Filistin topraklarında Alma emelleri

1917 nisanında II. Gazze vuruşması için hazırlanan İngilizlerin amacı Filistin'i ve Kudüs'ü almaktı Bu amacın siyasi ve askeri nedeni de şudur: 1916 Nisanında İngiltere- Fransa ve Rus diplomatları sonucunda imzalanan OSMANLI ASYASI'NIN PAYLAŞIMI ile ilgili anlaşmada Kudüs ve Filistin hakkında kime ait olacağına dair bir karar alınmamıştı. Bu nedenle İngiltere bu bölge üzerinde egemenlik kurmak ister. Çünkü Destekleyerek başlattığı Hicaz İsyanının önderi Şerif Hüseyin Arap konferansında Melik-ül- Bilad-ül- Arap unvanını alarak bağımsız hareket etmeye başlamıştır. Onun bu davranışı İngiliz Arp amaçlarına tamamen aykırı idi. Bu nedenle Loyd Corc II: Gazze vuruşması ile Filistin'i işgal edip, Kudüs'e Yahudileri yerleştirerek bu bölgede bir nüfuz alanı kurmak ister. Hatta 1916 sonlarına doğru egemenliğinde bulunan Kıbrıs Adasına Yahudileri yerleştirir. Ki Filistin alınınca Kıbrıs'tan, Kudüs'e' taşımak için. O günlere ait tarihi belgelere göre yazılmış Eksodüs romanını okursanız bu İngiliz amaçlarını açık bir şekilde görürsünüz. Hatırlarsanız bu düşünceyi Filistin savaşları le ilgili bölümde de bahsetmiştim.  Kudüs ve Filistin ile ilgili Alman amaçları da İngilizlerinkinden farklı değildir. Çünkü her ikisi de Emperyalist siyasi amaçlarla hareket eden iki devlettir.  Birinci Gazze vuruşmasından sonra.Ordu Komutanı Cemal Paşa Kudüs'ün savunulması ile ilgili şu düşüncesini Alman Komutan Von Kress'e söyler. Kudüs halkını, Şeria Irmağının doğusuna ve Kuzey Suriye'ye taşınmasını ileri sürer. Amacı vuruşma sırasında Hıristiyan ve Musevi halkın Türk askerini arkadan vurmasını önlemek. İkinci nedeni de Kudüs şehrinde her üç semavi din içinde kutsal yerlerin bulunması hesabı ile şehri koruyan Osmanlı ordusunun bombalanmasını önlemekti. Çünkü İngilizler, kutsal yerlerin tahrip olma endişesi ile şehre bir saldırıda bulunamazdı. Alman Komutan Von Kress, Cemal Paşanın yukarıdaki düşüncesine karşın olur. Kudüs şehrinin sosyal yapısına göre 70000 nüfuslu Kudüs'ün 10000'i Müslüman,15000 i Hıristiyan, 45000 i de Yahudi olunca Von Kress şu iki siyasi yorumla Cemal Paşa'nın Paşanın harekât planını kabul edilemez bulur. Birincisi Arapların, Hıristiyan ve Yahudileri mukaddes şehirden uzaklaştırarak burasını sırf Müslümanların bir mukaddes şehri ve Türklüğün kuvvetli bir istinat noktası yapmak fikri, görünüşte serbest fikir sahibi olmakla kendisini beğendirmek isteyen ve kalben ise tam bir Müslüman ve Türk vatanperveri olan Cemal Paşa için çok cazip görülmesi. İkinci düşüncesi ise, Filistin ve Kudüs'teki Alman amaçlarına aykırı oluşudur. Savaştan sonra Almanya'nın Filistin ve Kudüs şehri ile ilgili amaçları vardır. Hıristiyanlar ve Museviler için kutsal yerlerin yönetimini ele alarak her iki sinin takdirini ve sevgisini kazanarak isteklerine göre bir barışı kabul ettirmek istemesidir Hem Hıristiyanlar, hem de Museviler için kutsal olan yerlerin tahribinin önlenmesi için Von Kres Kudüs'ün, topçu ateşinin tesirli menzil sahasının dışında siperler kazdırarak Kudüs'ün savunulması için bir harekât planı hazırlattırır. Von Kress'in bu düşüncelerine göre, Filistin ve Kudüs ile ilgili düşmanımız olan ve bu yerler için vuruştuğumuz İngiliz'ler ile Alman amaçları arasında bir farklılık yoktu. Yani Almanya gurubu savaştan galip gelirse Almanya Yıldırım Orduları Gurup komutanlığı ile kazandığı askeri ve siyasi vesayeti kardırmayacağını resmen açıklamaya başlamışlardı. Kısacası kahraman Türk ordusu cephelerde vuruşurken Türklük amaçları için değil Alman amaçları için vuruşuyordu. Yani Osmanlı ülkesinin bir Alman sömürgesi olması için vuruşuyordu. Bu nedenle Yıldırım Karargahı, Kudüs'ün İngilizlerin işgali altına girmesine rağmen Kuzey Suriye'de, Yahudileri ve urbanı Alman amaçlarına göre örgütlemeye devam eder. Yarın Yıldırım karargâhındaki Binbaşı Von Papen'in Kudüs'ün doğusundaki ve Kuzey Suriye'deki Urbanlarla ve Yahudilerle kurduğu ilişkilerin belgeleri ile Alman amaçlarını açıklayacağım.