Değişebilecek miyiz?

Şaban ayının 15. Gecesi olan Berat Kandil'ini gücü yeten gücünce ve nasibince değerlendirdi. Elbette her zamanki gibi böyle bir mübarek gece vardı yoktu şüphesine kapılıp şeytanın atına binenler, geceyi gafletle geçirenler de olmuştur. Hastalıklı düşünce sahibi olan bu insanlara "Yüce Allah, uyanık gönüller ve hidayetler nasip eylesin" diye dua etmekten başka da yapabileceğimiz yoktur. Hidayet edici Allah'tır.

Şimdi biz gelelim bu geceyi kendi idraki ve nasibince değerlendirdiğini düşünenlere. Bir önceki "Berat'la değişime başlamalıyız" makalemizde değindiğimiz konu hakkında biraz daha tefekkür etmeye ve dersler çıkartmaya çalışalım. Makalemizde kullandığımız şu ifadeyi hatırlayalım öncelikle:

"Evet, Allah böyle gün ve geceleri Muhammed ümmetine fırsat olarak vermiş ama bazı şartlar da istemiş. "Ey kulum değişeceksin, değişmeden değişim istemek hakkın değildir."

Değerli dostlarım değişmeden değişim istemek hakkın değil ifadesi, ilahi bir ifadeye dikkat çekmek içindir. Yüce Allah Kur'an'ı keriminde Rad suresi 11 ayette şöyle buyurmuştur:

"Onun önünde ve arkasında Allah'ın emriyle onu koruyan takipçiler (melekler) vardır. Bir toplum kendilerindeki özellikleri değiştirinceye kadar Allah, onlarda bulunanı değiştirmez. Allah bir topluma kötülük diledi mi, artık onun için geri çevrilme diye bir şey yoktur. Onların Allah'tan başka yardımcıları da yoktur."

Elmalılı Hamdi Yazır tefsirinde değişimin kulun niyeti ile alakalı olduğunu şöyle beyan ediyor:

"Muhakkak ki, Allah, herhangi bir kavimdeki hali değiştirmez, onlara bahşettiği nimet ve ikbali ya da iyi, kötü herhangi bir hali ve hasleti değiştirmez ta onlar kendi öz benliklerindekini değiştirinceye kadar. Yani, kavimler bir süre için iradelerinde serbesttirler ve sorumlulukları iradelerine göredir. Şimdiye kadar hep böyle olagelmiştir, bundan sonra da böyle olacaktır."

Berat gecesiyle birlikte yakalamaya çalışılan değişim fırsatını değerlendirmek isteyenler, o andan itibaren yanlışlarından tövbe edip dönmeye karar verdiği için aynı yanlışları bir daha işlememeye gayret etmelidir. İbadet ve kulluk yolunda eksik yönlerini tamamlamaya da çalışmalıdır.

Bunun yanında iyilik yolunda bulunan ve gayret edenler de iyi bir kul olma yolculuğunda hep ileri doğru yol almalıdır.

Yüce Peygamberimiz bir hadislerinde kemale doğru yolculuğun sürekli olmasının gereğini "İki günü birbirine denk olan zarardadır, aldanmıştır." Sözüyle dile getirmiştir.

Allah'a kulluk yolunda kötülükleri terk etmeye, eksikleri tamamlamaya gayret ettikçe değişimin farkını anlayacak, zevkini yaşayacaksınız. Nefisinizde bu değişimi başlatın, farkı fark edeceksiniz. Huzuru bulacaksınız. İnşallah.