Deste deste sevap dermeye... Nafile ibadetlere...

Ebu Eyyüb'el-Ensari der ki: "Peygamber Aleyhisselam: 'Her kim, Ramazan orucunu tutar da, sonra nafile olarak Şevval'den altı gün eklerse, bütün yıl oruç tutmuş gibi olur' buyurdu"

Ebu Hureyre'nin rivayetine göre:

Rasulullah (sav):

"Ameller, Pazartesi ve Perşembe günleri, yüce Allah'a arz olunur.

Bunun için, Ben de, amelimin, oruçlu bulunduğum sırada arz edilmesini severim" buyurmuştur. (Tirmizi)

Yine Ebu Hureyre'den (ra):

Rasulullah (sav):

"Her aydan üç gün oruç tutmayı, kuşluk vaktinde iki rekat namaz kılmayı ve uyumadan önce vitir namazı eda etmeyi bana tavsiye etti."

"Her ayda üç gün oruç tutmak bütün hayatını oruçla geçirmek gibidir."

Ebu Kat'â'dan (ra)

"Rasulullah'dan (s.a.v) Aşure gününde tutulan orucun faziletinden soruldu.

'Geçmiş senenin günahına keffaret olur' buyurdu". (Muslim).

İbn-i Abbas'dan (ra): "Rasul-i Ekrem (s.a.v) buyurdular: 'Gelecek seneye kadar yaşarsam, Muharrem'in dokuzuncu gününde ne yapıp edip oruç tutarım."

(Muharrem ay'ının dokuz ve onuncu, veya onuncu ve onbirinci günleri oruç tutmak sünnet olan oruçtur.

Kameri ayların onüç, ondört ve onbeşinci günleri, pazartesi ve perşembe günleri... oruç tutmak müstehabdır).

"Peygamberimiz Zilhicce Ay'ının dokuz gününde oruç tutardı."

"Günlerden hiç bir gün yoktur ki, Zilhicce'nin on gününde yapılan ibadet kadar, Allah'a sevgili olsun"

"O günlerden her birinin orucu, bir yıl oruca, oruca, gecelerden her birinin namazı da Kadir gecesi namazına (sevabça) denktir. (Tirmizi-Sünen c.3 s.131)

İbadet, mükelleflerin (Ergenlik çağına eren akıl sahibi insanların) nefislerinin arzu ve temayüllerine muhalefetle Rab'larına tazim için yapmış oldukları, yapılması sevab olan ve Allah'a yakınlık ifade eden hususi taatlardır.

Allah'a itaat'ın aslı, "vera"dır.

Vera, takvanın ileri derecesi olup, bilmediği ve şüphe ettiğini öğrenip iyiye ve doğruya göre hareket edip bütün günahlar dan çekinme halidir.

Vera'nın aslı ise takvadır

Takva'nın aslı, nefis muhasebesidir.

Nefis muhasebesinin aslı: Allah'ın azabından sakınmak, nimetini ummaktır.

On şey nefse gerekli görülmeyince vera tamamlanamaz.

1. Dili, gıybetten korumak,

2. Kötü zandan sakınmak.

3. Halkla alay etmekten geri durmak.

4. Haramlara bakmamak.

5. Doğru sözlü olmak

6. İman nimetinden dolayı yüce Allah'a minnettar olmak.

7. Malı, hak yolunda harcamak ve batıl yollarda israf etmemek

8. Kibirden kaçınmak.

9. Beş vakit namazı vakitlerine, ruku ve secdelerine dikkat ederek korumak

10. Sünnete tabi olup istikametten ayrılmamak.

Hz. Peygamber (S.A.V), beş vakit namazın dışında da gece ve gündüz'ün bölümlerinde nafile namazlar kılmıştır.

Kur'an-ı Kerim'de çok yerde "Gecenin bir kısmında kalk" emriyle secde etmesi, ruku etmesi, tesbih etmesi ve, "Kur'an'ı da açık açık, tane tane oku"(Müzzemmil-4) emriyle Kur'an okuması emredilmiştir.

Peygamberimiz (s.a.v) yaşlanıp ayakta duramadığı zaman da, oturarak gece namazına devam etmiştir.

Hz Aişe (r.a) der ki:

"Rasulullah (s.a.v), namaz kıldığı zaman ayakları şişinceye kadar ayakta dikilirdi.

-Ya Rasulallah! Senin geçmişteki ve gelecekteki günahların bağışlanmış bulunduğu halde, niçin böyle yapıyorsun? diye sordum.

-Ey Aişe, Ben şükredici bir kul olmayayım mı? buyurdu.

Gece namazları:

"Gecede öyle bir saat vardır ki, Müslüman bir kimse, o saate raslar da, Allah'dan, dünya ve ahiret işlerine ait bir hayır isterse o isteğini, Allah ona verir"

Bu her gece böyledir" buyurmuştur.