Malum çok dindar bir profil çizen cumhurbaşkanımız ve de çok milliyetçi bir profil sergileyen gayri resmi bir ortağı var.
Kameralar karşısında prompterdan yazılanlar okuyarak adeta dünyaya ayar veriyorlar. Dinleyeneler 'artık ABD düşünsün, AB düşünsün, İsrail düşünsün' zannına kapılıyor.
Hele din, iman, vatan, millet kavramları üzerine kurdukları cümleler yok mu! Bunları duyanlarda bu sözlerin sahiplerini 'insanüstü veya ilahi vazifeli bir şahıs, şahıslar' zannediyor.
İşte insanımızın bu zannı devlet ve milletimizin 22 yılına mal oldu.
Çünkü son 22 yılda değişen sadece isimler oldu. Sorunlar aynı; Adalet, ahlak, namus, enflasyon, dış güçler, terör, mafya, çete, gelir adaletsizliği vs. Hatta bazı kritik noktalarda 22 yıl öncekinden daha büyük tehdit altındayız.
Ama Erdoğan'da, Bahçeli'de hiç bozuntuya vermeden sağa, sola ayar vermeye devam ediyorlar.
Gündemden tek örnek vereyim. Bir yıl önce çok büyük bir afet yaşadık. Biz unutmadık (!) 15 Temmuz fobisinden ötürü 24, 36, 48 saat Mehmetçiğin sahaya gönderilmemesini unutmadık.
Devleti yönetenlerin vatandaşı tehditlerini de unutmadık. Çadır satışlarını, çadır kuyruklarını, kayıp çocukları da unutmadık. Öncesi de, sonrası da ortada ve unutulmayacak.
Erdoğan da, Bahçeli de unutmuş gözüküyor
Afetin öncesini de, sonrasını da, afetin kritik günlerde yaptıkları ve yapmadıklarını da unutmuş gözüküyorlar ki, 'Merkezi yönetimle yerel yönetim el ele vermezse o şehre herhangi bir şey gelmez' cümlelerini kurup, ya oyunuzu bizim adayımıza verirsiniz ya da daha çok beklersiniz, mesajı verip örnek olarak Hatay'ı gösteriyorlar.
Ha! Benim okuduğum Türk-İslam tarihinde bu tip siyasi örnekler çok. Ama İslam dininde de, Türk kültüründe de böyle bir anlayış yok.
Verdikleri sözü bile yuttular
Geçen yıl bugünlerde bir taraftan kendilerini eleştirenlere 'not alıyoruz' tehdidi savuran Recep Tayyip Erdoğan diğer taraftan da bağrı yanık insanımıza tutamayacağı sözleri veriyordu.
31 Mart'ta yaptığı konuşmada ne diyordu?
"319 bini 1 yıl içinde olmak üzere toplam 650 bin yeni konut yaparak depremzede vatandaşlarımıza teslim edeceğiz".
Süre doldu. Sonuç; 319 bin konut sözü verenler 50 bin konutu bile teslim edemedi. Bırak teslimatı 319 bin konut sözü verenler bir yıl geçmiş ama hala 120 bin civarı konutun projesini ancak hazırlayabilmişler.
Nas var nas
Hepsini geçtim. Bu kadar dini söylemleri olan ve dini kendilerine ölçü kabul ettiklerini ispatlamaya çalışan, 'nas var nas' diyenler nasıl olur da sırf koltuk uğruna, oy uğruna Yüce Allah'ı (c.c) gazaplandırmayı göze alırlar.
"Ey iman edenler! Yapmayacağınız şeyleri niçin söylüyorsunuz? Yapmayacağınız şeyleri söylemeniz, Allah katında büyük gazap gerektiren bir iştir." (Saf süresi, 2-3)
Söz verilen 319 bin. Yerine getirilen 50 bin bile değil.
Bu yazıdan haberdar olsalar anında çıkıp derler ki, 'kimse bize dinimizi öğretmeyen kalkmasın'. Diğeri de 'kimse bize milliyetçiliği öğretmeye kalkmasın' diyecektir.
Benim hesabım ahirete.
Dünya için ise BTP lideri Hüseyin Baş şu temenni de bulundu;
"Depremin bu kadar yıkıma sebep olmasına göz yumanın da, depremde oluşan yıkımdan fayda sağlamaya çalışanın da, deprem gerçeğini hala siyasi rant olarak kullananın da hesap vereceği bir gelecek diliyorum."
- Erdoğan ‘kuklacıyı’ ne zaman görecek? / 02.05.2025
- 1 Mayıs’ta (bugün) neler olacak / 01.05.2025
- Emek, alın teri eşittir kul hakkıdır / 30.04.2025
- Kenan Evren dirildi de haberimiz mi? / 28.04.2025
- İstanbullular neden sokağa çıkıyor? / 27.04.2025
- Ekonominin kitabını yazdılar / 26.04.2025
- 23 yıllık iktidarın her daim mazereti olabilir mi? / 25.04.2025
- Çatlayan sadece fay hatları değil ar damarıdır / 24.04.2025
- Bizim 23 Nisan’dan anladığımız / 23.04.2025