Bayramlar toplumsal bilincin pekiştiği günler. Büyüklerin küçükleri sevdiği; küçüklerin büyükleri saydığı günler bu günler.
Kalabalıkları millet yapan unsurlar, o kitlenin sahip olduğu ortak paydalardır. Ortak değerler arttığı müddetçe bireyler arasındaki sevgi ve saygı; dayanışma ve yardımlaşma da o denli artar. O yüzdendir ki her devlet, milletini bir arada tutmanın hesaplarını yapar.
Millî ve dinî bayramlarımıza bu pencereden bakılmasında zaruret vardır. Bizde olduğu kadar, hiçbir millette olmayan birlik ve beraberliğin temelinde de bu nükte yatmaktadır. Tarihimiz bu tespitin altın levhalarıyla doludur.
Kurtuluş Savaşımız, Çanakkale'de yazılan -bağımsızlık destanı- hep bunun yansımalarıdır. Ulusal bütünlüğümüzü hazmedemeyenler işte bu bütünlüğü hedef aldılar. Toplum mühendisliği projeleriyle bizi "bir millet" yapan paydalarımızı tespit ettiler; bu ortak değerlerimize nokta atışı yapmaya başladılar. Bu tahripkar atışlar geniş bir zaman dilimine yayılarak yapıldı. İşin taşeronluğu birçok meslek dalındaki şuurlu veya şuursuz kişilere havale edildi.
Ramazan mevsimi yaklaştığında orucu; hac mevsimi yaklaştığında haccın menasikini, haccın lüzumunu; kurban bayramı geldiğinde kurban kesimini, kurbanlıkları, kurban kesmenin lüzumunu masaya yatırdılar.
Tartışmalar o kadar komik hale geldi ki; ehil olan olmayan konuşmaya başladı. Maksat, milletin bilincini bulandırmak. Konuya reyting açısından yaklaşıldı. Hayvan hakları gündeme getirildi. Öyle komik olundu ki hayvanlar dahi bu projede kullanılmaya çalışıldı.
Neticesini hep birlikte yaşıyoruz. Bugün birlik ve beraberlik adına çok şeylerimizi kaybettik.
Şükürler olsun; ne kadar çaba sarf edilirse edilsin, artık milletimiz oynanan oyunları tespit etmeye başlamıştır, oyunların perde arkasını görmeye başlamıştır.
İşte yeni bir Kurban Bayramını idrak ettik. Yine insanımız kurban kesiminde yarıştı. Bayramın daha ilk günüde kurbanlık bulmak büyük bir sorun haline geldi. Bu ekonomik krize rağmen millet inancının ve kültürünün gereğini yerine getirme konusunda son derece kararlı bir tavır ortaya koydu.
O halde; ülke olarak yaşadığımız bu karanlık günlerde, millî bütünlüğümüzü korumak için değerlerimize her zamankinden daha çok sahip çıkma zarureti vardır. Büyükleri ziyaret edelim, dargınları barıştıralım; millet fertlerimiz arasında yardımlaşmayı arttıralım, hediyeleşelim; eş ve dostlarımızı ziyaret edelim, hatta mezardakileri de ziyareti ihmal etmeyelim; hasılı "Gelin Canlar Bir Olalım"
Bu vesileyle Mübarek Kurban Bayramınızı tekrar tekrar tebrik ederim.
Kalabalıkları millet yapan unsurlar, o kitlenin sahip olduğu ortak paydalardır. Ortak değerler arttığı müddetçe bireyler arasındaki sevgi ve saygı; dayanışma ve yardımlaşma da o denli artar. O yüzdendir ki her devlet, milletini bir arada tutmanın hesaplarını yapar.
Millî ve dinî bayramlarımıza bu pencereden bakılmasında zaruret vardır. Bizde olduğu kadar, hiçbir millette olmayan birlik ve beraberliğin temelinde de bu nükte yatmaktadır. Tarihimiz bu tespitin altın levhalarıyla doludur.
