Gelen Afgan kalıcı olacak
İngiltere'nin Türkiye'de mülteci merkezleri kurma planının ortaya çıkması, Batılı ülkelerin Afganları Türkiye'ye yönlendirdiğini bir kez daha teyid etmiş oldu. Göç akınına engel olunmazsa Türkiye'ye bir şekilde giren Afganları can güvenlikleri olmaması nedeniyle ülkelerine göndermek mümkün olmayacak. Bu durum Afganların da Suriyeliler gibi kalıcı olacağını gösteriyor
23.08.2021 17:10:00
EYÜP KABİL / DETAY HABER
İngiltere Savunma Bakanı Ben Wallace, pazar günü İngiliz Mail on Sunday gazetesine Afganistan'la ilgili yazdığı makalede, Afganlar için Afganistan dışında başvuru merkezleri kurmayı planladıklarını yazdı. Aynı gazetede yer alan bir haberde de Savunma Bakanlığının Türkiye ve Pakistan'da mülteci merkezleri kurmayı düşündüğünü aktardı.
İngiltere medyasında yer alan bu haber Türkiye'de tepkilere neden oldu. İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Twitter hesabından Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı etiketleyerek "Koltuğu kurtarmak için şimdi de İngilizlerin mi taşeronu oluyorsun?" ifadelerini kullandı. Akşener, İngiltere Başbakanı Boris Johson'ı etiketleyerek yazdığı mesajda da "Sayın Başbakan, Afgan mültecilerle ilgili yapılan bu tür anlaşmalar Türk halkının iradesine aykırıdır ve bizim açımızdan da meşru değildir. Bir sonraki seçimde Sayın Erdoğan gittiğinde, topraklarımızda bu tür kamplara izin vermeyeceğiz" dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da Twitter hesabından İngiltere kaynaklı haberlere tepki gösterdi. Wallace'ın açıklamalarına atıfta bulunan Kılıçdaroğlu, "İngiltere Savunma Bakanı Wallace, kendilerine hizmet etmiş Afganlara, Türkiye'de 'mülteci merkezleri' kuracaklarını ilan etti ve Afganları ülkemize davet etti. Kendilerine mülteci seçecekler, kalanlar ülkemizde bırakılacak" diye yazdı.
Erdoğan Johnson ile görüştü
Öte yandan Cumhurbaşkanı Erdoğan öneki gün İngiltere Başbakanı Boris Johnson ile bir telefon görüşmesi gerçekleştirdi. Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığından yapılan açıklamada, Erdoğan'ın görüşmede, Türkiye'nin Afganistan'da mevcut önceliğinin vatandaşlarının tahliyesi olduğunu ve Kabil havaalanının güvenliğini sağlama sorumluluğunu uygun şartların oluşması halinde devam ettirebileceklerini söylediği belirtildi. Erdoğan AB Konseyi Başkanı Charles Michel'le de Afganistan gündemli bir telefon görüşmesi gerçekleştirdi. İletişim Başkanlığı, Erdoğan'ın görüşmede Afganistan'da yumuşak bir geçiş olmasını temenni ettiklerini belirterek gerekli tedbirler alınmazsa Afganistan kökenli göç baskısının daha da artacağı, bunun da bütün ülkeler için ciddi bir meydan okuma teşkil edeceğini söylediği aktarıldı. AB'nin, Afgan halkına Afganistan'da ve Afganistan'a komşu ülkelerde, özellikle İran'da yardım etmesi gerektiğini söyleyen Erdoğan'ın, halihazırda 5 milyon sığınmacıya ev sahipliği yapan Türkiye'nin ilave bir göç yükünü kaldıramayacağını da vurguladığı belirtildi.
Dışişleri Bakanlığı yalanladı
Türk Dışişleri Bakanlığı İngiliz Bakanın duyurduğu projeyi yalanladı. Bakanlıktan yapılan açıklamada, "Birleşik Krallık basınında yer alan Afgan mülteciler için Türkiye'de iltica başvuru merkezi kurulması konusunda plan yapıldığı yönündeki haberler gerçeği yansıtmamaktadır. Bugüne kadar hiçbir ülkeden tarafımıza iletilmiş bu yönde resmi bir talep bulunmamaktadır. Bu yönde bir talep iletilse dahi, bunu kabul etmemiz mümkün değildir" ifadeleri kullanıldı.
