Fransa neyin peşinde? Erdoğan'dan sert tepki
Birinci Dünya Savaşı'nın akabinde 1919'da Kahramanmaraş, Adana ve Gaziantep'i işgal eden Fransa'ya Kuvay-i Milliye bünyesinde yekvücut olan Anadolu halkı dersini vererek, düşmanı vatan topraklarından uzaklaştırmıştı.
Ancak Anadolu'dan kovulan Fransızlar, yaklaşık 28 yıl boyunca Suriye ve Lübnan'da manda yönetimi tesis etmişti. Aradan yaklaşık yüz yıl geçti ve Fransa'nın sömürgecilik damarları yeniden kabardı.
ABD Başkanı Donald Trump'ın sürpiz şekilde "ABD güçlerini Suriye'den çekebilecekleri"ni ifade etmesinin ardından jet hızla devreye giren Fransa Cumhurbaşkanı Macron'un terör örgütü PYD/PKK'nın paravanı Suriye Demokratik Güçleri'nin (SDG) temsil eden bir heyetle görüşmesinde, Fransa'nın Türkiye ile SDG arasında arabuluculuk yapabileceğini söylediği kaydedildi.
Fransa, SDG'yi destekliyor!
Elysee Sarayı'ndan yapılan yazılı açıklamada ise SDG heyeti tarafından Macron'a Suriye'nin kuzeyindeki insani durum hakkında bilgi verildiği kaydedildi.
Açıklamada, "Macron, Fransa'nın SDG'ye olan desteği konusunda güvence verdi. Suriye sorununa siyasi bir çözüm beklerken, Fransa kapsayıcı ve dengeli bir yönetim şekli çerçevesinde özellikle Suriye'nin kuzeydoğusundaki güvenlik bölgesinin istikrara kavuşması ve DEAŞ'ın yeniden dirilmesini önlemek için SDG'ye desteğini belirtti" ifadesine yer verildi.
Macron'un bu görüşmede Fransa'nın PKK ile mücadelesine ve Türkiye'nin güvenliğine de değindiği bildirilen açıklamada, "Macron, Fransa'nın PKK'ya karşı verdiği mücadeleyi ve Türkiye'nin güvenliğine olan bağlılığını hatırlattı" bilgisi de paylaşıldı.
Ayrıca açıklamada, Macron'un görüşmede, "SDG'nin terör örgütü PKK ile hiçbir operasyonel bağı olmadığına dair verdiği taahhüdün farkında olduğunu" dile getirdiği kaydedildi.
Macron'un, nereden gelirse gelsin her türlü terör saldırısının kınanması gerektiğini belirttiği aktarılan açıklamada, "Macron, Fransa'nın ve uluslararası toplumun desteğiyle SDG ile Türkiye arasında bir diyaloğun kurulmasını istiyor" ifadesi kullanıldı.
Asker göndermeyecek
Bu arada Cuma günü Anadolu Ajansı'na konuşan bir Fransa Cumhurbaşkanlığı Sarayı Elysee yetkilisi, Suriye'ye asker gönderileceği iddialarını yalanlayarak, Fransa'nın Suriye'ye asker göndermeyeceğini ve bu ülkede yeni bir askeri operasyon düzenlemeyi planlamadığını açıkladı.
Fransız basınında çok sayıda haber çıktığını ve farklı bilgiler paylaşıldığını ifade eden yetkili, "Bu konuda Fransa'nın pozisyonu değişmedi. Fransa Suriye'ye asker göndermeyecek ve bu ülkede yeni bir operasyon düzenlemeyi planlamıyor. Biz DEAŞ ile mücadelede uluslararası koalisyonun çizgisini takip ediyoruz" ifadelerini kullandı.
Fransız basını, Macron ile görüşen SDG heyetinin ağzından, "Macron'un Fransa'nın Suriye'ye asker göndereceği" iddiasına yer vermişti.
Sıradaki 5 kenti açıkladı
Her şeye rağmen gecikmeyle de olsa bunların bir an önce yerine getirilmesini beklediklerini vurgulayan Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Ayn-El Arap, Tel Abyad, Resulayn, Haseke gibi Irak sınırına doğru olan bölgeleri de terörden temizlemek için gereken hazırlıklara başladık. Buralar bizim için her an bir tehdit unsurudur. Dolayısıyla sınırlarımızda biz bu unsurların bulunmasına tahammül edemeyiz çünkü bunlara artık alışığız, biliyoruz ve bakarsınız bugün değil, yarın her an bunlar yine buradan taciz atışlarına başlayabilirler. Bunlara biz fırsat veremeyiz. Elbette müttefikimiz olan ülkelerin askerlerine zarar vermek gibi bizim bir niyetimiz yok ama buralarda teröristlerin ellerini, kollarını sallayarak dolaşmalarına müsaade edemeyiz. Tespit ettiğimiz her teröristi etkisiz hale getirmek bizim milletimize karşı sorumluluğumuzun bir gereğidir. Sen niye hükümet oldun? Şu anda devleti yönetmek için. Devletin bütün kurumlarını yönetme görevi kimde? Hükümetimizde. Öyleyse A'dan Z'ye hükümetimiz silahlı kuvvetleriyle tüm güvenlik güçleriyle bunu yapmak zorundadır. Yapmazsak bunu milletimize anlatamayız. Aynı şekilde Irak'ta da bölücü terör örgütünü üslendiği yerlerden çıkarmak ve faaliyetlerini tamamen sona erdirme kararındayız."
'Türkiye'nin arabulucuya ihtiyacı yok'
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un Elysee Sarayı'nda, Suriye'de terör örgütü PYD'nin başını çektiği SDG'den bir heyeti kabul etmesi ve ardından yapılan açıklamalara değindi.
Fransa'nın tamamen yanlış buldukları ve yanılgılardan kaynaklandığını umdukları bu tavrından fevkalade üzüntü duyduklarını belirten Erdoğan, şunları söyledi: "Geçen hafta Macron'un kendisiyle bizzat görüştüm. Baktım garip garip şeyler söylüyor. Tabii garip garip şeyler söyleyince de kendisine biraz frekansı yüksek oldu ama söylemek zorunda kaldım. Çünkü bizim Silahlı Kuvvetlerimizi, bizi, kalkıp da asla kabullenemeyeceğimiz bir yere oturtmak kimsenin haddine değil. 'YPG'ye destek garantisi verdik' lafa bak. 'Türkiye ile SDG arasında aracı olabiliriz' lafı, eğer bu şayet doğruysa ki Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü'ne bunu, muhatabı olarak kendisi vermiştir, o da bu ifadeyi kullanmış, bunu söyleyen kişinin haddini ve boyunu çok aşan bir beyandır bu. Hani bizde bir söz var ya 'Gelin güvey olmak' falan, sana böyle bir görevi kim verdi? Boyunu aşan işlere girme. Bizim arabulucuya ihtiyacımız yok. Türkiye'nin ne zamandan beri terör örgütleriyle bir masaya oturmak gibi sorunu var? Nereden çıkardınız bunu? Siz, terör örgütleriyle masaya oturabilirsiniz ama Türkiye, terör örgütleriyle mücadelesini Afrin'de olduğu gibi yapar. Siz kim oluyorsunuz ki bir terör örgütüyle Türkiye arasında arabuluculuk ifadesini ağzınıza alabiliyorsunuz?"