HABER MERKEZİBağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş'ın Meltem TV'de yayınlanan Gündem Özel programına verdiği mülakatı yayınlamaya devam ediyoruz. Rusya'yı yönetenlerin dünyada olup bitenlerden sonra Müslümanlara hürriyet vermekle gurur duymaya başladığına işaret eden BTP Lideri, şunları söyledi: "Bunu görmüyor muyuz? Bizim ile Mutabakat Zaptı imzalamaya gelen Duma heyetinde yer alan Milletvekili Elena Afanasyeva Vladimrovna bana "Hocam biz senin sayende Müslüman'ın kıymetini anladık" dedi. Müslüman kadar kıymetli varlık var mı ama öyle bir Müslüman modeli oluşturdular ki; kavga, gürültü, bıçak, silah... Böyle bir Müslüman yok kardeşim... Var, ne zaman, savaşta! Biz şuan barıştayız. Barışta yapılacak olan güzellikleri, iyilikleri, hakkı ve hakikati tebliğdir. Sen hangi noktadasın? Barış elde etmişsin, yüzünü kapatıp, eline silah almışsın adam öldürüyorsun. Kan var, gözyaşı var, ölüm var. Adam bunu benimser mi? Kısaca şunu demek istiyorum, 'Ruslar ateisttir, İslam'a kapalıdır' diye bir anlayış yok artık. İnşallah Rusları Haydar Hocanın kapısında iyi bir Müslüman yapacağız."Dünyada büyük bir oluş yaşanıyorMilli Ekonomi Modeli ile bütün dünyada büyük bir inkılâp yaşandığını, bunun sadece Rusya merkezli olmadığını dile getiren Prof. Dr. Baş, açıklamalarını şöyle sürdürdü: "Şili, Brezilya, Çin, Hindistan... Fransa'nın müstakbel Cumhurbaşkanı Le Pen 'Dünyada iki model mücadele ediyor. Bunlardan biri Kapitalizm diğeri de Rusya'da hâkim olan vatansever yeni iktisadi model' diyor. Şimdi bütün dünyada görüşlerimiz kapitalizmi söküp atarken Türkiye'deki medyanın kafasını kuma sokması nasıl bir tavırdır? Şimdi geldiğimiz bu netice, Türkiye'de sıradan bir netice değildir. Neden? Türkiye'nin siyasi, ekonomik, kültürel şartlarını, basın-yayın şartlarını, din algılamasını, maneviyat algılamasını değiştirerek öyle bir toplum oluşturma aşamasına gelindi ki... İslam'a inandıklarını zannettikleri halde İslam'ın dışına çıktılar. Hadis-i Şerifte ne buyuruyor Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed (sav) 'Mescitler insan dolacak ama içlerinde bir tane mümin olmayacak.' Bu çok manidar bir Hadis-i Şerif. Hâlbuki mescidde olanların hepsinin imanlı olması lazım. Allah-u Ekber diyor ve namaza duruyor ancak hadise göre bu adamların kalbinde iman yok. Bitmedi, 'Okun yaydan çıktığı gibi dinden çıkacak ama kendini Müslüman zannedecek' buyruluyor hadiste. İşte bizi buraya taşıdılar. Asırlardan beri oynuyorlar Türk toplumu ile ve bizi bu noktaya getirdiler." Ben bir Sünni'yim ama ruhum da Ehl-i Beyt BTP Genel başkanı, şimdi, Ehl-i Beyt'in göğsünden süt emen, o ilmi öğrenip yaşayan bir kadronun yetiştiğine işaret ederek, sözlerine şöyle devam etti: "Allah'a şükürler olsun Ehl-i Beyt külliyatını ortaya koyduk. Bu kadronun o tertemiz kültürü, medeniyeti, ahlakı, siyaseti, maneviyatı bir oluş vücuda getirdi. Şimdi farkında olmadan bu görüşler çarpışıyor. Ben Alevi değilim, Sünni'yim, iyi de bir Sünni'yim Allah'a şükürler olsun ama bunların anladığı manada da Sünni değilim. Ben annem gibi, babam gibi Sünni'yim. Nasıl yani? Benim anam Allah rahmet eylesin gece yarısı kalkar işrak vaktine kadar ibadet