Yeryüzünün hangi yüzünde yaşıyor olursak olalım ey aziz misafir!
Teşrifinle şerefyâb olduk, gelişinle nice huzur bulduk, gönüllerimizi ve hanelerimizi şenlendirdiğin için tarifsiz sevinçlerle dolduk.
"Ey iman edenler! Sizden öncekilere farz kılındığı gibi oruç tutmak size de farz kılındı. Böylece umulur ki fenalıklardan korunursunuz." (Bakara: 183)
On bir ay boyunca hasretle yolunu bekleriz, gözümüz hep yollardadır, özümüz hep özlemdedir, sözümüz sürekli senin ima ve işaretlerine ayarlıdır.
Elbette ve kesinlikle fermanların, başımızın ve gözümüzün üstünedir.
Şeksiz ve şüphesiz biliriz ve inanırız ki, senin her fermanın nice dertlerimizin dermanıdır.
Biliriz ve inanırız ki, seninle gelen her ferman, bizler için Hak'tan gelen apaçık bir bürhandır ve yücelerden gelen bir emandır.
Gönül dünyalarımızda bizleri içten içe kemiren bin bir çeşit dertlerimize derman olacak fermanlarına harfiyyen uymak için emrindeyiz, emrine âmâdayız.
Günlük hayatımızı olumsuz etkileyen ve sosyal bünyemizi içten içe kanatan nice maddi ve manevi ıstıraplarımızı dindirecek fermanların elbette başımızın tacıdır.
Her biri bin derdimize derman olacak fermanları ile gelen ey!
Hoş geldin safalar getirdin.
Sen yokken hayatımızda var olan cümle alışkanlıklarımızı, fermanlarına uyarak derhal terk ediyoruz.
Sen, yurdumuzda-yuvamızda, evimizde-barkımızda çok özel misafirimiz iken, elbette güneş, yememize ve içmemize asla şahit olmayacak.
Güneş, koşmalarımıza, koşturmalarımıza, paylaşımlarımıza çokça şahit olacak.
Hem güneş hem ay, hem geceler hem gündüzler, hayat kitabımızla daha çok haşir-neşir olduğumuza, onu okumak ve dinlemek için daha çok vakit ayırdığımıza şahit olacaklar.
Vuslatı ile hesapsız sevinçlere erdiğimiz on bir ayın sultanı! Senin teşrifinle, senin hayatımıza, senin evimize-barkımıza gelişinle umuyor ve de bekliyoruz ki; hırslarımız ve ihtiraslarımız azalsın, cümle işlerimiz düzelsin, günden güne artan problemlerimiz çözülsün, bütün düşmanların ve düşmanlıkların başları ezilsin, daima dostlar sevinsin ve düşmanlar üzülsün.
Fermanlarla gelen misafir, sen ne güzel misafirsin!
- Dipsiz kuyunun kazıcıları hayret içinde / 28.03.2024
- Ne olursa ‘yeter artık’ diyeceksiniz? / 27.03.2024
- Biri yer biri bakar kıyamet ondan kopar / 26.03.2024
- Bende her yaradan var / 24.03.2024
- Ramazan’ın ortasında faizin tam ortasına… / 23.03.2024
- 'Yusuf’u kurt yedi' yalanı devam ediyor / 22.03.2024
- Kaç Yusuf kuyulara atılıyor? Kaç Yusuf pazarlarda satılıyor? / 21.03.2024
- Hayatı pürdikkat yaşamanın mevsimidir Ramazan / 20.03.2024
- İftarda sahurda bombalar… Gazze’ye gelmeseydi mi Ramazan? / 19.03.2024