Meşhur şarkı sözünde olduğu gibi "bir yağmur" değil "bin yağmur", buradaki "bin" rakamı da çokluğu, sınırsızlığı ifade etmek için kullanıldı.Bir insan hangi makama yükselirse yükselsin, nereye giderse gitsin "Kerim Katiplerin" tuttukları sicil defterini elbette ki beraberinde götürüyor ve son nefese kadar sicilini tutmaya da devam edecekler.Bu gerçek, er kişi için de, hatun kişi için de, general için de ve Cumhurbaşkanı için de geçerli.Sayın Erdoğan Çankaya'ya çıktı ve o yokuşu tırmanırken yağmur tanecikleri gibi onu takip eden sayısız kayıtlar da onu takip etti ve beraberinde onlar da Çankaya'ya çıktılar.Beraberinde Çankaya'ya çıkan "amel defterinde" kayıtlı olanların tamamını elbette ki ancak Allah bilir ve yazıcı melekler bilir ve kesinlikle her satırının, her kelimesinin hesabını o Yüce Mahkemede verecektir."Lokman "Yavrucuğum" diye ilave etti. "İşleyeceğin iyi veya kötü iş, bir hardal tanesi kadar bile olsa, bir kayanın içinde saklı da bulunsa yahut göklerin yüksekliklerinde veya yeryüzünün derinliklerinde saklansa bile, Allah onu meydana çıkarır. Şüphesiz Allah, en ince ve en gizli şeyleri bilendir ve her şeyden de haberdardır."(Lokman:16)Bu değişmez hakikat karşısında, Çankaya'da Cumhurbaşkanlığı koltuğunda oturanla, bahçesinde çöp toplayan arasında her hangi bir fark yoktur.Geride bıraktığımız on iki yıllık AKP iktidarını hep beraber yaşadığımız için beşer olarak şahit olduğumuz gerçekleri de göz ardı edemeyiz.Biz yaptık oldu, biz verdik Çankaya'ya çıkardık demekle olmuyor.On iki yıllık Erdoğan iktidarını ve destekçilerini güdümlü mermi gibi, yağmur damlacıkları gibi adım adım takip edecek, nereye gitseler peşlerini bırakmayacak olaylar var, elbette payları oranında?Mesela, iktidarlarının ilk yıllarında moda olan stratejik ortaklık, doğal müttefiklik ve daha sonraları literatüre giren model ortaklık ne demektir ve bu ifadelerin hem İslam coğrafyasına hem de Anadolu coğrafyasına maliyeti ne olmuştur?BOP'un hayata geçişini, yaşanan işgalleri, hayata geçirilen "Arap Baharı" yutturmacasını, Suriye etrafında devam eden süreci ve teröristlerin üniformalı subaylara kimlik sorma aşamasına gelen "çözüm sürecini" göz önüne alarak soralım; parlatılan Erdoğan kimliğinin İslam coğrafyasına ve Türk devletine faturası ne olmuştur?Planlı bir uygulama ile bitirilen Türk tarımını saymadık, çıkarılan tohum yasası ile Türk çiftçisinin İsrail'e köle yapıldığını saymadık, yok pahasına satılmak zorunda bırakılan tarım arazilerini yazmadık, yabancılara peşkeş çekilen maden ruhsatlarını söylemedik, on iki yılda özelleştirme kılıfı ile satılan bunca kuruma kuruluşa rağmen beş katına çıkan iç ve dış borcun detaylarına girmedik.Evet, Çankaya'ya çıkar iken aldı bin, belki yüz bin, belki milyon yağmur?Bunlardan herkesin payına düşecek miktarlar olacaktır elbette.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Aziz Karaca / diğer yazıları
- Mutlu musunuz? / 23.05.2025
- Bir gram güven bir kilo altından pahalı / 22.05.2025
- Gençlik Bayramında gençliğin hali / 20.05.2025
- Dünya yansa bir bağ otu yanmayan tipler / 19.05.2025
- “Ey basiret ehli ibret alınız” / 11.05.2025
- Kavmi de Karun’a nasihat etmiş / 10.05.2025
- Ekmekten aştan bîhaber iktidar / 07.05.2025
- Bozulmamış ne kaldı? / 05.05.2025
- Aç bırakanlar ağlamayı da yasaklıyorlar / 02.05.2025
- Gözenin başında kim var? / 01.05.2025
- Bir gram güven bir kilo altından pahalı / 22.05.2025
- Gençlik Bayramında gençliğin hali / 20.05.2025
- Dünya yansa bir bağ otu yanmayan tipler / 19.05.2025
- “Ey basiret ehli ibret alınız” / 11.05.2025
- Kavmi de Karun’a nasihat etmiş / 10.05.2025
- Ekmekten aştan bîhaber iktidar / 07.05.2025
- Bozulmamış ne kaldı? / 05.05.2025
- Aç bırakanlar ağlamayı da yasaklıyorlar / 02.05.2025
- Gözenin başında kim var? / 01.05.2025