Hasbihal programına mesaj çeken izleyicilerin en fazla sorduğu sorulardan biri de şöyledir. Özellikle bazı bayan sanatçıların, mesela Yahudi veya Hıristiyan kişilerle evlenmesi doğru mu, yada İslamî tabirle caiz mi değil mi?Öncelikle bu sorunun cevabı şöyledir.Bir Müslüman kadının Müslüman olmayan bir kişiye evlenmesi İslamî açıdan caiz değildir.Yani haramdır.Bu konuda farklı görüş belirten bir İslam alimi de yoktur.Hz. Peygamberin (as); "Ehl-i kitap bizim kadınlarımızla evlenemez, ama biz onların kadınlarıyla evleniriz" beyanı bu konuda bilmemiz gerekenin özetidir.Müslüman kadının, ehl-i kitap, yani ister Yahudi ister Hıristiyan olsun gayr-i Müslim erkekle evlenmesi kesin olarak haram olması yanında, Müslüman bir erkeğin ehl-i kitap bir kadınla evlenmesinin cevazı da tartışmasız bir hüküm değildir.Şöyle ki,İslam alimleri, Müslüman erkeğin ehl-i kitap kadınla evlenmesine "en son çare" olarak cevaz vermişlerdir.Bununla birlikte, bazı alimler bu evliliğe "mekruh" dediler.Genel manada fıkıh dilinde "mekruh", harama yakın bir kerahet, yani çirkinliktir.Diğer bazı İslam alimleri ise Müslüman erkeğin müşrike bir kadınla evlenmesinin Allah tarafından yasak edildiğini, bu yüzden "İsa'yı Rab edinen" bir kadından daha aleni ve büyük bir şirkin de olamayacağını, dolayısıyla Müslüman erkeğin ehl-i kitap bir kadınla evlenmesinin de haram olduğuna hükmetmişlerdir.Bu evliliğe kerhen cevaz verenler, Müslüman erkeklerin ehl-i kitap kadınlarla evlenmesinin Müslüman kadının izzet-ü şerefinin, onurunun zedelenebileceği, en azından rencide edilebileceği endişesini de taşımışlardır.On dört kusur asırlık İslam geleneğinde Müslüman bir kadının ehl-i kitap bir erkekle haram olmasına rağmen evlendiğine dair net bir bilgi de yoktur. En azından ben bilmiyorum.Müslüman erkeğin ehl-i kitap kadınla evlenmesini hoş karşılamanın bir gerekçesi de şudur ki, erkek ailede hakim unsurdur, bu hakimiyet vasfı gayr-i Müslim eşin İslam olmasına vesile olabilir.Kaldı ki, Müslüman erkekle evli ehl-i kitap kadının meselesi kitaplarımızda müstakil bir konu başlığı altında ele alınıp değerlendirilir.Erkeğin ona karşı tutum ve davranışı nasıl olacak, dini ihtiyaçlarının temininde nelere dikkat edilecek, v.s.Müslüman Türk toplumunun ehl-i kitap erkekle bir Müslüman kadının evlenmesi meselesine gösterdiği hassasiyet ve tepki yerinde bir tepkidir.Fakat, bilmem hangi sanatçı bayanın bilmem hangi uyruğa ve dine bağlı erkekle evlenmesine gösterilen tepkiden önce 2000 yılında Urfa'da tertip edilen bir sempozyumda bir papaz ile "Müslüman bir kadının" evliliğine ilk olarak bu tepkinin gösterilmesi gerekmez miydi? Evet, onursal başkanı Fethullah Gülen olan Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı 2000 yılında Urfa'da diyalog adı altında bir sempozyum tertip etmişlerdi ve o sempozyumda müftü, haham ve papaz troykasının şahadetiyle "özel davetli bir papazla" yine "özel davetli" bir "Müslüman kadının" nikahları kıyılmıştı.Zaman Gazetesi o düğünü "dinlerarası