Öncelikle söylemek lazım ki Galatasaray'ın aldığı beraberlik çok önemli.
Bu maç öncesi Galatasaray'ın farklı bir yenilgi alacağını düşünenler çok fazlaydı. Böyle formda ve güçlü bir rakibin sahasında 90 dakika boyunca kalesinde çok da ciddi bir gol pozisyonu yaşamadan maçı tamamlamak önemli bir başarı.
Bunun da ötesinde her ne kadar çok fazla hücum aksiyonu gösteremediysek de yine 90 dakika boyunca hiçbir şekilde taktik disiplinden taviz vermeden ve rakibe boş alan bırakmadan savunma yapmak her türlü övgüyü hak ediyor.
Torrent maç öncesi 'en iyi oyunumuzu oynayıp pozisyon vermemeliyiz' demişti. 'Ne yapacağımızı çok iyi biliyoruz diye de' eklemişti.
Galatasaray gerçekten ne yaptığını bilir bir görüntü içindeydi çünkü Torrent'in dediği gibi hemen hemen net bir gol pozisyonu vermeden maçı tamamladı.
75'te direkten dönen bir topları var ama bunun dışında net bir gol tehlikesi yok. Beni en çok şaşırtan Barcelona'nın tempo yapmaması oldu.
İşin açıkçası Barcelona çok kolay bir galibiyet alacağına inanmış gibiydi. Fakat şu bir gerçek ki karşılarında Avrupa'da onlar kadar isim sahibi bir takım var.
Galatasaray'a karşı böyle bir rehavet içinde oynamak Barcelona'ya yakışmayan bir amatörlük. Unutmamaları lazım ki Galatasaray Avrupa'da deplasmanda gol yemeyen tek takım.
Nitekim pozisyonumuz dahi oldu. 36'da Kerem'in 70-80 metre topla koşusu sonrası attığı şut gol olsa şimdi Galatasaray'ın zaferini konuşuyor olacaktık. Tabii bir de ofsayt nedeniyle iptal edilen golümüz var.
Maçın özet bir analizini yaparsak maç baştan sona düşük bir tempoda oynandı. Maçın genelinde topa sahip olan Barcelona maçın temposunu yükseltemedi.
Bu durum bizim için çok büyük bir avantajdı zira genel olarak yüksek tempolarda futbolumuz savruklaşıyor.
Fakat Galatasaray savunmada çok sağlam durdu. Hiçbir zaman topun peşinde koşturmadı ve bu yüzden oyunu savruk olmadı.
Bir blok halinde bütün takım topun gerisinde sabırla bekledi. Eğer topu kazanmak için anlamsız şekilde koşular yapsaydı savunmada Barcelona'nın istediği boş alanları verecekti.
Fakat akılcı bir oyun ile Barcelona'ya bu fırsatı tanımadı. 35'le 45 arası Galatasaray nispeten daha topa sahip olup hücum yapmak dahi istedi. Galatasaray ikinci yarıya da koşarak isteyerek başladı.
Pozisyonlar bulamadı ama zaten Barcelona da pozisyon bulamadı. Galatasaray'da çabasıyla dikkat çeken oyuncu Kerem'di. Kaleci Pena da 3 net kurtarış yaptı.
Galatasaray'ı şunun için eleştirebiliriz. Barcelona'nın birinci bölgesinde oluşan boşlukları yeterince değerlendiremedi. Galatasaray daha çok geçiş hücumu yapabilirdi. Tabii bu da riski beraberinde getirebilirdi.
Topu kapıp geçiş hücumu ararken savunma savruk olabilirdi. Ayrıca Mohamed ile Feghouli maçın ilk anlarından itibaren uyum sorunu yaşadılar. Feghouli'nin attığı paslar ya hızlı oldu ya da Mohamed bu paslara koşmadı.
Şimdi 17 martta bu maçın rövanşı var. Tabii burada artık 50 bin taraftarı önünde Galatasaray maçı kazanmak zorunda.
Bu da Camp Nou'da oynanan tarzdan farklı bir anlayış gerektiriyor. Galatasaray hücum etmek zorunda. Bunu daha önce Marsilya karşısında başarıyla uyguladı.
Şimdi bir kere daha aynı performansı sergilemesi lazım. Bu maçtaki disiplinli anlayış böyle bir futbol umut vadediyor. Şimdiden Galatasaray'a başarılar diliyorum.
Bu maç öncesi Galatasaray'ın farklı bir yenilgi alacağını düşünenler çok fazlaydı. Böyle formda ve güçlü bir rakibin sahasında 90 dakika boyunca kalesinde çok da ciddi bir gol pozisyonu yaşamadan maçı tamamlamak önemli bir başarı.
Bunun da ötesinde her ne kadar çok fazla hücum aksiyonu gösteremediysek de yine 90 dakika boyunca hiçbir şekilde taktik disiplinden taviz vermeden ve rakibe boş alan bırakmadan savunma yapmak her türlü övgüyü hak ediyor.
