Böylece ana-babasını hac borcundan kurtarmış olur. Kendine de, farz olmuş ise, kendi için, ayrıca gitmesi lazımdır. Onları borçtan kurtarması, kendine çok sevap kazandırır. Namaz, oruç gibi beden ile yapılan ibadetler başkası yerine yapılamaz. Herkesin kendi yapması lazımdır. Vekaletle yaptırılamaz. Zekat gibi yalnız mal ile yapılan ibadetleri, onun izni ve malı ile başkasının yapması caiz olur. Hac, hem beden, hem mal ile yapılır. Bir kimse, hayatta iken, bir özrü de yok iken onun yerine başkası hac yapamaz. Devamlı özrü olan, kendi yerine başkasını hacca gönderebilir. İzinsiz vekil olup haccedenin haccı kendine olur. Sevabını vekil olduğu kimseye bağışlayabilir. Fakat bağışladığı kimse, hac borcundan kurtulamaz. Şeytan taşlamak Bazıları, şeytan taşlamanın aslı olmadığını söylüyorlar. Tabii bunlar maksatlı iddialardır. Bu hususta birkaç hadis-i şerif şöyle: (Ya Resulallah, bu taşları şeytana atmaktaki mükafatımız nedir?) diye sorana, buyurdu ki: (Bunun mükafatını, en çok muhtaç olduğun Kıyamette, Rabbinin katında bulacaksın!) [Taberani](İbrahim aleyhisselam, hac yapmaya geldiği vakit, ilk cemrede [şeytan taşlama yerinde] yolunu kesen şeytana yedi taş attı. Şeytan yere battı. İkinci cemrenin yanında görünce yine yedi taş attı. Şeytan yine yere battı. Üçüncü taşlama yerinde şeytanı tekrar görünce, yedi taş atıp onu yerin dibine geçirdi.) [Hakim, İbni Huzeyme]Hacer-i esvedi öpmek Hacer-i esvedi öpmek sünnettir. Müslümanlara eziyet vermeden öpmeye çalışmalıdır! Eziyet verecekse uzaktan istilam etmelidir! Hadis-i şerifte buyuruldu ki:(Hacer-i esved, Cennet yakutlarındandır. Kıyamette, iki gözü ve bir dili olduğu halde getirilir. Tazim ve sıdk ile istilam edenin lehinde şahitlik eder. Riya ve alay ile istilam edenin de aleyhine şahitlik eder.) [Tirmizi][İstilam: Hacer-i esvedi öpmek, elle okşamak, kalabalık dolayısıyla mümkün olmazsa, uzaktan hürmet işareti yapmak.] Canlıyı konuşturan ve bazılarına şefaat yetkisi veren Allahü teâlâ, hayvanları ve cansızları konuşturamaz mı? Onlara şefaat yetkisi veremez mi? Kur'an-ı kerimde de canlı-cansız her varlığın tesbih ettiği bildiriliyor. Fakat biz anlamıyoruz diye -hâşâ- Kur'an-ı kerimi mi inkâr etmek gerekir? Kur'an-ı kerimde mealen buyuruluyor ki:(Yedi kat gök ve yer ve bunların içindekiler, Allah'ı tesbih eder. Hiçbir varlık yok ki, Onu hamd ile tesbih etmesin. Fakat onların tesbihini anlayamazsınız!) [İsra 44](Göktekiler, yerdekiler, kanatlarını çırparak uçan kuşlar, Allah'ı hep tesbih ederler.) [Nur 41](Göklerde ve yerde ne varsa, hepsi Allahü teâlâyı tesbih etmektedir.) [Hadid 1] Allahü teâlâ dilerse taş da konuşur, ağaç da konuşur, hayvan da konuşur.Bütün mahlukat Allah'ı zikrediyor. Onlara zikir etme kuvvetini veren Allahü teâlâ onları konuşturamaz mı, onlara şefaat izni veremez mi?Hacer-ül esved denilen taş, Cennetten gelmiştir. O taşı oraya Allahü teâlâ koydurdu.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.