Açıklamalar Türkiye'yi hedef ülke yapıyor
ABD başta olmak üzere Batılı ülkelerin Afgan göçünü 3. ülkelerde durdurmayı planladıkları inkar edilemez bir gerçek. Bu planların başında da Türkiye geliyor. Nitekim ABD Dışişleri Bakanlığı tarafından daha önce yapılan açıklamada, kendileriyle çalışan binlerce Afgan'ın Taliban'ın potansiyel saldırı tehdidi nedeniyle yeniden yerleştirme programı kapsamında ABD'ye götürüleceğini bildirmişti. Dışişleri Bakanlığından üst düzey bir yetkili, program kapsamına alınacak kişilerin 12 ile 14 ay sürmesi beklenen başvuru süreci boyunca üçüncü bir ülkede kalması ve bu ülkelere kendi imkanlarıyla gitmeleri gerektiğini dile getirmişti. ABD'nin bu açıklamasının ardından İngiltere Savunma Bakanının Türkiye ve Pakistan'da mülteci merkezleri kurmayı planladıklarını söylemesi Türkiye'yi Afgan göçmenler için ister istemez hedef ülke haline getiriyor.
Ülkeye gireni geri göndermek zor
Afganistan'daki yeni durumun yarattığı göç dalgasından ciddi manada etkilenmememiz için sınırda uygulanmaya başlanan mevcut tedbirlerin yanı sıra Türkiye'nin yüksek bir sesle ve en üst mercide göçmen kapasitesinin daha fazla artırılamayacağı, göçmen alamayacağı, sınırlarının kapatıldığı ve girişe izin verilmeyeceğine yönelik sık sık açıklama yapması gerekiyor. Türkiye tarafından yapılan açıklamalarda ise dini ve tarihi söylemler kullanılması göçmenler için "gelebilirsiniz" sinyali olarak algılanıyor.
Bir diğer konu da yakalanan kaçak göçmenlerin ne yapılacağı hususu. Normal şartlarda bu göçmenlerin sınır dışı edilmesi gerekiyor. Fakat bir şekilde Türkiye'ye giren ve yakalanan göçmenler Afganistan'daki şartları bahane ederek gitmek istemediğinde bu göçmenler bulundukları ülkede tutuluyor. Böyle bir duruma düşmek istemeyen ABD ve diğer Batılı ülkeler bu yüzden Afgan göçmenleri 3. bir ülkede tutma hesabı yapıyor.
Duvarları aşmak için iki merdiven yetiyor
Özellikle yoğun göçmen geçişinin olduğu İran sınırında duvar inşası, hendek, tel örgüler gibi önlemler alınmaya başlandı. Bunun yanı sıra, gözetleme kuleleri ve karakol sayısının artırılması, sınır hattının teknolojik cihazlarla kontrol altına alınması, İHA'larla gözetlenmesi gibi birtakım tedbirler devreye sokuldu. Uzmanlar, Afganistan'dan karayoluyla gelebilecek göçe karşı Türkiye'nin aldığı bu tedbirlerin yeterli olmayacağı görüşünde. Uzmanlar, duvarın psikolojik bir etkisinin olduğunu ancak tamamen göçü engelleyeceğine dair beklentinin doğru olmadığını söylüyor. Nihayetinde duvarı aşmak için iki merdiven yeterli. Bir çıkış, diğeri iniş için.
İngiltere Savunma Bakanı Ben Wallace, pazar günü İngiliz Mail on Sunday gazetesine Afganistan'la ilgili yazdığı makalede, Afganlar için Afganistan dışında başvuru merkezleri kurmayı planladıklarını yazdı. Aynı gazetede yer alan bir haberde de Savunma Bakanlığının Türkiye ve Pakistan'da mülteci merkezleri kurmayı düşündüğünü aktardı.
İngiltere medyasında yer alan bu haber Türkiye'de tepkilere neden oldu. İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Twitter hesabından Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı etiketleyerek "Koltuğu kurtarmak için şimdi de İngilizlerin mi taşeronu oluyorsun?" ifadelerini kullandı. Akşener, İngiltere Başbakanı Boris Johson'ı etiketleyerek yazdığı mesajda da "Sayın Başbakan, Afgan mültecilerle ilgili yapılan bu tür anlaşmalar Türk halkının iradesine aykırıdır ve bizim açımızdan da meşru değildir. Bir sonraki seçimde Sayın Erdoğan gittiğinde, topraklarımızda bu tür kamplara izin vermeyeceğiz" dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da Twitter hesabından İngiltere kaynaklı haberlere tepki gösterdi. Wallace'ın açıklamalarına atıfta bulunan Kılıçdaroğlu, "İngiltere Savunma Bakanı Wallace, kendilerine hizmet etmiş Afganlara, Türkiye'de 'mülteci merkezleri' kuracaklarını ilan etti ve Afganları ülkemize davet etti. Kendilerine mülteci seçecekler, kalanlar ülkemizde bırakılacak" diye yazdı.
