha sonra sallanmaya başladı. Çocuklarımı yanıma aldım ama dışarı çıkamadım. Ayaklarımın bağı çözüldü. Sonra küçük oğlumu alıp dışarı çıkabildim. Şok oldum, çok şiddetliydi. Evimiz küçük bir hasar aldı, ahırımızda hasar var, hayvanlarımız dışarıda." dedi.

Hacı Ahmet Gün de deprem dolayısıyla evlerinde hasar olduğunu söyleyerek, 'Tavanlar kırıldı. Deprem olduğunda ben balkondaydım. Sallantı başladı. Tavanlar düşmeye başladı." şeklinde konuştu.

Deprem sonrası heyelan yolu kapattı

Tokat'ın Sulusaray ilçesi ile Buğdaylı köyü yolunda yaşanan deprem sonrası heyelan meydana geldi.
18.04.2024 23:58:00 / Güncelleme: 19.04.2024 00:01:12
İhlas Haber Ajansı
Deprem sonrası heyelan yolu kapattı
Deprem sonrası heyelan yolu kapattı
Heyelan yolu kısmen araç ulaşımına kapattı. İhlas Haber Ajansı muhabirleri gerçekleşen heyelanı kayıt altına alırken artçı bir deprem yaşandı.

Artçı depremle birlikte yeniden yamaçtan kayalar düştü.



Muhabirler bu anları anbean kaydetti.

Teknik elemanlar müdürden çok kazanıyor!

 
 
Yenimesaj.com.tr'ye açıklamalarda bulunan İHBİR Yönetim Kurulu Başkanı Kazım Taycı, sanayide ara ve teknik eleman sorunu yaşandığına işaret ederek, "Bugün fabrikalarda makine tadilatı yapan, elektrik tesisat işleriyle uğraşanlar beyaz yakalı müdürlerin aldığı rakamların üzerinde maaş alıyor" dedi.
18.04.2024 23:37:00
AHMET TURAN YİĞİT
 Teknik elemanlar müdürden çok kazanıyor!
 Teknik elemanlar müdürden çok kazanıyor!


İstanbul Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (İHBİR) Yönetim Kurulu Başkanı Kazım Taycı, basınla düzenlediği sohbet toplantısında, istihdamda yaşanan sorunlara parantez açarak, önemli açıklamalarda bulundu. Eğitimde yeni bir planlamaya gidilmesi gerektiğine dikkat çeken Taycı, şunları söyledi: "Sektörümüzde ara eleman, teknik eleman ve hatta vasıfsız eleman bulma konusunda ciddi sıkıntılar olduğunu görüyoruz. Üniversitelerin sayısının çok artması ve gençlerin niteliğine bakılmaksızın üniversite diploması almaları durumunda daha iyi iş imkânlarına sahip olacaklarına inanmaları bu süreci de olumsuz etkiliyor. Bu kadar diploması olan gencimize beyaz yaka olarak iş verebilmemiz söz konusu değil. Beyaz yaka çalışan bulma konusunda çok ciddi bir problem yok. Şu anda en önemli problemimiz mavi yakada. Artık öyle bir durum söz konusu ki bugün fabrikalarda makine tadilatı yapan, elektrik tesisat işleriyle uğraşanlar müdürlerin aldığı rakamların üzerinde maaş alıyor. Asgari ücret verilmiyor. Kendisini yetiştirmiş zanaatkâr arkadaşlarımızın eğitimleri olmasa bile, eğitimli hatta birkaç dil konuşan insanlardan daha fazla maaş alıyor. Buradaki sorunun çözülebilmesi için üniversiteler ile ciddi bir planlamaya gidilmesi lazım. Her şeyden önemlisi meslek liselerinin daha aktif bir hale getirilmesi lazım."

Kakaoda neler oluyor?

