Ehl-i Beyt Allah'ın hüccetidir
Resûlullah şöyle buyurdu: "Allah-u Teala, Ali, hanımı ve çocuklarını mahlûkatın üzerindeki hüccetleri (kıldı) ve onlar ümmetimin ilim kapılarıdır. Kim onların vasıtasıyla hidayet olursa, dosdoğru yola hidayet olur"
06.01.2014 00:00:00
"Kim Allah'a sımsıkı tutunursa, artık elbette o, dosdoğru olan bir yola iletilmiştir." (Âl-i İmran, 101)
Hafız Hakim Haskani'nin rivayetine göre Cabir b. Abdullah dedi ki: Resûlullah şöyle buyurdu: "Allah-u Teala Ali, hanımı ve çocuklarını mahlûkatın üzerindeki hüccetleri (kıldı) ve onlar ümmetimin ilim kapılarıdır. Kim onların vasıtasıyla hidayet olursa, dosdoğru yola hidayet olur." (Şevahidu'l-Tenzil, c. 1, s. 58; Yenabiu'l-Mevedde, s. 63).
"Hep birden Allah'ın ipine sımsıkı sarılın (parçalanmayın). Allah'ın üzerinizdeki nimetini düşünün." (Âl-i İmran, 103).
Ehl-i Sünnet'in önemli tefsir ve hadis alimlerinden Hafız Kunduzi, Muhammed Sebhan, Şafii alimi Şeblenci ve İbni Hacer, bu ayetin tefsirinde şöyle rivayet etmişlerdir: "Hz. Resûlullah, İmam Ali'nin elinden tutarak, 'Ona sarılın, bu Allah'ın sağlam ipidir' buyurduktan sonra bu ayeti okudu." Ayet-i kerimenin İmam Ali ve Ehl-i Beyt'in faziletlerini beyan maksadını taşıdığı yönünde birçok hadis nakledilmiştir.
"Muhammed, ancak bir peygamberdir. O'ndan önce de peygamberler gelip geçmiştir. Şimdi O ölür ya da öldürülürse, gerisin geriye (eski dininize) mi döneceksiniz? Kim (böyle) geri dönerse, Allah'a hiçbir şekilde zarar vermiş olmayacaktır. Allah, şükredenleri mükafatlandıracaktır." (Âl-i İmran, 144).
"Huzeyfetul Yemani şöyle dedi: Uhud savaşında Hz. Resulullah müşrikler ile savaşa başladığında, Hz. Resulullah'ın sahabileri hüsrana uğradıklarında, İmam Ali, Ebu Dücane ile Resulullah'ın yanında savaşarak müşrikleri Hz. Resullulah'tan uzaklaştırdılar ve bunun akabinde Allah'u Teala bu ayeti Ali ve Ebu Dücane için nazil etti." (Şevahidu'l-Tenzil, c. 1, s. 136)
Hafız Hakim Haskani'nin rivayetine göre Cabir b. Abdullah dedi ki: Resûlullah şöyle buyurdu: "Allah-u Teala Ali, hanımı ve çocuklarını mahlûkatın üzerindeki hüccetleri (kıldı) ve onlar ümmetimin ilim kapılarıdır. Kim onların vasıtasıyla hidayet olursa, dosdoğru yola hidayet olur." (Şevahidu'l-Tenzil, c. 1, s. 58; Yenabiu'l-Mevedde, s. 63).
"Hep birden Allah'ın ipine sımsıkı sarılın (parçalanmayın). Allah'ın üzerinizdeki nimetini düşünün." (Âl-i İmran, 103).
Ehl-i Sünnet'in önemli tefsir ve hadis alimlerinden Hafız Kunduzi, Muhammed Sebhan, Şafii alimi Şeblenci ve İbni Hacer, bu ayetin tefsirinde şöyle rivayet etmişlerdir: "Hz. Resûlullah, İmam Ali'nin elinden tutarak, 'Ona sarılın, bu Allah'ın sağlam ipidir' buyurduktan sonra bu ayeti okudu." Ayet-i kerimenin İmam Ali ve Ehl-i Beyt'in faziletlerini beyan maksadını taşıdığı yönünde birçok hadis nakledilmiştir.
"Muhammed, ancak bir peygamberdir. O'ndan önce de peygamberler gelip geçmiştir. Şimdi O ölür ya da öldürülürse, gerisin geriye (eski dininize) mi döneceksiniz? Kim (böyle) geri dönerse, Allah'a hiçbir şekilde zarar vermiş olmayacaktır. Allah, şükredenleri mükafatlandıracaktır." (Âl-i İmran, 144).
"Huzeyfetul Yemani şöyle dedi: Uhud savaşında Hz. Resulullah müşrikler ile savaşa başladığında, Hz. Resulullah'ın sahabileri hüsrana uğradıklarında, İmam Ali, Ebu Dücane ile Resulullah'ın yanında savaşarak müşrikleri Hz. Resullulah'tan uzaklaştırdılar ve bunun akabinde Allah'u Teala bu ayeti Ali ve Ebu Dücane için nazil etti." (Şevahidu'l-Tenzil, c. 1, s. 136)
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.