diyalog" için bir sembol ilan etmişti.O kadar önemli bir mizansendi o düğün.Ve ne olduysa o düğünden sonra oldu.O düğün sonrası Alman başbakanının oğlu ünlü bir şahsın kızıyla evlenmişti.Ve arkası kesilmeden devam ettiği bu nikahlar.Daha korkunç olanı ise, bilinmeyen, kapalı kapılar ardında kıyılan nikahlar.Bu gizli nikahlar sonrası ülke toprakları yabancı damatlara heba edilmedi mi sanıyorsunuz?Millet olarak bizim damatlara ayrı bir sevgimiz var ya.TV ekranlarında bu evlilikler kız evlatlarımıza özendiriliyor.Örnek bir iş gibi sunuluyor.TV vaftizcisi bazı ilahiyatçılar ise buna cevaz vermek için dünden hazır.TV vaftizcisi diyorum, çünkü, daha geçen gün, bir ünlü ilahiyatçının dinî program yaptığı bir özel TV'nin muhabiri kaptı mikrofonu ve daldı sokağa, milletle dini bir konuda röportaj yaptı.Soru şu;Cennet girmek için Müslüman olmak şart mı? Elifi görse yüksek gerilim direği sanan bir insana böylesi bir çok önemli soruluyu sormanın sebebi ne olabilir sizce?İslami ilimlerde mütehassis olanların bile cevaplandırırken çok hassas davrandığı bir meseleyi vatandaşa sormak, iyi niyet taşıyabilir mi?Ve söz konusu TV, cevap olarak, "ne demek tabi ki cennete girecek, cennet ille de Müslümanlar girecek diye bir şey yok" diyenlerden bir harmanlama yapıp işi bitirdi.Cennete girmek için mutlaka Müslüman olmak lazım diyenler yok muydu sanıyorsunuz?Bu kepazelikten iki gün sonra meşhur teologun aynı ekrana çıkıp vaaz-u nasihat yapması vaftiz değilse peki ya nedir?İki gün önce yapılanı meşrulaştırma sayılmaz mı?Yapılandan rahatsızlık duymamak anlamına gelmez mi?Ama ne güzel değmişti Neyani:Ne efsunkar imişsin ey mangır Konuşturursun teologu zangır zangır.Kısaca, bir eylem günahsa günahtır.Bu eylemi bir sevdiğimizin yapması hükmünü değiştirmez.En güzel günah dostumun işlediği günahtır fikri sakat bir mantıktır. Uyanık olalım.İmanî konularla şaka olmaz.
Müslim Karabacak / diğer yazıları
- Hz. Muhammed'den (saa) kim niye rahatsız olur? / 17.03.2024
- Metro Entelijansiyasi / 14.03.2024
- Aşık Neyanî'ce... / 10.03.2024
- Müslümanın Allah'ı "zengin" Ehl-i Kitab'ın tanrısı fakirdir ve Milli Ekonomi Modeli de "zengin Allah" inancının üründür / 09.03.2024
- Hak Teâlâ ayırmadı sana ne oluyor? / 29.02.2024
- Hak Teâlâ ayırmadı sana ne oluyor? / 28.02.2024
- Bir Kerbela mersiyesi... (Ahmed Edib Harâbî) / 23.02.2024
- Bohem hayat Necip Fazıl / 20.02.2024
- Kelimelerin ahenkle dansı / 17.02.2024
- Çok şeye tercüman, hayatımıza dair... / 16.02.2024
- Metro Entelijansiyasi / 14.03.2024
- Aşık Neyanî'ce... / 10.03.2024
- Müslümanın Allah'ı "zengin" Ehl-i Kitab'ın tanrısı fakirdir ve Milli Ekonomi Modeli de "zengin Allah" inancının üründür / 09.03.2024
- Hak Teâlâ ayırmadı sana ne oluyor? / 29.02.2024
- Hak Teâlâ ayırmadı sana ne oluyor? / 28.02.2024
- Bir Kerbela mersiyesi... (Ahmed Edib Harâbî) / 23.02.2024
- Bohem hayat Necip Fazıl / 20.02.2024
- Kelimelerin ahenkle dansı / 17.02.2024
- Çok şeye tercüman, hayatımıza dair... / 16.02.2024