Eğitim sektörü alarm veriyor
Ekonomik kriz ve artan eğitim maliyetleri, aileleri çaresiz bırakırken çocukları da eğitimden uzaklaştırarak suça sürüklenme riskini büyütüyor
01.12.2025 11:45:00
Eyüp Kabil
Eyüp Kabil





François de La Rochefoucauld, "Allah herkese çeşitli kabiliyetler vermiştir, bunları kullanılır hale getiren eğitimdir" der.
Türkiye'nin toplumsal sorunları her geçen gün artıyor. Gündemin sürekli ve hız kaybetmeden sürekli değişmesi bazı önemli konularında göz ardı edilmesine neden oluyor.
Eğitim sektöründeki çöküşte bunun en çarpıcı örneklerden biri.
Vatandaş kırtasiye masraflarını karşılayamıyor
Enflasyon Türkiye'nin yeni toplumsal sorunlar kazanmasındaki baş aktör diyebiliriz. TÜİK'in verilerine göre 2025 yılının Ekim ayı enflasyon oranları yüzde 32,87 olarak belirlendi. Gelişmiş bir ülkenin yıllık enflasyon oranının ortalama yüzde 5 olduğunu düşünürsek yüzde 32,87'nin oldukça yüksek bir oran olduğu görülüyor.
Enflasyonun bu kadar yüksek olduğu bir ülke de aileler çocukların kırtasiye masraflarını bile zor karşılıyor. En düşük bir sırt çantası geçen yıl 500 lira iken bu yıl bin liraya satılıyor.
Eğitim-Sen konuya ilişkin yaptığı açıklamada kırtasiye masraflarının asgari ücretli bir ailenin aylık gelirinin yüzde 20'sine denk geldiğini belirterek, "Her öğrencinin eşit koşullarda eğitim görmesi bir hak, bu hakkı garanti altına almak da devletin temel sorumluluğudur" çağrısında bulunuyor.
Aileler özel okul ücretlerine yetişemiyor
Bir diğer etken de devlet okulu ve özel okul arasındaki eğitim farkı, devlet okullarındaki eğitimi yeterli bulmayan aileler çocuklarını özel okullara yazdırmayı tercih ediyor.
İki okul arasındaki eğitim kalitesindeki fark, maddi geliri yeterli olmayan ailelerin çocukları için de eğitimde bir eşitsizliğe neden oluyor.
Örneğin Doğa Koleji'nde anaokulu ücreti 425 bin liradan olurken lise ücreti ise 310 bin ve 700 bin lira fiyat aralığında değişiyor.
FMV Işık Okulları'nda incelediğimizde ise çok da farklı bir tablo gözükmüyor. Anaokulu ücreti FMV Işık Okulları'nda 396 bin liradan başlarken 650 bin liraya kadar çıkabiliyor. Lise ücreti ise 351 bin liradan 850 bin liraya kadar değişim gösteriyor.
Asgari ücretli bir ailenin ise bu fiyatlarla başa çıkması mümkün görünmüyor.
Eğitimden uzaklaşan çocuklar suça sürükleniyor
TÜİK'in verilerine göre 2024 yılında 202 bin 785 çocuk suça sürüklenme nedeniyle güvenlik birimlerine getirilmiş. Ayrıca TÜİK'in verilerinde suça sürüklenen çocuk oranında 2023 yılında göre yüzde 9,8'li bir artış olduğu belirtiliyor.
Uzmanlar suça sürüklenen çocukların artışında aile faktörüne ve eğitimden uzaklaşmalarına dikkat çekiyor.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 2025 yılındaki suça sürüklenen çocuklara ilişkin iddianamesine göre ise Tiktok gibi sosyal medya platformunu etkin kullanan "yeni nesil" çeteler ekonomik zorluk yaşayan genç çocukların ilgisini çekerek kolay yoldan para kazanma vaatleriyle kendi ağlarına düşürmeyi hedefliyor.
