İdeal insanın olmadığı bir toplumda, ideal rejimlerin olması mümkün değildir. Menfaatlerin ön plana çıkması, demokrasi kelimesinin bir paravana olduğunu, eşitliği insanlığın fark etmesinin mümkün olmadığını, çünkü, eşitliğin olmadığını hepimiz görüyor ve biliyoruz. İnsan hakları adı altında normal bir kimsenin sahip olmadığı hakların varlığını düşünecek kadar saflık pek hayra alamet olmaz. İnsan hakları onu gasp edenlerin hakkı olmuştur. Yani insan hakları da hortumlanmıştır. Düşünme durumunda kaldığınız tezatlar insan sağlığı üzerinde derin izler bırakmaktadır. Şu anda demokratik bir seçime gidilmekte olduğu ilan edilmiş ve seçim sathında hareketlilik başlamıştır. Sizce kaç parti seçime girmektedir.? Dinlediğiniz TV programlarına göre beş taneyi geçmemektedir. Diğerleri yoktur. Söylenmez. Gerek duyulmaz. Onların haberini vererek spikerler yorulmaz. Onlar öncelikle maddi kaynaklara sahip olmadıkları, daha doğrusu milletin kesesinden on para alamadıkları nedenle haklarında konuşmaya tenezzül edilmez. İşte demokrasi de eşitlik işte demokrasinin temelindeki çatlak. Zenginin malı züğürdün çenesini yorarmış haksızlıklar, hortumlar, yeni devrede devreye kanunlarla sokuldu. Bazı partilere trilyonlar ve medya desteği, geri kalanlara itme kakma, her türlü haksızlık. İşin garibi, milletin parasının bir kısmını tekrar seçmenlere maddi destek olarak vererek partilerine oy desteği elde etmelerine ne dersiniz. Sizin paranızı size vererek sizleri minnet altında bırakmış görünen bu kimselere sakın kendinizi borçlu hissetmeyiniz. Yemin ederim ki yanlış yaparsınız. Onlar günahlarını dahi size verecek değiller. Çünkü günahları dahi onlara kıymetli gösterilmiştir.Şu anda senelerdir ülke üzerinde söz sahibi olmuş partilerin hangi yüzle halkın karşısına çıktıklarını anlamak mümkün değildir. Ne program, ne bir plan, ne de projeleri mevcut. Ülkemizde siyaset başkalarının hatalarının üzerinde kendilerini yüceltmeye çalışan, aslında o hataların ortağı olan, siyaset yaptığını zanneden kimselerin halkı kandırmalarından başka bir şey değil. Hele medyanın sözüm ona eşitlik ve adalete ne kadar riayet ettiğini her gün gördünüz ve göreceksiniz. Verilen vaatlerin dahi tutulmadığı bu ülkede, öğle bir irade ortaya çıktı ki önünde durabilecek bir siyaset tahayyül etmek imkansızdır. Sadece vaat değil, söz değil, çözümler için SENET verebilen BTP nin karşısında ya aynını yapınız ya da devletin ve milletin yakasını bırakınız. İşte çözüm. İşte iktidar. Hakikatleri medya olarak saklamaya hakkınız olamaz. Hesabını vermeye hazır olmanız kaçınılmazdır. Hani vardı RÜTÜK kararı.Kime bunun yararı, Hani eşit davranış. Nerede aksi halde ceza, kapatılış.Toprakları satanlar,AB yolunda takla atanlar.Hortumlayanlar, hortumlatanlar.Elli yıldır devleti, milleti, Kandırıp tatmin olamayanlar,Bir taş üstüne taş koyamayanlar,Devletin topladığı vergilerle,Meydanlarda demokrasi satanlar.Yeter artık kandırmayın.Bu milletin Hasan'ını, Memo'sunuArtık kimse yutmayacak,Demokrasi demosunu.
Prof. Dr. Ata Selçuk / diğer yazıları
- Yanlıştan, yanlışla kurtuluş olmaz / 12.09.2021
- Bir hayal peşinde -2- / 18.02.2021
- Bir hayal peşinde -1- / 17.02.2021
- Aşının özü / 22.12.2020
- Temelsiz demokrasi / 22.10.2020
- Demokrasi çamuru / 25.09.2020
- Tecelli / 27.03.2020
- Kaynayan kazan / 06.01.2018
- Hedef yalanı / 31.12.2017
- Vatanım sen yaşa / 27.12.2017
- Bir hayal peşinde -2- / 18.02.2021
- Bir hayal peşinde -1- / 17.02.2021
- Aşının özü / 22.12.2020
- Temelsiz demokrasi / 22.10.2020
- Demokrasi çamuru / 25.09.2020
- Tecelli / 27.03.2020
- Kaynayan kazan / 06.01.2018
- Hedef yalanı / 31.12.2017
- Vatanım sen yaşa / 27.12.2017