Sisteme çok fazla virüs bulaştı, adeta cihazın her köşesini 'virüsler', 'solucanlar' ve 'truva atları' işgal etti. Bunlar yetmiyormuş gibi bir de şifrelerimiz kırıldı ve fidye yazılımları ile hayati öneme sahip belgelerimiz bloke edildi. Fidye isteyen isteyene. Biz de bol keseden fidye dağıtıyoruz. Sık sık donmaya ve kilitlenmeye başlayan sistemi kör topal ve zar zor çalışır halde tutabilmek için.
Sistemimiz çok güzel ancak uygulamalarımız içler acısı.
100 yıl önce, uygun uygulamalar ile dünyayı değil kâinatı idare edecek alt yapıya sahip olacak şekilde, sistem kurulumu yapıldı ve kısa sürede bu hedefe doğru büyük adımlar atıldı.
Ancak sistemin kurucusu 15 yıl sonra ebedi âleme rıhlet eyledikten sonra sistemi idare edenler çok beceriksiz çıktı ve sistem her geçen yıl daha fazla çöküntüye uğradı.
Hayati öneme sahip uygulamalar birer birer sistemden kaldırılarak yerine virüs dolu uygulamalar yüklendi.
Sistemin kurucusu bu günleri de gördüğü için yapılması gerekeni taa o zaman belirlemişti.
Zamanı gelince sisteme format atılmalıydı.
Bunlara rağmen asıl yapılması gerekeni yapmadık, sisteme format atmadık, atamadık onca zamandır.
Sistem artık elden çıkmak üzere. Yakında her parçası bir başka virüsün tamamen kontrolüne geçecek ve sonunda dağılıp gidecek.
İşin vahim tarafı, format atmayı bilen tek kişiyi ve ekibini (Yani önce Prof. Dr. Haydar Baş'ı sonrasında Hüseyin Baş ve Türk Gençliğini) sistemin yanına bile yaklaştırmıyorsunuz.
Ama bu genç lider ve ekibi, kaçınılmaz olan formatı atarak sistemi kurtarmaya ve dünyada emsali bulunmayan uygulamaları yüklemek suretiyle fabrika ayarlarına döndürmeye kararlı.
Bu kararlılık onların en önemli vazifesi olan Türk istiklalini ve Türk Cumhuriyetini ilelebet muhafaza ve müdafaa etme azminin kaçınılmaz bir gereği ve sonucu!
Bu kararlılık onların damarlarındaki asil kanın verdiği gücün yansıması!
Bu kararlılık Prof. Dr. Haydar Baş'ın, başta Hüseyin Baş olmak üzere bu seçilmiş gençliğin kalplerine yerleştirdiği imanın sonucu!
Bu kararlılık Atatürk'ün (İlelebet payidar olmak üzere) kurduğu Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni, olması gerektiği gibi Kâinat Devleti yapacak Lideri ve kadroyu ortaya çıkardı ve adım adım öne çıkartarak güneş gibi parlatıyor artık.
Bu Lider ve kadrosu, sistem elden çıkmadan önce zorunlu olan formatı atmak için yola çıktı. Bu zorlu hak ve vazifeyi yüce Türk Milleti'nin tensipleriyle birlikte yerine getirecektir de!
20 Mart 2022 günü Ankara Atatürk Spor Salonu'nda yapılan Bağımsız Türkiye Partisi'nin 8.Olağan Büyük Kongresi bu kararlılığı ve azmi ortaya koymuştur.
Salonu hınca hınç doldurup sokaklara taşan on binlerce Tam Bağımsız Türkiye Cumhuriyeti sevdalısı (Yaşı ve/veya gönlü) genç, "Format Atmaya Geliyoruz" mesajını haykırdı.
Korkma Türk Milleti, sadece silkelen, titre ve kendine gel.
Bu büyük lider ve kadrosu, sadece 2 yılda Türkiye Cumhuriyeti'ni dünyanın zirvesine çıkartacak projeye, akla, güce ve inanca sahiptir.
VAR Bİ HAYALİMİZ..
FORMAT ATMAYA GELİYORUZ...
- Cem Yılmaz ve Cilalı Güldürü Devri / 29.08.2022
- Bırakın beni milleti uyandırın / 24.08.2022
- Aramıza katılmanızı bekliyoruz / 16.08.2022
- Suriye’nin kuzeyi mi, Büyük İsrail’in kilidi mi? / 01.08.2022
- 15 Temmuz ve alınmayan dersler / 19.07.2022
- Adalet yoksa zulüm vardır / 21.06.2022
- Polemikten beslenen siyaset / 09.05.2022
- Haydar Baş ve Aşk / 14.04.2022
- AK-YÜZBİM / 12.04.2022