ile meşgul olurdu. Ben onun oğluyum, ben ondan aldım bu terbiyeyi. Babam keza öyle... Böyle bir aileden geliyoruz. Benim anam Alevi değil ama yaşadığı hayat Hz. Fatıma'nın hayatı. O terbiye, o görüş Ehl-i Beyt'i araştırmamıza vesile oldu. Sadece o mu? Hasan Hüseyin Dede ile tanıştıktan sonra İmam-ı Ali'yi yazmaya karar verdik. Bir kaynak aradık, hiç bir kaynak yok Hz. Ali hakkında. Bir üstad Necip Fazıl'ın bir eseri var, bir de Necati Sepetçigil'in. Allah ikisine de rahmet eylesin. Ortaya koymak istediğim eserin akademik bir eser olmasını istedim, Türkçe hiçbir kaynak bulamadım. Benim bir sürü işim var. Bunların içinde nasıl araştırma yapayım. Allah önümüzü açtı, kaynak kitapları bulduk ve işin içine girdik, gerçekten de İmam-ı Ali, İmam-ı Ali oldu. Ben o olaylarda öyle şeyler gördüm ki, tüylerim diken diken oldu ama okuduklarımı günlük hayata yansıtıp da bir fitne konusu da yapmadım. Şimdi bu Sünni geçinenlerden bazılarını iyi tanırım, onlar Sünni falan değil, hepsi hikâye yani bizi tahrik edecekler ve ben de Sünniliğe saldıracağım! Benim anam, babam, amcalarım Sünni yahu. Beni kendiniz gibi mi zannettiniz? Benim aynı zamanda ruhum da Ehl-i Beyt. İşte bu açılım üzerine çok güzel bir medeniyet, maneviyat, siyaset anlayışı ufkumuzda yer aldı. Şimdi bunun sonuçları Rusya'yı fethetti, BRICS ülkelerini fethetti. Şimdi adamlar bunu hazmedemiyor, radyosunda, televizyonunda, gazetesinde bize yer verir mi? Bu bir çatışma. Kim galip gelecek elbette biz galip geleceğiz, bunda hiç kimsenin kuşkusu olmasın çünkü batıl yok olmaya mahkûmdur. Bunlar batıldır ama arkasında çok ciddi bir siyasi güç var, ne olursa olsun, biz nelerini gördük. Benim ile bir zamanlar başbakanlar kavga etti (daha öğrenciyken) kaybeden onlar oldu, bakanlar kavga etti kaybedenler onlar oldu. Dedim siz gideceksiniz, Haydar Hoca kalacak. Mahkeme kadıya mülk olmaz. Benim inancım bu. Ben bu vatanın evladıyım, ben şehit torunuyum, benim anlayışım sağlam, dosdoğru... İlmen, fikren, edeben hakikatin kendisidir elhamdülillah. Şimdi adamlar bunu yok edecekler sen kimsin yahu, hiçbir şey yapamazsın."Türk milletine çağrı"Korktuklarından bizi yansıtmaya çekiniyorlar. Bu maya tutarsa diye korkuyorlar, yahu bu maya tuttu" diyen Prof. Dr. Baş, şöyle konuştu: "Kamuoyunun bunlara iyi bir ders vermesi lazım. Biz bu işte yüzde yüz başaracağız. Ben tek başıma yola çıktım, benim arkamda ne bir devlet gücü var, ne para gücü, ne şu var ne bu var. Bütün imkânlarını kendi hazırlayan bir adamım ben. Beni bu noktaya getiren Allah sıfırdan beni başlattı. Biz Üsküdar'ı çoktan geçtik de bunların haberi yok yani zafer bizimdir bundan hiç kimsenin kuşkusu olmasın. Bu vatan bizimdir, bizim kalacaktır. Bu vatanın tapusu bize aittir, Mustafa Kemal'i, ordusu, devleti, milleti bize aittir. Artık bize sahip çıksınlar artık ben hep yalnız yürüyen, koşan bir adam olmayayım, beraber olalım. Sayın Bülent Arınç demiş ki, 'Haydar Hocanın binde 1 oyu var.' Hasan Demir de güzel bir cevap verdi ve 'Haydar Hoca 7 milyarda birdir' dedi. Öyle 1 ki atom bombası gibi, hidrojen bombası gibi 1. Milletimiz beni tek başıma bırakmasın, bu işi biran evvel halledelim ve rahata, huzura kavuşalım."