Torrent maç öncesi 'en iyi oyunumuzu oynayıp pozisyon vermemeliyiz' demişti. 'Ne yapacağımızı çok iyi biliyoruz diye de' eklemişti.
Galatasaray gerçekten ne yaptığını bilir bir görüntü içindeydi çünkü Torrent'in dediği gibi hemen hemen net bir gol pozisyonu vermeden maçı tamamladı.
75'te direkten dönen bir topları var ama bunun dışında net bir gol tehlikesi yok. Beni en çok şaşırtan Barcelona'nın tempo yapmaması oldu.
İşin açıkçası Barcelona çok kolay bir galibiyet alacağına inanmış gibiydi. Fakat şu bir gerçek ki karşılarında Avrupa'da onlar kadar isim sahibi bir takım var.
Galatasaray'a karşı böyle bir rehavet içinde oynamak Barcelona'ya yakışmayan bir amatörlük. Unutmamaları lazım ki Galatasaray Avrupa'da deplasmanda gol yemeyen tek takım.
Nitekim pozisyonumuz dahi oldu. 36'da Kerem'in 70-80 metre topla koşusu sonrası attığı şut gol olsa şimdi Galatasaray'ın zaferini konuşuyor olacaktık. Tabii bir de ofsayt nedeniyle iptal edilen golümüz var.
Maçın özet bir analizini yaparsak maç baştan sona düşük bir tempoda oynandı. Maçın genelinde topa sahip olan Barcelona maçın temposunu yükseltemedi.
Bu durum bizim için çok büyük bir avantajdı zira genel olarak yüksek tempolarda futbolumuz savruklaşıyor.
Fakat Galatasaray savunmada çok sağlam durdu. Hiçbir zaman topun peşinde koşturmadı ve bu yüzden oyunu savruk olmadı.
Bir blok halinde bütün takım topun gerisinde sabırla bekledi. Eğer topu kazanmak için anlamsız şekilde koşular yapsaydı savunmada Barcelona'nın istediği boş alanları verecekti.
Fakat akılcı bir oyun ile Barcelona'ya bu fırsatı tanımadı. 35'le 45 arası Galatasaray nispeten daha topa sahip olup hücum yapmak dahi istedi. Galatasaray ikinci yarıya da koşarak isteyerek başladı.
Pozisyonlar bulamadı ama zaten Barcelona da pozisyon bulamadı. Galatasaray'da çabasıyla dikkat çeken oyuncu Kerem'di. Kaleci Pena da 3 net kurtarış yaptı.
Galatasaray'ı şunun için eleştirebiliriz. Barcelona'nın birinci bölgesinde oluşan boşlukları yeterince değerlendiremedi. Galatasaray daha çok geçiş hücumu yapabilirdi. Tabii bu da riski beraberinde getirebilirdi.
Topu kapıp geçiş hücumu ararken savunma savruk olabilirdi. Ayrıca Mohamed ile Feghouli maçın ilk anlarından itibaren uyum sorunu yaşadılar. Feghouli'nin attığı paslar ya hızlı oldu ya da Mohamed bu paslara koşmadı.
Şimdi 17 martta bu maçın rövanşı var. Tabii burada artık 50 bin taraftarı önünde Galatasaray maçı kazanmak zorunda.
Bu da Camp Nou'da oynanan tarzdan farklı bir anlayış gerektiriyor. Galatasaray hücum etmek zorunda. Bunu daha önce Marsilya karşısında başarıyla uyguladı.
Şimdi bir kere daha aynı performansı sergilemesi lazım. Bu maçtaki disiplinli anlayış böyle bir futbol umut vadediyor. Şimdiden Galatasaray'a başarılar diliyorum.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Akın Göksu / diğer yazıları
- Kolay elde edilecek bir başarı değil / 19.05.2025
- Kupada da hata yok / 14.05.2025
- Galatasaray istediğini aldı / 11.05.2025
- Kafa karışıklığı ve dağılan ümitler / 05.05.2025
- Şampiyonluk şarkıları / 04.05.2025
- Hepsi iki kişilik oynadı / 28.04.2025
- Bir ihtimal daha var / 27.04.2025
- Bir varmış bir yokmuş / 21.04.2025
- Galatasaray Muslera'sız oynayabilirdi / 19.04.2025
- Günün adamı Livakoviç / 14.04.2025
- Kupada da hata yok / 14.05.2025
- Galatasaray istediğini aldı / 11.05.2025
- Kafa karışıklığı ve dağılan ümitler / 05.05.2025
- Şampiyonluk şarkıları / 04.05.2025
- Hepsi iki kişilik oynadı / 28.04.2025
- Bir ihtimal daha var / 27.04.2025
- Bir varmış bir yokmuş / 21.04.2025
- Galatasaray Muslera'sız oynayabilirdi / 19.04.2025
- Günün adamı Livakoviç / 14.04.2025