logo
29 MART 2024

Dağlar bilirim dört bir yanı gözedir-I

18.07.2019 00:00:00

İcmal Dergisi'nin Temmuz 2019 sayısında şöyle yazmışız:

Her insan sır tutamadığı gibi demek ki her dağ da su tutamıyor.

İnsan odur gerekirse sır deposu ola, dağ odur ki gerekirse su deposu ola.

Dağlara dair ne çok türkü söylenmiş, dağlar üzerine ne kadar da çok şiirler yazılmış.

İnsanoğlu her dem, her an dağlarla karşı karşıya olduğu için midir nedir, dağ hayatın adeta bir parçasıdır.

Dağlar, çoğu zaman sevenlerin arasına girer, ana ile kızın, baba ile oğulun, yeni evli çiftlerin, nişanlıların arasına girer de hasret yüklü yürekler çoğu zaman sitemlerini dağlara yüklerler.

Nasıl olsa dağın dili yoktur, itiraz edecek ve kendisini savunacak durumda da değildir, adeta derdi olan derdini dağlara döker, her zaman şairler de dertlilerin tercümanıdır.

Bir yanık türkü:

"Dağlar seni delik delik delerim

Kalbur alır toprağını elerim" şeklinde aklınca dağlara tehditler savururken, merhum Aşık Reyhani de Aşık Kerem'in yolunun kesilmesi suçunu yüce dağlara yükler:

 

"Oku sayfasını geçmiş çağların

Yaprağını dökmüş nice bağların

Adeti böyledir yüce dağların

Aslı'ya yol verir Kerem'i bağlar."

 

Lise ve Üniversitelerde Edebiyat derslerinde 'Cinas' konusu işlenirken mutlaka incelenmesi gereken bu şiirin diğer dörtlüklerini de buraya kaydetmek isterim:

 

"Demedim mi gönül kalkıp yürüme

Bir gün yollarını harami bağlar

Dertliysen derdini dertsize deme

Dertsiz hekim olsa yara mı bağlar

 

Yazılan kaderdir başa gelince

Suç sende ayağın taşa gelince

Kudretin damlası coşa gelince

Onu bent mi eyler dere mi bağlar

 

Oku sayfasını geçen çağların

Yaprağı dökülmüş nice bağların

Âdeti böyledir yüksek dağların

Aslı'ya yol verir Kerem'i bağlar

 

Ben de Reyhani'yim susuz pınarım

Damlam coş ederse olmaz kenarım

Öldüğümü duysa o nazlı yarim

Bilmem al mı giyer kara mı bağlar."

 

Dağdan söz açılınca elbette herkesin diyecek çok şeyi vardır.

"Gökten yağmur boşanır sel alır bir yerleri/Yanarım kavrulurum bir damla düşmez bana" (O. Sarı) dediği gibi şairin, bazı dağlar asırlık depolarını doldururlarken bazılarını da bir damla dahi düşmemiş gibi yalar geçer.

Dağlar var, yağmur yüklü bulutlar sanki hiç semtine uğramamış gibi yanında-yöresinde, dibinde-tepesinde bir damla suyun kalıntısına rastlayamazsınız, bu yüzden olacak ki o dağlar hep çırılçıplaktır.

Kendisine lazım olacak kadar bile su tutamayan, su saklayamayan dağlar…

Dağlar da vardır ki, dört bir yanı gözedir, her yanından, dibinden-tepesinden, yanından-yöresinden adeta su fışkırır, dolmuş da taşmakta olan depoların durumuna benzerler o dağlar.

Dağlar vardır ki, bağrında barındırdığı koca koca kayaların içinden buz gibi su ikram eder dünya kurulduğu günden beri insanlara ve bütün canlılara.

"Hani, Mûsâ kavmi için su dilemişti. Biz de, "Asanı kayaya vur" demiştik, böylece kayadan on iki pınar fışkırmış, her boy kendi su alacağı pınarı bilmişti. "Allah'ın rızkından yiyin, için. Yalnız, yeryüzünde bozgunculuk yaparak fesat çıkarmayın" demiştik." (Bakara: 60).

