Bursa'da "radyoaktif iyot tedavisi" uygulayan Nuc-on Nükleer Tıp Merkezi yetkilisi Dr. Murat Baş, halk arasında "zehirli guatr" olarak bilinen "hipertiroidi" hastalığının, bu yöntemle kesin ve kalıcı olarak tedavi edildiğini, yöntemin, "zehirli olmayan" guatr türlerinde de kullanılabildiğini kaydetti.
Birçok nedeni olabiliyor
Guatrın, tiroid bezinin normalden fazla büyümesi anlamına geldiğini belirten Baş, çarpıntı, sinirlilik, ellerde titreme, sıcağa ve soğuğa tahammülsüzlük gibi belirtilerle ortaya çıkan hastalığın, iyot eksikliği, kara lahana gibi guatr yapıcı bazı yiyeceklerin fazla tüketilmesi ya da tiroid bezinin iltihapları gibi nedenlerle oluştuğunu anlattı. Dr. Baş, Türkiye'de yaklaşık 12 milyon guatr hastası olduğunu, hastalığın teravisinde yaygın olarak kullanılan ameliyatın bazı durumlarda sakıncalı olabildiğini belirterek, "Ameliyatta tiroid bezialınırken, ses tellerine ve boğazda bulunan diğer salgı bezlerine de zarar verilebiliyor. Ayrıca tiroid bezinin tamamı alınamadığı için guatr tekrarlayabiliyor" dedi.
İşlem 5 dakika sürüyor
Avrupa ve ABD'de radyoaktif iyot tedavisi sayesinde "zehirli guatr" için ameliyat olma durumunun önemli ölçülerde ortadan kalktığını dile getiren Baş, Türkiye'de henüz çok yaygın olmayan bu yöntemde, hastalara özel hazırlanmış kapsül ya da solüsyon şeklindeki radyoaktif iyot maddesinin ağızdan verildiğini söyledi. Baş, hastaların bu tedavi için hastanede yatmalarına gerek olmadığını, işlemin genellikle bir kez yapıldığını ve 5 dakika sürdüğünü ifade ederek, şöyle konuştu: "Tedavide hastaya verilen ilaç, tiroid bezlerindeki fazla dokuyu yok ediyor ve tiroid bezi, normal fonksiyonlarına devam ediyor. İnsanlar bu tedaviyi bilmiyorlar, o yüzden de ameliyat olmak zorunda kalıyorlar. Oysa radyoaktif iyot tedavisi, ameliyattaki riskleri ortadan kaldırıyor. Maliyeti de ameliyata oranla oldukça düşük. Zararı ve yan etkisi yoktur. Hamileler ve küçük çocuklar dışında herkese uygulanabiliyor. Yaşlılarda, kalp ve şeker hastalarında da rahatlıkla kullanılabilir.
Birçok nedeni olabiliyor
Guatrın, tiroid bezinin normalden fazla büyümesi anlamına geldiğini belirten Baş, çarpıntı, sinirlilik, ellerde titreme, sıcağa ve soğuğa tahammülsüzlük gibi belirtilerle ortaya çıkan hastalığın, iyot eksikliği, kara lahana gibi guatr yapıcı bazı yiyeceklerin fazla tüketilmesi ya da tiroid bezinin iltihapları gibi nedenlerle oluştuğunu anlattı. Dr. Baş, Türkiye'de yaklaşık 12 milyon guatr hastası olduğunu, hastalığın teravisinde yaygın olarak kullanılan ameliyatın bazı durumlarda sakıncalı olabildiğini belirterek, "Ameliyatta tiroid bezialınırken, ses tellerine ve boğazda bulunan diğer salgı bezlerine de zarar verilebiliyor. Ayrıca tiroid bezinin tamamı alınamadığı için guatr tekrarlayabiliyor" dedi.
İşlem 5 dakika sürüyor
Avrupa ve ABD'de radyoaktif iyot tedavisi sayesinde "zehirli guatr" için ameliyat olma durumunun önemli ölçülerde ortadan kalktığını dile getiren Baş, Türkiye'de henüz çok yaygın olmayan bu yöntemde, hastalara özel hazırlanmış kapsül ya da solüsyon şeklindeki radyoaktif iyot maddesinin ağızdan verildiğini söyledi. Baş, hastaların bu tedavi için hastanede yatmalarına gerek olmadığını, işlemin genellikle bir kez yapıldığını ve 5 dakika sürdüğünü ifade ederek, şöyle konuştu: "Tedavide hastaya verilen ilaç, tiroid bezlerindeki fazla dokuyu yok ediyor ve tiroid bezi, normal fonksiyonlarına devam ediyor. İnsanlar bu tedaviyi bilmiyorlar, o yüzden de ameliyat olmak zorunda kalıyorlar. Oysa radyoaktif iyot tedavisi, ameliyattaki riskleri ortadan kaldırıyor. Maliyeti de ameliyata oranla oldukça düşük. Zararı ve yan etkisi yoktur. Hamileler ve küçük çocuklar dışında herkese uygulanabiliyor. Yaşlılarda, kalp ve şeker hastalarında da rahatlıkla kullanılabilir.