Ülkemizdeki dar gelirli milyonlarca vatandaşın her şeyden çektiği yetmezmiş gibi bir de bu enflasyondan çektiği nedir Allah aşkına?
Hiç durmadan arttığı dönemlerde iğneden ipliğe bütün ürünlere zam üstüne zam olarak yağan enflasyon, önce tüm ceplerdeki paraları eritiyor ve özellikle de dar gelir vatandaşların cebinde bir kuruş bırakmıyor.
Sonra da dar gelirli vatandaşların maaşlarındaki artışın belirleyicisi olan asgari ücret görüşmelerinin başlaması öncesinde enflasyon birden yavaşlamaya başlar.
Enflasyon hep hükümet ve işveren hesabına, işçi aleyhine çalışıyor dersek yeridir.
Yani enflasyon yükseldiği zaman da en büyük darbeyi dar gelirliye vuruyor, artış hızı azaldığı zaman da…
Doğal olarak da bu enflasyonun fakir fukarayla alıp veremediğinin ne olduğu ciddi merak konusu oluyor.
Dün TÜİK Kasım ayına ilişkin enflasyon verilerini açıkladı.
Kasım'da yıllık enflasyon yüzde 84.39 oldu.
Aylık enflasyon ise yüzde 2.88 seviyesinde.
Ekim ayında yıllık enflasyon yüzde 85.51 olarak kaydedilmişti.
Bu veriler ışığı altında enflasyon Kasım'da yıllık bazda 1.5 yıl sonra ilk kez yavaşlamış oldu.
ENAG ise aylık enflasyonu yüzde 4.24, yıllık enflasyonu yüzde 170 açıkladı.
Yine ENAG'ın enflasyonu ile TÜİK'in enflasyonu arasında dağlar kadar fark var.
Ama hangisi ceplere yansıyan gerçek enflasyonu daha doğru ifade ediyor derseniz elbette ENAG derim.
TÜİK'in açıkladığı kasım ayı enflasyon verilerini değerlendiren Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, "beklenmedik bir küresel gelişme olmadıkça enflasyonda zirveyi geride bırakarak düşüş trendine girmiş bulunuyoruz. Önümüzdeki aydan itibaren etkisini gösterecek olan baz etkisiyle de enflasyondaki düşüş eğilimini daha keskin hissetmeye başlayacağız" dedi.
Gözlerinde ışıltı var mıydı bilmiyorum, ancak Bakan Nebati ve temsil ettiği hükümetin sevindiği şey, TÜİK'e göre Ekim'de yıllık olarak yüzde 85.51 artan fiyatların, Kasım'da 1.12 puan gerilemeyle yüzde 84.39 artması.
Yani Kasım 2021'de 100 TL olan bir ürünün fiyatının, Kasım 2022'de 184 TL'ye yükselmesinin ne kadar olumlu bir işaret olduğunu konuşuyoruz.
Bütün bunlar dar gelirli milyonlar için ülkemizin ekonomik olarak yaşanabilir bir hale gelmesinin daha çok uzakta olduğunu gösteriyor.
- Ya Öcalan cumhurbaşkanı olursa... / 10.04.2025
- DEM Parti’ye mağdur rolü mü biçildi? / 05.11.2024
- Bin tane Öcalan’ın çağrısı terörü bitirir mi? / 29.10.2024
- Türkiye’nin refleksleri yok edildi / 24.10.2024
- Vatikan çok üzüldü… / 22.10.2024
- Bir savcı çok şeyi değiştirir / 20.10.2024
- Kaç Erdoğan var? / 19.10.2024
- Kürecik’teki üs İsrail’in hizmetinde / 18.10.2024
- Neçirvan Barzani neden geldi? / 17.10.2024