Son dönemde kakaonun tonunun 10 bin, kakao yağınınkinin ise 32 bin doları aştığına işaret eden Taycı, dünyadaki kakao üretiminin yüzde 65'lik bölümünün Batı Afrika sahillerinde gerçekleştiğini; geriye kalan bölümün ise Güney Amerika'da yetiştiği bilgisini verdi. Taycı, konuyla ilgili şunları söyledi: "Uzak Doğu'da da kısmi olarak Malezya'nın ve Endonezya'nın belirli bölümlerinde yetişiyor. Aşırı iklim olayları Batı Afrika'daki kakao ağaçlarını çok olumsuz etkiledi. Bundan dolayı rekoltede ciddi bir düşüş söz konusu. Bununla birlikte kakaoyu üreten çiftçiler, kakaodan çikolataya gelen zincir içinde en az kazanan insanlar. Kazançlarının çok düşük ve yetersiz olması sebebiyle zahmetli ağaçların bakımları, maliyeti ön planda tutularak uzun zamandan beri gerçekleştirilemiyor. 2020-2021 sezonunda dünyada 5 milyon 290 bin ton çekirdek üretimi gerçekleşmiş. 2022-2023 sezonunda 4 milyon 900 bin ton 2023-2024 sezonunda da 4 milyon 450 bin ton. Yani, baktığımız zaman 2021'den 2022'ye geçerken yüzde 7'lik bir küçülme olmuş. 2022'den 2023'e geçerken de yüzde 10'luk bir küçülme olmuş." Taycı, kakaolu ürünler sektörüne dünyada 10 civarında şirketin yön verdiğine işaret ederek, bu şirketlerin kakao üreticilerini desteklemeleri gerektiğini belirtti.

Deprem riskinin en düşük olduğu zemin yapıları hangileri?

Deprem riskinin en düşük olduğu zemin yapıları, genellikle kaya, kılavuz delme, kompakt ve sıkı, kumlu ve kılıf gibi dayanıklı ve sağlam zemin türleridir. Bu zeminlerde inşa edilen binalar, depremlere karşı daha dirençli olabilir ve daha az hasar görebilirler.
18.04.2024 22:14:00
Ahmet Turan Yiğit
Deprem riskinin en düşük olduğu zemin yapıları hangileri?
Deprem riskinin en düşük olduğu zemin yapıları hangileri?
Deprem, dünyanın birçok yerinde ciddi yıkımlara ve can kayıplarına neden olan doğal felaketlerden biri. Deprem kuşağı ülkesi olan Türkiye ise iki günden bu yana Tokat'ta peş peşe yaşanan depremler nedeniyle yine diken üstünde.

Depremin neden olduğu yıkımın önüne geçmek için yapı mühendisliğinin imkanlarınından yararlanmak kadar, bina yapımı için zemin seçimi de o kadar önemli.

Mühendislik biliminin imkanları ile bugün dünyada 9'un üstündeki depremlere dayanıklı yapılar üretmek mümkün. Ancak yarattığı maliyet nedeniyle özellikle az gelişmiş ve geri kalmış ülkelerde bu tür yapıların yeterli sayıda üretilmesi mevcut ekonomi modellerle imkansız gibi görünüyor.

Depremlerin etkilerini azaltmanın en önemli yollarından biri, binaların güvenli zeminler üzerine inşa edilmesi.

Yapıların inşa edileceği alanların zemin analizi ve mühendislik değerlendirmeleri dikkate alınmalı.

Peki deprem riskine karşı en dayanıklı zemin yapıları hangileri?

Kaya Zeminler

Kaya zeminler, deprem riskinin en düşük olduğu zemin türlerinden biridir. Kaya zemine sahip olan bölgelerde yapılan binalar, doğal olarak daha sağlam bir temele otururlar ve depremlere karşı daha dirençli olabilirler. Kaya zeminler, binaların sallanmasını ve yer değiştirmesini en aza indirerek deprem etkilerini absorbe ederler.

Kılavuz Delme Zeminleri

Kılavuz delme zeminleri, yüksek mukavemetli kaya katmanlarının altında bulunan ve mühendislik teknikleri kullanılarak oluşturulan özel zemin yapılarıdır. Bu tür zeminler, depremlere karşı dayanıklı olmalarıyla bilinirler. Kılavuz delme zeminleri, yapıların sismik hareketlere karşı daha iyi direnç göstermesine yardımcı olur.

Kompakt ve Sıkı Zeminler

Kompakt ve sıkı zeminler, deprem riskinin düşük olduğu diğer bir zemin türüdür. Bu zeminler, genellikle sıkıştırılmış kum, çakıl veya sert toprak gibi malzemelerden oluşur. Bu tür zeminler, depremlerde yapıların hareketini azaltabilir ve yapıların sabit kalmasına yardımcı olabilir.

Kumlu ve Kılıf Zeminler

Kumlu ve kılıf zeminler, deprem riskinin en düşük olduğu zemin türlerinden biridir. Bu tür zeminler genellikle kum, çakıl ve kil karışımından oluşur. Kumlu ve kılıf zeminler, deprem sırasında suyun çıkarılması veya eklenmesiyle sıkıştırılabilecek esnek malzemelerdir. Bu özellikleri, deprem sırasında yapıların zarar görmesini azaltabilir.



logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.