"Ama bütün bunlardan sonra, kalpleriniz yine kaskatı kesilip taş gibi oldu, hatta daha da sert! Taşlar, kayalar bile, sizin şu duyarsız kalplerinizin yanında yumuşacık kalır. Çünkü öyle kayalar vardır ki, içerisinden ırmaklar kaynar; öyleleri de var ki, çatlayıp yarılır da, bağrından pınarlar fışkırır; yine öyleleri de vardır ki, Allah korkusuyla yuvarlanıp aşağılara düşer." (Bakara: 74).

Güzelim Anadolu coğrafyasında nerdeyse her köyün, her kasabanın sırtını yasladığı yüce dağların her birinde onlarca meşhur, soğuk suyu ile meşhur gözeler vardır ki bilmem kaç kuşak evvel dedelerimiz o gözelerin başında uyumuşlardır, o gözelerin suyu ile iftar etmişlerdir, o gözelerin başında yorgun-argın kana kana su içip uykuya dalmışlardır.

Her dağın bağrından fışkıran gözelere dair hikayeler nesilden nesile aktarılır durur asırlardan beri.

Anadolu'da tarlada-bayırda ve çayırda çalışırken çalışanların su ihtiyaçlarını daima çocuklar karşılar, eli ile alnının terini silerken su isteyen amcalara, dayılara, annelere ve ablalara; o ortamın en küçüğü tarafından "güğümde su var" dendiğinde çalışanlar hep bir ağızdan "taze su, soğuk su getir" derler ve güneşte ısınmış olan su dökülür ve taze su için en yakın gözeye koşulurdu. 

(devam edecek…)

 
Aziz Karaca / diğer yazıları
AKP'li başkan 2 bin lira için halkı sıraya dizdi
Paralar seçimden sonra yatacak!
İsrail bu kez Suriye'ye saldırdı
38 kişi hayatını kaybetti
Seçil Erzan davasında önemli gelişme
Belgedeki imza sahte çıktı
Seçim zoruyla çevreci oldu
'Gündemimizde yok'
Atatürk’ün hazırlattığı hutbeler
Namazın hikmeti
2 suç örgütü lideri daha İstanbul'da yakalandı
Kırmızı bültenle aranıyorlardı
Müzakereler katliama zaman kazandırmak için
Takas önerisini Netanyahu reddetti
3 büyük takım taraftarı iftarda buluştu
'Futbol sahada, dostluk her yerde'
Oy sayımı iftar saatine denk geliyor
YSK 'iftar' konusunda karar verdi
'İBB adayını çek' teklifine yanıt verdi
AKP'ye 3 şartını açıkladı
AKP'den bir seçim klasiği
Seçime 3 gün kala gaz bulundu!
İSO'dan tarihi uyarı
'Eğitimli gençlerimizi avlamak için...'
'AJet ile anlaşmamız yok'
THY'den çok garip Ajet kararı!
Almanya'nın öteki yüzü
Avrupa'nın ilk siyonist ülkesi Almanya!
AKP'li başkan 2 bin lira için halkı sıraya dizdi
Paralar seçimden sonra yatacak!
İsrail bu kez Suriye'ye saldırdı
38 kişi hayatını kaybetti
Seçil Erzan davasında önemli gelişme
Belgedeki imza sahte çıktı
Seçim zoruyla çevreci oldu
'Gündemimizde yok'
Atatürk’ün hazırlattığı hutbeler
Namazın hikmeti
2 suç örgütü lideri daha İstanbul'da yakalandı
Kırmızı bültenle aranıyorlardı
Müzakereler katliama zaman kazandırmak için
Takas önerisini Netanyahu reddetti
3 büyük takım taraftarı iftarda buluştu
'Futbol sahada, dostluk her yerde'
Oy sayımı iftar saatine denk geliyor
YSK 'iftar' konusunda karar verdi
'İBB adayını çek' teklifine yanıt verdi
AKP'ye 3 şartını açıkladı
AKP'den bir seçim klasiği
Seçime 3 gün kala gaz bulundu!
İSO'dan tarihi uyarı
'Eğitimli gençlerimizi avlamak için...'
'AJet ile anlaşmamız yok'
THY'den çok garip Ajet kararı!
Almanya'nın öteki yüzü
Avrupa'nın ilk siyonist ülkesi Almanya!
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.