Özetlemek gerekirse eğitimdeki derinleşen eşitsizlikler çözülmedikçe toplumsal sorunların daha da ağırlaşacağı açıkça gözlemleniyor.
Türkiye'nin toplumsal sorunları her geçen gün artıyor. Gündemin sürekli ve hız kaybetmeden sürekli değişmesi bazı önemli konularında göz ardı edilmesine neden oluyor.
Eğitim sektöründeki çöküşte bunun en çarpıcı örneklerden biri.
Vatandaş kırtasiye masraflarını karşılayamıyor
Enflasyon Türkiye'nin yeni toplumsal sorunlar kazanmasındaki baş aktör diyebiliriz. TÜİK'in verilerine göre 2025 yılının Ekim ayı enflasyon oranları yüzde 32,87 olarak belirlendi. Gelişmiş bir ülkenin yıllık enflasyon oranının ortalama yüzde 5 olduğunu düşünürsek yüzde 32,87'nin oldukça yüksek bir oran olduğu görülüyor.
Enflasyonun bu kadar yüksek olduğu bir ülke de aileler çocukların kırtasiye masraflarını bile zor karşılıyor. En düşük bir sırt çantası geçen yıl 500 lira iken bu yıl bin liraya satılıyor.
Eğitim-Sen konuya ilişkin yaptığı açıklamada kırtasiye masraflarının asgari ücretli bir ailenin aylık gelirinin yüzde 20'sine denk geldiğini belirterek, "Her öğrencinin eşit koşullarda eğitim görmesi bir hak, bu hakkı garanti altına almak da devletin temel sorumluluğudur" çağrısında bulunuyor.
Aileler özel okul ücretlerine yetişemiyor
Bir diğer etken de devlet okulu ve özel okul arasındaki eğitim farkı, devlet okullarındaki eğitimi yeterli bulmayan aileler çocuklarını özel okullara yazdırmayı tercih ediyor.
İki okul arasındaki eğitim kalitesindeki fark, maddi geliri yeterli olmayan ailelerin çocukları için de eğitimde bir eşitsizliğe neden oluyor.
Örneğin Doğa Koleji'nde anaokulu ücreti 425 bin liradan olurken lise ücreti ise 310 bin ve 700 bin lira fiyat aralığında değişiyor.
FMV Işık Okulları'nda incelediğimizde ise çok da farklı bir tablo gözükmüyor. Anaokulu ücreti FMV Işık Okulları'nda 396 bin liradan başlarken 650 bin liraya kadar çıkabiliyor. Lise ücreti ise 351 bin liradan 850 bin liraya kadar değişim gösteriyor.
Asgari ücretli bir ailenin ise bu fiyatlarla başa çıkması mümkün görünmüyor.
Eğitimden uzaklaşan çocuklar suça sürükleniyor
TÜİK'in verilerine göre 2024 yılında 202 bin 785 çocuk suça sürüklenme nedeniyle güvenlik birimlerine getirilmiş. Ayrıca TÜİK'in verilerinde suça sürüklenen çocuk oranında 2023 yılında göre yüzde 9,8'li bir artış olduğu belirtiliyor.
Uzmanlar suça sürüklenen çocukların artışında aile faktörüne ve eğitimden uzaklaşmalarına dikkat çekiyor.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 2025 yılındaki suça sürüklenen çocuklara ilişkin iddianamesine göre ise Tiktok gibi sosyal medya platformunu etkin kullanan "yeni nesil" çeteler ekonomik zorluk yaşayan genç çocukların ilgisini çekerek kolay yoldan para kazanma vaatleriyle kendi ağlarına düşürmeyi hedefliyor.
Özetlemek gerekirse eğitimdeki derinleşen eşitsizlikler çözülmedikçe toplumsal sorunların daha da ağırlaşacağı açıkça gözlemleniyor.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.



















































































