logo
18 NİSAN 2024

Covid-19’lu Zeynep Teyze-II

10.06.2020 00:00:00

(dünden devam…)

Bu kez, ben de o da daha sakindik. Başbaşa olmanın rahatlığı vardı belki de Zeynep teyzede. Yemeğini kendisi yedi. Arada nefesi daralınca mola verdik, biraz oksijen aldı. İlaçlarını içtikten sonra baktı gözlerime. 'O' hastalığı sordum ne bildiğini yani hastalık hakkındaki bilgi seviyesine göre daha iyi anlatabilirim diye düşündüm.

"Beş yıldır kızım gelemedi yurtdışından. Şimdi bu hastalık var diye koşup geldiler ama on dört gün yurtta kalacaklarmış yarın geliyorlardı eve. Bu hastalık kavuşturacak derken ben hasta olursam" dedi. Su istedi. Su içerken anladım. Nasıl biz Zeynep teyzeden değil hastalıktan korkup önlem alıyorsak, o da bizden değil hastalıktan korkuyordu. Kanseri atlatmış biri olarak da ölmekten değil beş yıldır göremediği kızına kavuşamamaktan.

Ona artık hiç bir şey açıklamam gerekmediğini anladım.

Tahlil sonuçlarının akşam çıkacağını hatta evlerine gelen tamircinin de aranıp teste çağrıldığını ama kendisinin güçlü olması gerektiğini bana ihtiyacı olursa zile basmasını söyledim. Odadan çıkarken iki damla yaşın siperime düştüğünü gördüm. Birine evlat diğerine hasret adını verdim. Nöbeti devir ederken cam kapının ardından el sallayıp, ben gidiyorum, işareti yaptım Zeynep teyzeye. El salladı elini kalbine koydu.

Nöbet devrinden sonra hemşire arkadaşıma özellikle ricada bulundum. Saat kaç olursa olsun sonucu çıkınca mutlaka bana haber ver, dedim. Saat gece onu çeyrek geçe telefonum çaldı. Nöbetçi arkadaşım arıyordu. Telefonu tutarken Zeynep teyzenin elini tutar gibi tuttum. Hem Zeynep teyzenin hem tamircinin testleri pozitifti. Yandı ellerim.

Bir günlük izinden sonra vizit için el sallayıp ayrıldığım kapıya geldiğimde Zeynep teyze artık virüsün pençesinde vantilatöre bağımlı haldeydi. Bu kadar çabuk mu dedim sanki diğer hastalarda görmemişim gibi. Ama Zeynep teyze farklıydı benim için. Hasret çeken bir anneydi.

Pandemi başlayalı daha birkaç hafta olmuştu ve evde çocuklarımızı, sevdiklerimizi korumak için ayrı kaldığımız dönemde iyi olsunlar diye çektiğimiz hasreti düşününce beş yıl nasıl geçer diye soruyordum kendime. Tam da bitecekken bir kaç yüz kilometre kalmışken kavuşmaya.

Aynı anda meme kanseri nedeniyle aldığı tedavinin henüz güzel sonuçlarını görmeden virüsle savaşa başladı Zeynep teyze. Yıllarca beklemiş olduğu kızı torunları artık evdeydi ve şimdi bekleme sırası onlardaydı. Beş gündür aldığı tedavilere henüz cevap alamıyorduk. Yeni tedavi yöntemleri gelişiyor artık plazma transfüzyonu planlıyorduk. Onuncu gün geldiğinde plazma tedavisine karar verilmişti. Mesaide olduğum için çok sevindim.

Plazmasını hazırlayıp giyindim, yanına girdim. Tedavisini verirken:

"En iyi sen bilirsin Zeynep teyze, beklemek ne kadar zor. İyi olduğunu bilerek başka, böyle beklemek bambaşka.

Hiçbir anneye yakışıyor mu çocuğunu üzmek. Bak her gün kızın arıyor. Bu sabah aradığında senden özür dilediğini iletmemi istedi. Kanser olduğunda bile gelmediği halde bu virüsten kaçarak geldiği halde seni bu hastalık yüzünden kaybederse kendisini asla affetmeyeceğini söyledi. Zeynep teyze, bu plazma hastalığı yenen bir hemşiremizden. O yendi virüsü şimdi sıra sende" dedim. O gün, üç ünite plazma verdikten sonra iki günlük izne gittim. Artık özellikle ekibimiz içinde de pozitif vakaların çoğalması hepimizi tedirgin ediyordu. Hastalarımızdan haber soramaz konuşamaz olduk. Hangi hasta iyi, hangisi kötüleşti, kimi kaybettik çalışırken görüyorduk. Bugün, Zeynep teyzeden bir kez daha test alınacaktı. Kan tablosu biraz daha düzelmiş alsa da henüz vantilatöre bağımlıydı. Doktorumuzla testi almaya birlikte girdik yine tüm koruyucu kıyafetlerimizle. Testi alırken Zeynep teyzenin vantilatöre direndiğini kendi başına nefes almaya çalıştığını fark ettik. Siperliklerin ardından göz göze geldik doktorumuzla.

