Cemaat, Başbakan Erdoğan'ın en büyük yol arkadaşıydı. Bir anlamda koalisyon ortağıydılar. Adeta milli marşları haline getirdikleri "beraber yürüdük biz bu yollarda" şarkısı bu birliktelikleri için yazılmıştı.Gel zaman git zaman bozuştular... Yaşananlar gösteriyor ki, her iki taraf da bugünler için epey hazırlık yapmış. Yani birliktelikleri hizmet üzerine değil rant üzerine kurulu bir birliktelikmiş.Bir tarafta ses kayıtları, hırsız-rüşvetçi iddiaları bir tarafta da hain suçlamaları...* * *Bu yazımda Başbakan Erdoğan'ın dilinden Cemaati anlatmak istiyorum. Bakın, Erdoğan Burdur ve Uşak mitinglerinde Cemaati nasıl anlatıyor. Kelimesi kelimesine aktarıyorum.1- Bu paralel yapı gerçekten çok büyük bir ihanetin içine girmiş. Bu paralel yapı Türkiye için değil başka ülkeler için uluslararası bazı istihbarat örgütleri için, uluslararası bazı odaklar için çalışmış. Ortada çok büyük bir ihanet, ortada çok büyük bir ajanlık var, casusluk faaliyeti var."2- "Ey hoca, eğer bir yanlışın yoksa Pensilvanya'da durma. Senin vatanın Türkiye ise buyur vatanına gel. Siyaset yapacaksan çık meydanlarda siyaset yap. Ama bu ülkeyi karıştırma, bu ülkenin huzurunu bozma. Ulusal güvenliğimizi tehdide yönelik birçok provokatif eylemlerin içerisinde bulunma."3- "O paralel yapının mensubu olan, tabandaki, samimi, halis çok insan var. Zekatını veriyor, bunlara veriyor. Ne diye? 'Çocuklarımızı yetiştiriyorlar, samimiler, dinimizi öğretiyorlar'. Bunlara böyle inandılar ama öyle çıkmadı."4- "Bu paralel yapının bir gazetesi var. Böyle dayatmayla, zorla satarlar. Dayatmayla, 'dershaneye üye olacaksın gazete almak mecburiyetindesin' derler. Öyle değil mi? Ben size bir şey söyleyeceğim. Bırakın bunların dershanelerini filan. Bırakın bunların dershanelerini, bırakın bunların okullarını falan."5- "Zekatını veriyor, tertemiz iyi niyetle veriyor, burada 'hizmet var' diyor. Ne hizmeti, geçin. Aldatılıyoruz, aldatıldık, ben dahi aldatıldım" dedi.6- "Düşünebiliyor musunuz, bu paralel yapının polisi, benim korumam olmuş, ne bileyim ben, polisim, polis, devletin polisi ve benim odama böcek yerleştiriyor. Ve orada beni dinliyor. Şimdi kaçak, şimdi kaçmış." 7- "Bunların gazetelerinde yalan bol, takiyye bol, iftira bol, fitne, nifak bol. Yaptıkları bu." 8- "Selam diye bir örgüt uydurmuşlar. Tamamen hukuksuz bir biçimde 3 yıldan fazla bir süre Türkiye genelinde binlerce kişinin kendileri dışında, kendileri hariç, binlerce kişinin telefonunu dinlemişler. Birbiriyle ilgisi olmayan, irtibatı olmayan, alakası olmayan binlerce kişinin siyasetçi, sanatçı, işadamı, Cumhurbaşkanı, Başbakan, Genelkurmay aklınıza ne gelirse hepsini dinlemişler. Şantaj, vakti saati geldiğinde hemen bunu yayına sokup oradan tehdit etmek."* * *Evet... Bu açıklamalar yenilir yutulur açıklamalar değil. Erdoğan resmen bir ihanet şebekesini tarif ediyor. Ee, bu durumda yapılması gereken bu ihanet şebekesini dağıtmak, hukuk önünde hesap sormak değil mi?Sayın Erdoğan bu sözler sıradan sözler değil, bu sözler seçim öncesi polemik konusu yapılıp sonra da rafa kaldırılacak sözler değil.Lütfen açıklamalarınızın gereğini yapın, yapmıyorsanız da lütfen toplumu daha fazla germeyin!
Bayram Coşkun / diğer yazıları
- Rest çekerken verilen tavizlerin söylenmesi / 26.09.2022
- ABD ve AB açlıktan kırılıyor! / 23.09.2022
- Kandırıldık / 19.09.2022
- Gariban Türk’e Survivor gibi memleket / 16.09.2022
- Klasik AKP dış politikası / 12.09.2022
- Akıl tutulması / 05.09.2022
- İslam dünyası! / 18.05.2021
- İftar / 07.05.2021
- Çöküş / 03.05.2021
- Tam kapanma dediysek, mesela yani / 30.04.2021
- ABD ve AB açlıktan kırılıyor! / 23.09.2022
- Kandırıldık / 19.09.2022
- Gariban Türk’e Survivor gibi memleket / 16.09.2022
- Klasik AKP dış politikası / 12.09.2022
- Akıl tutulması / 05.09.2022
- İslam dünyası! / 18.05.2021
- İftar / 07.05.2021
- Çöküş / 03.05.2021
- Tam kapanma dediysek, mesela yani / 30.04.2021