Kurtuluş Savaşımız, Çanakkale'de yazılan -bağımsızlık destanı- hep bunun yansımalarıdır. Ulusal bütünlüğümüzü hazmedemeyenler işte bu bütünlüğü hedef aldılar. Toplum mühendisliği projeleriyle bizi "bir millet" yapan paydalarımızı tespit ettiler; bu ortak değerlerimize nokta atışı yapmaya başladılar. Bu tahripkar atışlar geniş bir zaman dilimine yayılarak yapıldı. İşin taşeronluğu birçok meslek dalındaki şuurlu veya şuursuz kişilere havale edildi.
Ramazan mevsimi yaklaştığında orucu; hac mevsimi yaklaştığında haccın menasikini, haccın lüzumunu; kurban bayramı geldiğinde kurban kesimini, kurbanlıkları, kurban kesmenin lüzumunu masaya yatırdılar.
Tartışmalar o kadar komik hale geldi ki; ehil olan olmayan konuşmaya başladı. Maksat, milletin bilincini bulandırmak. Konuya reyting açısından yaklaşıldı. Hayvan hakları gündeme getirildi. Öyle komik olundu ki hayvanlar dahi bu projede kullanılmaya çalışıldı.
Neticesini hep birlikte yaşıyoruz. Bugün birlik ve beraberlik adına çok şeylerimizi kaybettik.
Şükürler olsun; ne kadar çaba sarf edilirse edilsin, artık milletimiz oynanan oyunları tespit etmeye başlamıştır, oyunların perde arkasını görmeye başlamıştır.
İşte yeni bir Kurban Bayramını idrak ettik. Yine insanımız kurban kesiminde yarıştı. Bayramın daha ilk günüde kurbanlık bulmak büyük bir sorun haline geldi. Bu ekonomik krize rağmen millet inancının ve kültürünün gereğini yerine getirme konusunda son derece kararlı bir tavır ortaya koydu.
O halde; ülke olarak yaşadığımız bu karanlık günlerde, millî bütünlüğümüzü korumak için değerlerimize her zamankinden daha çok sahip çıkma zarureti vardır. Büyükleri ziyaret edelim, dargınları barıştıralım; millet fertlerimiz arasında yardımlaşmayı arttıralım, hediyeleşelim; eş ve dostlarımızı ziyaret edelim, hatta mezardakileri de ziyareti ihmal etmeyelim; hasılı "Gelin Canlar Bir Olalım"
Bu vesileyle Mübarek Kurban Bayramınızı tekrar tekrar tebrik ederim.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Doç. Dr. Ahmet H. Kepekçi / diğer yazıları
- PKK ve yeni süreçte jeopolitik dengeler: Sevr mi Lozan mı? / 14.05.2025
- Türkiye için vakit kaybetmeden Afet Yönetimi Bakanlığı kurulmalı / 06.05.2025
- 40 milyar dolarla ne yapabilirdik? / 05.05.2025
- 1 Mayıs'ın ardındaki gerçek soru: Hangi sistem emekçiye umut olabilir? / 04.05.2025
- Çocuklar yaşarsa millet yaşar / 29.04.2025
- Atatürk mü? Kenan Evren mi? İşte gerçekler / 28.04.2025
- Kaybolan iğne evde aranır / 23.04.2025
- Dış politikanın kırılma noktası: Kıbrıs / 22.04.2025
- Algı yönetimi gölgesinde Suriye ve bölgesel tehditler / 20.04.2025
- Trump, Netanyahu ve Türkiye: Bölgedeki yeni denge / 15.04.2025
- Türkiye için vakit kaybetmeden Afet Yönetimi Bakanlığı kurulmalı / 06.05.2025
- 40 milyar dolarla ne yapabilirdik? / 05.05.2025
- 1 Mayıs'ın ardındaki gerçek soru: Hangi sistem emekçiye umut olabilir? / 04.05.2025
- Çocuklar yaşarsa millet yaşar / 29.04.2025
- Atatürk mü? Kenan Evren mi? İşte gerçekler / 28.04.2025
- Kaybolan iğne evde aranır / 23.04.2025
- Dış politikanın kırılma noktası: Kıbrıs / 22.04.2025
- Algı yönetimi gölgesinde Suriye ve bölgesel tehditler / 20.04.2025
- Trump, Netanyahu ve Türkiye: Bölgedeki yeni denge / 15.04.2025