Yıllar geçti. İktidar olmadan ve iktidar olduktan sonra her daim mağduriyet söylemleriyle milletin karşısında oldular. İktidara geldiler. Konu demokrasi oldu. Geçmiş demokrasilerden şikâyet edip, asıl demokrasi bizim sayemizde geldi, dediler. Konu hukuk, adalet, yargı oldu. Hemen şikâyetlerini sıraladılar ve kendileri sayesinde ülkemiz, gerçek adaletle tanıştı, iddiasında bulundular. Ama zaman her şeyi kaydediyor, yüzü olanlarla yüzleştiriyordu. AKP, 82 anayasasını hiç dilinden düşürmedi. Ama 12 yıllık iktidarlarını bu anayasaya borçlu olduklarını da itiraf etmedi. Seçim barajını kaldıracağız, diye millete söz verdiler. Neden kaldırmadınız, sorusuna, anayasayı göstererek, cevap verdiler. Neden dokunulmazlıkları kaldırmıyorsunuz? Hemen anayasaya sarıldılar. Neden yargıya müdahale ediyorsunuz? Dün derin devlet mazeretine sarılıyorlardı, bugün Gülen'e sarılıyorlar. Dedim ya! Zaman, yüzü olanı geçmişiyle yüzleştirerek her gün tokatlıyor. Tokatlıyor ki, kendine gelsin. Gelsin de hem kendisine, hem de milletine, devletine zarar vermesin? İşte o tokatlardan birkaç örnek? "Bu ülkenin demokrasisi ikinci sınıf olmayacak, üçüncü sınıf olmayacak. Tam ve tamam olacak. Bu ülkenin demokrasisi parmakla gösterilecek. Takdirle, gıptayla izlenecek." (RTE, A.A Şubat 2010)1 Ocak 2010 ile 19 Haziran 2014 tarihleri arasında 149 yayın yasağı getirdiler. Mecliste daha önce kurulan 38 araştırma komisyonu yasak için yargıya başvurmadı, böyle bir karar alınmadı. Muhalefetin hiçbir teklifine bakmadılar, anında reddettiler. Anayasaya rağmen kanunlar, tezkereler çıkardılar? RTE; "Türkiye'nin mutlu ve müreffeh yarınlara emin adımlarla ilerlemesi için, İtalya'da 'Temiz Eller' operasyonu yapıldığı zaman 'Bizde bu ne zaman yapılacak?' diye hayran hayran bakanlar, ülkemizde bu adımlar atıldığı zaman niçin rahatsız oluyorlar? (Ergenekon operasyonu hakkında)"Türkiye ne çektiyse bu hortumlama ve rüşvetten çekti." (Erdoğan'ın 25.10.2002'de Uğur Dündar'ın dokunulmazlık ile ilgili sorusuna cevabı. 26.10.2002 Hürriyet)2014 yılını bitirmek üzereyiz. İktidarın boğazına kadar battığı yolsuzluk ve rüşvet haberlerine yasak getirildi. Dosya rafa kaldırıldı. Bilal Erdoğan'a yaklaşanı "vurun" emri bile verildiği iddia edildi. Mecliste kurulan yolsuzluk ve rüşvet komisyonuna yayın yasağı alındı. RTE; "Hiç kimsenin korkusu olmasın, kimsenin endişesi olmasın, kimse şüphe duymasın. Türkiye'nin rotası, hedefi, güzergâhı bellidir. Türkiye ileri demokrasiye doğru yol alıyor. Türkiye gelişmiş bir hukuk sistemine doğru yol alıyor. Türkiye Avrupa Birliğine katılım yolunda ilerliyor? Türkiye'nin menfaati, Türk Milletinin menfaati bu yoldadır, bu güzergâhtadır." (A.A Şubat 2010)Yıl 2014. RTE; "Avrupa bizi sevmiyor". Doğuda devlet nerde, sorusuna cevap veremeyen iktidar, terörist başının itibarını savunuyor. AB tarafından aldatılmış, bölgesinde yalnız kalmış, yer altı ve üstü kaynakları peşkeş çekilmiş bir ülke haline getirildik. Bu mudur, Türkiye'nin menfaati, Türk Milletinin menfaati, ileri demokrasi? RTE; "Hukuk işliyor, bağımsız yargı görevini yapıyor. Aksi ispat edilemediği müddetçe hiç kimse suçlu ilan edilemez. Ancak hiç kimse de hukukun üzerinde değildir. Hiç kimse imtiyazlı değildir? Bu, işte hukukun kuralıdır?" (A.A Şubat 2010)Yıl 2014. Anayasa Mahkemesi, seçim barajını sadece gündeme alıyor. Herhangi bir karar yok, açıklama vs. yok. Amma! Sokaktaki vatandaşın bile artık, "bu kişi gerçekten profesör mü" diye sorduğu, AKP'nin Anayasa profu lakaplı vekili Burhan Kuzu, "Anayasa Mahkemesi seçim barajını düşürürse, Anayasa Mahkemesini kapatırız" diyor. "Kralların değil kuralların hukukunu inşa edeceğiz." (Erdoğan, 12 Eylül Referandum sonuç konuşması) Ak Sarayı inşa ettiler. Gittiler Ak Saraya yerleştiler. Sonra nereye baktılarsa; "Kitap yüklü merkepleri" gördüler?Zamanın attığı onca tokada rağmen kendine gelmeyen vatandaşa tavsiyem ise bol bol Müslim Baba dinlemeleridir?"Kanma sever gibi göründüğüne? Seni, sevmiyorum diyecek bir günUğruna yıllarını harcayacaksın? Ne yazık sonunda ağlayacaksın? Gururunu yerlere atacak bir gün"
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Akın Aydın / diğer yazıları
- İktidarın faizsiz ekonomi özlemi! / 04.06.2025
- Papa, İznik ve Vatikan’ın hedefi / 02.06.2025
- Her şey 31 Mart 2019’da mı başladı? / 01.06.2025
- Kiminin ahtapotu kiminin de turpu / 31.05.2025
- Beytülmal kavramı yine dillerde / 30.05.2025
- Anayasa değişikliği neden isteniyor / 29.05.2025
- Verin yetkiyi ve fazla abartmayın / 28.05.2025
- PKK’da, ‘Lozan hezimettir’ dedi / 26.05.2025
- Yorumsuz Gazze yüzleştirmesi / 25.05.2025
- Diaspora Kürtleri ve Devlet Bahçeli / 24.05.2025
- Papa, İznik ve Vatikan’ın hedefi / 02.06.2025
- Her şey 31 Mart 2019’da mı başladı? / 01.06.2025
- Kiminin ahtapotu kiminin de turpu / 31.05.2025
- Beytülmal kavramı yine dillerde / 30.05.2025
- Anayasa değişikliği neden isteniyor / 29.05.2025
- Verin yetkiyi ve fazla abartmayın / 28.05.2025
- PKK’da, ‘Lozan hezimettir’ dedi / 26.05.2025
- Yorumsuz Gazze yüzleştirmesi / 25.05.2025
- Diaspora Kürtleri ve Devlet Bahçeli / 24.05.2025