Erdoğan Johnson ile görüştü
Öte yandan Cumhurbaşkanı Erdoğan öneki gün İngiltere Başbakanı Boris Johnson ile bir telefon görüşmesi gerçekleştirdi. Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığından yapılan açıklamada, Erdoğan'ın görüşmede, Türkiye'nin Afganistan'da mevcut önceliğinin vatandaşlarının tahliyesi olduğunu ve Kabil havaalanının güvenliğini sağlama sorumluluğunu uygun şartların oluşması halinde devam ettirebileceklerini söylediği belirtildi. Erdoğan AB Konseyi Başkanı Charles Michel'le de Afganistan gündemli bir telefon görüşmesi gerçekleştirdi. İletişim Başkanlığı, Erdoğan'ın görüşmede Afganistan'da yumuşak bir geçiş olmasını temenni ettiklerini belirterek gerekli tedbirler alınmazsa Afganistan kökenli göç baskısının daha da artacağı, bunun da bütün ülkeler için ciddi bir meydan okuma teşkil edeceğini söylediği aktarıldı. AB'nin, Afgan halkına Afganistan'da ve Afganistan'a komşu ülkelerde, özellikle İran'da yardım etmesi gerektiğini söyleyen Erdoğan'ın, halihazırda 5 milyon sığınmacıya ev sahipliği yapan Türkiye'nin ilave bir göç yükünü kaldıramayacağını da vurguladığı belirtildi.
Dışişleri Bakanlığı yalanladı
Türk Dışişleri Bakanlığı İngiliz Bakanın duyurduğu projeyi yalanladı. Bakanlıktan yapılan açıklamada, "Birleşik Krallık basınında yer alan Afgan mülteciler için Türkiye'de iltica başvuru merkezi kurulması konusunda plan yapıldığı yönündeki haberler gerçeği yansıtmamaktadır. Bugüne kadar hiçbir ülkeden tarafımıza iletilmiş bu yönde resmi bir talep bulunmamaktadır. Bu yönde bir talep iletilse dahi, bunu kabul etmemiz mümkün değildir" ifadeleri kullanıldı.
Açıklamalar Türkiye'yi hedef ülke yapıyor
ABD başta olmak üzere Batılı ülkelerin Afgan göçünü 3. ülkelerde durdurmayı planladıkları inkar edilemez bir gerçek. Bu planların başında da Türkiye geliyor. Nitekim ABD Dışişleri Bakanlığı tarafından daha önce yapılan açıklamada, kendileriyle çalışan binlerce Afgan'ın Taliban'ın potansiyel saldırı tehdidi nedeniyle yeniden yerleştirme programı kapsamında ABD'ye götürüleceğini bildirmişti. Dışişleri Bakanlığından üst düzey bir yetkili, program kapsamına alınacak kişilerin 12 ile 14 ay sürmesi beklenen başvuru süreci boyunca üçüncü bir ülkede kalması ve bu ülkelere kendi imkanlarıyla gitmeleri gerektiğini dile getirmişti. ABD'nin bu açıklamasının ardından İngiltere Savunma Bakanının Türkiye ve Pakistan'da mülteci merkezleri kurmayı planladıklarını söylemesi Türkiye'yi Afgan göçmenler için ister istemez hedef ülke haline getiriyor.
Ülkeye gireni geri göndermek zor
Afganistan'daki yeni durumun yarattığı göç dalgasından ciddi manada etkilenmememiz için sınırda uygulanmaya başlanan mevcut tedbirlerin yanı sıra Türkiye'nin yüksek bir sesle ve en üst mercide göçmen kapasitesinin daha fazla artırılamayacağı, göçmen alamayacağı, sınırlarının kapatıldığı ve girişe izin verilmeyeceğine yönelik sık sık açıklama yapması gerekiyor. Türkiye tarafından yapılan açıklamalarda ise dini ve tarihi söylemler kullanılması göçmenler için "gelebilirsiniz" sinyali olarak algılanıyor.
Bir diğer konu da yakalanan kaçak göçmenlerin ne yapılacağı hususu. Normal şartlarda bu göçmenlerin sınır dışı edilmesi gerekiyor. Fakat bir şekilde Türkiye'ye giren ve yakalanan göçmenler Afganistan'daki şartları bahane ederek gitmek istemediğinde bu göçmenler bulundukları ülkede tutuluyor. Böyle bir duruma düşmek istemeyen ABD ve diğer Batılı ülkeler bu yüzden Afgan göçmenleri 3. bir ülkede tutma hesabı yapıyor.
Duvarları aşmak için iki merdiven yetiyor
Özellikle yoğun göçmen geçişinin olduğu İran sınırında duvar inşası, hendek, tel örgüler gibi önlemler alınmaya başlandı. Bunun yanı sıra, gözetleme kuleleri ve karakol sayısının artırılması, sınır hattının teknolojik cihazlarla kontrol altına alınması, İHA'larla gözetlenmesi gibi birtakım tedbirler devreye sokuldu. Uzmanlar, Afganistan'dan karayoluyla gelebilecek göçe karşı Türkiye'nin aldığı bu tedbirlerin yeterli olmayacağı görüşünde. Uzmanlar, duvarın psikolojik bir etkisinin olduğunu ancak tamamen göçü engelleyeceğine dair beklentinin doğru olmadığını söylüyor. Nihayetinde duvarı aşmak için iki merdiven yeterli. Bir çıkış, diğeri iniş için.