Elektronik atık tehdidi büyüyor
Dünya genelinde 2010'da 34 milyon ton elektronik atık ortaya çıkarken bu rakam 2022'de 62 milyon tona yükseldi. Türkiye'de ise her yıl ortaya çıkan elektronik atık miktarının 1 milyon tona yaklaştığı tahmin ediliyor
14.10.2024 18:43:00
AA
AA





Dijital dönüşümle hayatın her alanında kullanımı artan teknolojik aletler yaşam biçimlerini, çalışma yöntemlerini, öğrenme süreçlerini, sosyal etkileşimleri değiştiriyor. Birçok kişi artık birden fazla elektronik cihaz kullanırken bu cihazlar arasında ev aletleri, bilgisayarlar, akıllı telefonlar, elektrikli bisikletler ve skuterler gibi farklı kategorilerden ürünler bulunuyor. Bu cihazların kullanımının bir sonucu olan elektronik atık sorununa dikkati çekmek ve elektronik atık yönetimini teşvik etmek amacıyla değişik ülkelerden çok sayıda kuruluşun bir araya gelerek oluşturduğu Uluslararası Atık Elektrikli ve Elektronik Ekipman (WEEE) Forumu tarafından 14 Ekim, "Uluslararası Elektronik Atık Günü" olarak kabul edildi. Birleşmiş Milletler Eğitim ve Araştırma Enstitüsü (UNITAR), Uluslararası Telekomünikasyon Birliği (ITU) ve Fondation Carmignac ortaklığında hazırlanan 4. Küresel E-Atık İzleme Raporuna göre, dünya genelinde 2010'da 34 milyar kilogram elektronik atık ortaya çıkarken bu rakam 2022'de kişi başına yaklaşık 7,8 kilogram elektronik atığa denk gelen 62 milyar kilograma yükseldi. Bu miktarın 31 milyar kilogramını metaller, 17 milyar kilogramını plastikler, 14 milyar kilogramını ise maden, cam ve kompozit gibi malzemeler oluşturdu. Kişi başına en fazla elektronik atık ortaya çıkaran kıtalar arasında Avrupa 17.6 kilogramla ilk sırada yer alırken onu 16.1 kilogram ile Okyanusya, 14.1 kilogram ile Amerika kıtası takip etti. Avrupa'da kişi başına 7.53 kilogram, Okyanusya'da 6.66 kilogram, Amerika kıtasında 4.2 kilogram belgelenmiş kişi başına toplama ve geri dönüşüm miktarı hesaplandı.
Ondokuz Mayıs Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Çevre Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yüksel Ardalı, her yıl giderek büyüyen elektronik atık sorunu doğru ve etkin yönetilmediği takdirde çevre ve insan sağlığı üzerindeki risk ve baskıların artacağı uyarısında bulundu. Ardalı, her yıl kullanım süresi dolan milyonlarca elektronik atığın çöp olarak değerlendirilmemesi gerektiğini vurguladı. Elektronik atıkların tehlikeli ve toksik maddelerin yanı sıra doğru değerlendirildikleri takdirde değerli ham madde içeriğine de sahip olduklarına değinen Ardalı, çeşitli raporlarda 2030'a kadar 74 milyon ton elektronik atığa ulaşılacağı bilgisinin yer aldığını kaydetti. Türkiye'deki elektronik atık miktarında ciddi artış yaşandığına dikkati çeken Ardalı, şöyle devam etti: "Dünyadaki durum Türkiye'de de geçerli. Mevcut sistemler yetersiz olduğundan çoğu elektronik atık çevreye atılıyor ya da bilinçsiz şekilde bertaraf ediliyor. İngiltere'de yapılan son bir araştırmaya göre, 627 milyon ton kablo çöpe atılıyor veya saklanıyor. Bu miktar, Ay'a gidip gelmeye yetecek kadar kablonun elimizde mevcut olduğu anlamına geliyor. Atık elektrikli ve elektronik eşyaların yönetimi hakkındaki mevzuatta elektronik atıkların oluşumunun önlenmesi, yeniden kullanımı, geri dönüşümü, geri kazanımı yoluyla bertarafının azaltılması, kaynakların verimli kullanılması, değerli ikinci ham maddelerin geri kazanılması şeklinde olması gerektiği belirtilmiş. Tüketicinin bu konuda bilinçlendirilmesi gerekiyor. Elektronik atıkların evsel atıklarla karıştırılmaması lazım." Türkiye'de 2019'da ortaya çıkan elektronik atık miktarının 847 bin ton, kişi başına düşen elektronik atık miktarının ise yaklaşık 10 kilogram olduğu bilgisini veren Ardalı, elektronik atık geri dönüşüm oranının yüzde 6, resmi kayıtlarda toplanamayan ve atık yönetimi yapılamayan elektronik atıkların miktarının ise 796 bin ton olduğunu bildirdi.
Türkiye'de de durum aynı
Ondokuz Mayıs Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Çevre Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yüksel Ardalı, her yıl giderek büyüyen elektronik atık sorunu doğru ve etkin yönetilmediği takdirde çevre ve insan sağlığı üzerindeki risk ve baskıların artacağı uyarısında bulundu. Ardalı, her yıl kullanım süresi dolan milyonlarca elektronik atığın çöp olarak değerlendirilmemesi gerektiğini vurguladı. Elektronik atıkların tehlikeli ve toksik maddelerin yanı sıra doğru değerlendirildikleri takdirde değerli ham madde içeriğine de sahip olduklarına değinen Ardalı, çeşitli raporlarda 2030'a kadar 74 milyon ton elektronik atığa ulaşılacağı bilgisinin yer aldığını kaydetti. Türkiye'deki elektronik atık miktarında ciddi artış yaşandığına dikkati çeken Ardalı, şöyle devam etti: "Dünyadaki durum Türkiye'de de geçerli. Mevcut sistemler yetersiz olduğundan çoğu elektronik atık çevreye atılıyor ya da bilinçsiz şekilde bertaraf ediliyor. İngiltere'de yapılan son bir araştırmaya göre, 627 milyon ton kablo çöpe atılıyor veya saklanıyor. Bu miktar, Ay'a gidip gelmeye yetecek kadar kablonun elimizde mevcut olduğu anlamına geliyor. Atık elektrikli ve elektronik eşyaların yönetimi hakkındaki mevzuatta elektronik atıkların oluşumunun önlenmesi, yeniden kullanımı, geri dönüşümü, geri kazanımı yoluyla bertarafının azaltılması, kaynakların verimli kullanılması, değerli ikinci ham maddelerin geri kazanılması şeklinde olması gerektiği belirtilmiş. Tüketicinin bu konuda bilinçlendirilmesi gerekiyor. Elektronik atıkların evsel atıklarla karıştırılmaması lazım." Türkiye'de 2019'da ortaya çıkan elektronik atık miktarının 847 bin ton, kişi başına düşen elektronik atık miktarının ise yaklaşık 10 kilogram olduğu bilgisini veren Ardalı, elektronik atık geri dönüşüm oranının yüzde 6, resmi kayıtlarda toplanamayan ve atık yönetimi yapılamayan elektronik atıkların miktarının ise 796 bin ton olduğunu bildirdi.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.