Batı Şeria ve Gazze Şeridi'nden çekilmesi karşılığında, bu bölgelerdeki yahudi yerleşkelerini tanıyabileceğini söyleyerek, İsrail Kasabı Şaron'a tarihi bir destek veren Amerikan ideri George Bush, bu adımların Ortadoğu'daki şiddeti daha da artıracağını bile bile büyük bir risk alıyor.
Filistin tarafının sert tepkisini alan Bush Yönetimi'ne, AB ve BM'den de eleştiriler geldi.
Avrupa Birliği, Ortadoğu gibi sorunlu bir bölgede hangi ülke olursa olsun, tek başına radikal kararlar alması ve adımlar atmasının kabul edilemez olduğunu söyledi.
Ortadoğu'daki önceliklerden vazgeçmenin mümkün olamayacağını belirten Avrupa Birliği yetkilileri, Amerika'nın bu coğrafyada kafasını eseni yapmasından huzursuzlar.
BM de bu endişeleri paylaşıyor. Birleşmiş Milletler'in 1967'den bu yana aldığı Genel Kurul ve Güvenlik Konseyi kararlarına dikkat çeken BM temsilcileri, İsrail-Filistin sorununun kendi inisiyatifleri doğrultusunda çözüm sürecine sokulması gerekliliği üzerinde fikir beyan ediyor.
Büyük Ortadoğu Projesi'ni adeta Büyük İsrail Projesi olarak filizlendiren ve Türkiye'nin güney bölgesini de içine alan yapılanmada Bush'un İsrail'e yaptığı yeni jestin temelinde, yaklaşan seçimlerde Rumlar'ı kendi safına çekme niyeti olduğunu söyleyen stratejistler, bu tarihi kararın aynı zamanda genişletilmeye çalışılan Ortadoğu için siyasal başlangıç olduğu görüşünde.
Hamas Lideri Şeyh Ahmed Yasin'in canice öldürülmesinden sonra Gazze ve Batı Şeria'da Şaron'un politikalarına verilen destek, BOP oyununun start aldığını gösteriyor.
İran Dışişleri Bakanı Kemal Harrazi ülke içerisindeki dengeleri sarsmamak için her ne kadar yalanlasa da, Amerika'nın Irak için yardım talepleri var.
Irak'taki mevcut durumdan kurtularak, ard coğrafyalara koridor açmak isteyen Amerikan yönetimi, Suriye Cumhurbaşkanı Esad ile de temas halinde.
Düne kadar Amerika tarafından çevrelenen İran ve Suriye gibi ülkelere Amerikan yönetiminin yaklaşma çabaları, Ortadoğu zemininde yeni kaymalarında işaretlerini veriyor.
Amerika-İsrail ve İngiltere üçlüsünün Ortadoğu'da başlattığı yeni paylaşım sorunu ve parselasyonda kopmalar da yaşanıyor.
Basında yeraldığı kadarı ile Amerika ile İngiltere arasında dolaylı şekilde hissedilen çatlağın temelinde İngiltere'nin Amerikan politikalarından huzursuz olması yatıyor.
Amerika, İngiltere'den daha çok, İsrail ile elele tutuşarak ilerlemek istiyor.
Bu durum İngiltere'yi huzursuz ediyor.
Bush-Şaron ikilisi, yeri geldiğinde Blair'i de safdışı ederek Büyük İsrail için adımlar atmaktan çekinmeyecekler.
Filistin tarafının sert tepkisini alan Bush Yönetimi'ne, AB ve BM'den de eleştiriler geldi.
Avrupa Birliği, Ortadoğu gibi sorunlu bir bölgede hangi ülke olursa olsun, tek başına radikal kararlar alması ve adımlar atmasının kabul edilemez olduğunu söyledi.
Ortadoğu'daki önceliklerden vazgeçmenin mümkün olamayacağını belirten Avrupa Birliği yetkilileri, Amerika'nın bu coğrafyada kafasını eseni yapmasından huzursuzlar.
BM de bu endişeleri paylaşıyor. Birleşmiş Milletler'in 1967'den bu yana aldığı Genel Kurul ve Güvenlik Konseyi kararlarına dikkat çeken BM temsilcileri, İsrail-Filistin sorununun kendi inisiyatifleri doğrultusunda çözüm sürecine sokulması gerekliliği üzerinde fikir beyan ediyor.
Büyük Ortadoğu Projesi'ni adeta Büyük İsrail Projesi olarak filizlendiren ve Türkiye'nin güney bölgesini de içine alan yapılanmada Bush'un İsrail'e yaptığı yeni jestin temelinde, yaklaşan seçimlerde Rumlar'ı kendi safına çekme niyeti olduğunu söyleyen stratejistler, bu tarihi kararın aynı zamanda genişletilmeye çalışılan Ortadoğu için siyasal başlangıç olduğu görüşünde.
Hamas Lideri Şeyh Ahmed Yasin'in canice öldürülmesinden sonra Gazze ve Batı Şeria'da Şaron'un politikalarına verilen destek, BOP oyununun start aldığını gösteriyor.
İran Dışişleri Bakanı Kemal Harrazi ülke içerisindeki dengeleri sarsmamak için her ne kadar yalanlasa da, Amerika'nın Irak için yardım talepleri var.
Irak'taki mevcut durumdan kurtularak, ard coğrafyalara koridor açmak isteyen Amerikan yönetimi, Suriye Cumhurbaşkanı Esad ile de temas halinde.
Düne kadar Amerika tarafından çevrelenen İran ve Suriye gibi ülkelere Amerikan yönetiminin yaklaşma çabaları, Ortadoğu zemininde yeni kaymalarında işaretlerini veriyor.
Amerika-İsrail ve İngiltere üçlüsünün Ortadoğu'da başlattığı yeni paylaşım sorunu ve parselasyonda kopmalar da yaşanıyor.
Basında yeraldığı kadarı ile Amerika ile İngiltere arasında dolaylı şekilde hissedilen çatlağın temelinde İngiltere'nin Amerikan politikalarından huzursuz olması yatıyor.
Amerika, İngiltere'den daha çok, İsrail ile elele tutuşarak ilerlemek istiyor.
Bu durum İngiltere'yi huzursuz ediyor.
Bush-Şaron ikilisi, yeri geldiğinde Blair'i de safdışı ederek Büyük İsrail için adımlar atmaktan çekinmeyecekler.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Cevat Kışlalı / diğer yazıları
- Suikastın geri planı / 09.05.2006
- Sessizliğin sesi / 28.03.2006
- 8 Mart Dünya Kadınlar Günü / 08.03.2006
- Hangi ittifak, hangi kadın? / 26.01.2006
- Varoluş mücadelesi / 24.01.2006
- Bu M.E.M'leket bizim / 01.12.2005
- Çözüm mü dediniz? / 27.11.2005
- Bağımsız Türkiye / 04.11.2005
- Bağımsız Türkiye / 21.10.2005
- Felaket kapıda / 19.10.2005
- Sessizliğin sesi / 28.03.2006
- 8 Mart Dünya Kadınlar Günü / 08.03.2006
- Hangi ittifak, hangi kadın? / 26.01.2006
- Varoluş mücadelesi / 24.01.2006
- Bu M.E.M'leket bizim / 01.12.2005
- Çözüm mü dediniz? / 27.11.2005
- Bağımsız Türkiye / 04.11.2005
- Bağımsız Türkiye / 21.10.2005
- Felaket kapıda / 19.10.2005