Dış açık uçuyor

Türkiye, 2002'den beri 807 milyar 85 milyon 396 bin dolar zarar yazdı.AKP Hükümeti, 807 milyar 085 milyon 396 bin dolar dış ticarette açık verdi.  İthalata, 2 trilyon 215 milyar 176 milyon 251 bin dolar gitti. Bu para yurt dışına aktı. İktidar, Cumhuriyet tarihinde görülmemiş döviz kaybı ile ülkemizi uçurumun kenarına getirdi.2001'de IMF direktörü Kemal Derviş tarafından Bahçeli, Ecevit, Yılmaz hükümetine imzalatılan, daha sonra AKP Hükümeti tarafından imzalanan 19. Stand-by anlaşması ara vermeden devam ediyor. Recep Tayyip Erdoğan ve Abdullah Gül tarafından sokulduğumuz tünelde battıkça batıyoruz.Enflasyonu kontrol altına almak için, döviz baskı altına alınmış ve kullanılmıştır. Döviz fiyatının her yükselmesi halinde Merkez Bankası devreye sokulmuş, dövizin tepesine vurulup fiyat düşürülmüştür.İthal ürünler, düşük döviz rakamıyla çarpılarak fiyatlandırılmış, vitrinlere konmuştur. Enflasyon sepetinde bir miktar kazanım elde edilmiş olsa da döviz kaybı ve dış açık büyümüş, neticede dış borç zirve yapmıştır.Basiretsiz yönetim, dövizi baskı altına alarak ithal ürünlere avantaj sağlamıştır. İktidar, döviz fiyatlarını sürekli tutarken, iç piyasada maliyet giderleri sürekli artmış, vergi ve zamlar yüzünden üretim sanayi ithal ürünlerle rekabet edemeyip çökmüştür.  İthal ürünler için cebimizden para dışarı çıkmış ecnebinin cebine girmiştir. Bu süreçte cebimiz boşaldığı gibi yastık altı da boşalmıştır. Üreticiler, tasarruf eksikliği yüzünden önemli ara malı yatırımlarının yapılmaması, hukukun katledilmesi, güven duygusunun kaybolması, maliyetlerin yükselmesi gibi sebeplerle üretimi bırakıp ithalatçı olmayı tercih etmişlerdir. Bırakmayanlar da vergilerden kurtulmak için ithal ürünleri demonte getirip montaj yaparak piyasaya sürmeyi tercih etmiştir. Rahatlıkla üretebileceğimiz ürünleri ithal ediyor sürekli döviz kaybediyoruz.İthalata bağlı borçlanarak büyüme, hem ithalatı patlattı, hem döviz kaybına sebep oldu, hem dış borçlanmaya yol açtı. Hem de İç borçlanmada patlamaya sebep oldu. Gümrük tarife oralarımız, iktidar tarafından düşürülerek de ecnebi devletlere avantaj temin edilmiştir.Ucuz ithalat, ithalat rakamlarının sürekli artmasına yol açmıştır. Yıllar itibariyle ithalatın ihracata farkı, 100 milyar dolar üzerine çıkmıştır. Borç döviz aramak gereği artmıştır. AKP bitirip borçlandırırken, Prof. Dr. Haydar Baş üretim sanayimizin korunmasını, dış ticarette dengenin sağlanmasını, dış açık verilmemesinin programını ortaya koyuyor. Erdoğan, bu perişan tabloya rağmen hala meydanlarda "IMF'ye 23 milyar borç ödedik, borç yok, borç vereceğiz, nerden nereye" diyerek kalabalıkları avlamaya çalışmıştır. İHARACAT İTHALAT AÇIK2002 36.059.089 -51.553.797 -15.494.7082003 47.252.836 -69.339.692 -22.086.8552004 63.167.152 -97.539.765 -34.372.6132005 73.476.408 -116.774.150 -43.297.7422006 85.534.676 -139.576.174 -54.041.4982007 107.271.749 -170.062.714 -62.790.9642008 132.027.195 -201.963.574 -69.936.3782009 102.142.612 -140.928.421 -38.785.8082010 113.883.219 -185.544.331 -71.661.1122011 134.906.868 -240.841.676 -105.934.8072012 152.461.736 -236.545.140 -84.083.4042013 151.802.637 -251.661.250 -99.858.6132014 157.627.673 -242.182.567 -84.554.8942015 50.477.000 -70.663.000 -20.186.000TOPLAM 1.408.090.850 -2.215.176.251 -807.085.396VERİLER: TCMB,TÜİK,DIŞ TİCARETMÜSTEŞARLIĞINDAN ALINMIŞTIR.