Elini tuttum. İlk yattığı günün soğukluğu yoktu elinde. Eğildim kulağına:

'Haydi az daha gayret Zeynep teyze, bugün hıdrellez yarın sabah bahara uyanabilirsin. Nefes alabilirsin. Yapabilirsin.'

İşte böyle sevgili okuyucular! Sevda hemşirenin kaleminden Zeynep Teyze'nin hastanede geçen yaşam mücadelesini bir solukta inanıyorum ki sizde göz pınarlarımız yeşererek okudunuz!

Ne diyelim.

Yüreğine, emeğine ve kalemine sağlık Sevda hemşire. Eğer ülkemiz bugün Covid-19 salgınında başarılı olmuşsa sizin gibi kendini feda eden fedakâr, cefakâr hastasını kendi anası/babası/kardeşi gibi gören sağlık çalışanlarının sayesinde… Sizlere minnettarız. Allah hepinizden razı olsun.

Bu virüsle savaşın en ön cephesinde adeta itfaiye erlerinin yangına koştuğu gibi hastaneye koşarak virüsle mücadelede hayatınızı riske atıp görev yaptınız/yapıyorsunuz. Bu anlamda birçok meslektaşınızı kaybettiniz. Hepsine Allahtan rahmet sizlere sağlık selamet diliyoruz.

"Marifet iltifata tabidir" Bu anlamlı hikayeyi okuduktan sonra tavsiyem yazmaya devam edin. Biliyorum ki gönlünüzde ve zihninizde yirmi yıllık meslek yaşamınızda yazacağınız daha çok "Zeynep Teyze"leriniz "Ahmet Amca"larınız var. 

Emeğiniz ödenir ama hakkınız asla!

 
Hüseyin Turhan / diğer yazıları
Katil İsrail'de siyasi kriz
'Savaş Kabinesi feshedilsin'
Öyle büyük bir bela ki
Kansere yakalanma oranını katlıyor
Hayır çeşmesi yaparken toprak kaydı
2 kişi hayatını kaybetti
Çinlilerden 5G çıkarması
Teknoloji avcıları İstanbul'da buluşacak
'Almanya bizi kıskanıyor mu' dediniz?
Türkiye enflasyonda Nijerya'yı ikiye katladı
CHP parlamenter sistem hedefinden vaz mı geçti?
Yeni anayasada kritik düğüm
3 kişi gözaltına alındı
İşletme belgesi iptal edildi
'Sanki ülkeyi yöneteceklerini zanneden zavallılar'
CHP'ye seçim mesajı
TFF Başkanlığı için ilk aday çıktı
"Söz veriyoruz sizi mahcup etmeyeceğiz"
Milletvekili Bursalı'ya 'ıstakoz' tepkisi sürerken
Türkiye'deki fiyatları araştırdık
Cari işlemler 3.2 milyar dolar açık verdi
Temel neden: Altın ve enerji ithalatı
İhracatta 'miktar' arttı, 'değer' düştü
Emeğimiz daha ucuza gidiyor!
Nimbus Projesi ile İsrail ne yapmak istiyor?
Google çalışanları protesto etti
Sivas-İstanbul yüksek hızlı tren seferleri başlıyor
7 saat 18 dakika sürecek
Selvi'den dikkat çeken Kavala çıkışı
'Türkiye'ye ne yararı var?'
Katil İsrail'de siyasi kriz
'Savaş Kabinesi feshedilsin'
Öyle büyük bir bela ki
Kansere yakalanma oranını katlıyor
Hayır çeşmesi yaparken toprak kaydı
2 kişi hayatını kaybetti
Çinlilerden 5G çıkarması
Teknoloji avcıları İstanbul'da buluşacak
'Almanya bizi kıskanıyor mu' dediniz?
Türkiye enflasyonda Nijerya'yı ikiye katladı
CHP parlamenter sistem hedefinden vaz mı geçti?
Yeni anayasada kritik düğüm
3 kişi gözaltına alındı
İşletme belgesi iptal edildi
'Sanki ülkeyi yöneteceklerini zanneden zavallılar'
CHP'ye seçim mesajı
TFF Başkanlığı için ilk aday çıktı
"Söz veriyoruz sizi mahcup etmeyeceğiz"
Milletvekili Bursalı'ya 'ıstakoz' tepkisi sürerken
Türkiye'deki fiyatları araştırdık
Cari işlemler 3.2 milyar dolar açık verdi
Temel neden: Altın ve enerji ithalatı
İhracatta 'miktar' arttı, 'değer' düştü
Emeğimiz daha ucuza gidiyor!
Nimbus Projesi ile İsrail ne yapmak istiyor?
Google çalışanları protesto etti
Sivas-İstanbul yüksek hızlı tren seferleri başlıyor
7 saat 18 dakika sürecek
Selvi'den dikkat çeken Kavala çıkışı
'Türkiye'ye ne yararı var?'
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.