Harflerden aydınlığa: Cumhuriyet’in okuma yazma zaferi
Osmanlı'da yüzde 8 olan okuryazarlık, Cumhuriyet'in Harf Devrimi ve Millet Mektepleriyle 1935'te yüzde 20'ye yükseldi. Bu devrim, bilgiyi halka indirip ulusal birliği, kadın özgürlüğünü ve kültürel bağımsızlığı kalıcı bir Cumhuriyet kazanımları haline getirdi
29.10.2025 14:50:00
Eyüp Kabil
Eyüp Kabil





Osmanlı İmparatorluğu'nun son yıllarında, bir milletin zihni karanlığa gömülmüştü. 1923'te Cumhuriyet ilan edildiğinde, nüfusun yalnızca %7-9'u okuma-yazma biliyordu. Bu oran, erkeklerde %10-12, kadınlarda ise %3-4 civarındaydı. Köylerde bu rakamlar %1-2'ye kadar düşüyordu. Arap alfabesi, Türkçenin ses yapısına uymuyor; 29 harfle 8 ünlü, 3 kısa ünlü ve 28 ünsüz sesi karşılamaya çalışıyordu. Kelimeler bitişik yazılıyor, harekeler nadiren kullanılıyor, aynı harf dizisi 10'dan fazla anlam taşıyabiliyordu. Bir metni okumak, uzmanlık gerektiriyordu. Gazete tirajları 50.000'i aşmıyordu; kitaplar el yazması veya sınırlı baskıydı. Medrese eğitimi, halkın %90'ını dışlıyordu. Kısacası, bilgi erişimi bir seçkinler ayrıcalığıydı.
Harf Devrimi: 1 Kasım 1928
Mustafa Kemal Atatürk, "Yeni nesil, sizin eseriniz olacaktır" derken, bu karanlığı hedef alıyordu. 1 Kasım 1928'de, TBMM'de 1353 sayılı kanun kabul edildi: Latin temelli yeni Türk alfabesi resmi yazı sistemi oldu. 29 harf, Türkçenin tam ses yapısına uyarlandı. Her ses bir harf, her harf bir ses. Okuma-yazma süresi 6-8 yıldan 3-4 aya düştü.
-3 Kasım 1928: Atatürk, Dolmabahçe Sarayı'nda ilk dersi kendisi verdi.
-24 Kasım 1928: "Millet Mektepleri" açıldı.
-1 Ocak 1929: Yeni alfabe zorunlu hale geldi. Eski alfabe "unutulmuş dil" ilan edildi.
Millet Mektepleri ve Seferberlik
Cumhuriyet, okuma-yazmayı ulusal güvenlik meselesi saydı. 1 Ocak 1929'da Millet Mektepleri Yönetmeliği yayımlandı. Hedef: 3 yılda 1 milyon kişiye okuma-yazma öğretmek.
-Kadınlar: 1929'da kursiyerlerin %40'ı kadındı. 1935'te kadın okuryazarlığı %10'dan %20'ye yükseldi.
-Köy Enstitüleri (1940): Köy çocuklarına hem öğretmenlik hem okuma-yazma eğitimi verdi.
-Halkevleri: 478 şubede okuma odaları, kütüphaneler, tiyatro ile kültürel okuryazarlık sağladı.
-Askerî okuma-yazma: 1927'de askerlerin %60'ı okuma-yazma bilmezken, 1935'te bu oran %10'a düştü.
Sonuçlar: Bir Ulusun Uyanışı
-1928-1935 arası: Okuryazar sayısı 3 kat arttı.
-Basın devrimi: 1928'de 50.000 olan gazete tirajı, 1935'te 200.000'e çıktı.
-Kitap üretimi: 1923'te yılda 100 kitap basılırken, 1938'de 1.200'e ulaştı.
-Kadınların yükselişi: 1934'te seçme-seçilme hakkı, okuryazar kadınların sayesindeydi.
Cumhuriyet'in En Büyük Kazanımlarından Biri
Harf devrimi ve okuma-yazma seferberliği, Cumhuriyet'in en somut zaferidir. Çünkü:
1-Bilgiye erişimi demokratikleştirdi: Seçkinlerden halka indi.
2-Ulusal birliği pekiştirdi: Ortak alfabe, ortak dil, ortak bilinç yarattı.
3-Kadınları özgürleştirdi: Okuryazar kadın, seçmen, öğretmen, doktor oldu.
4-Sanayi ve bilim yolunu açtı: Teknik kitaplar, yerli mühendislik, yerli üretim başladı.
5-Kültürel bağımsızlığı sağladı: Arap-Fars etkisinden kurtulup, Türkçe düşünen bir nesil doğdu.
Atatürk'ün dediği gibi: "Okuma-yazma bilmeyen bir millet, karanlıkta yolunu bulmaya çalışan kör gibidir." Cumhuriyet, o körlüğü 3 yılda yırtıp attı. Bugün Türkiye'de %99'a yakın okuryazarlık oranı varsa, bunun temeli 1 Kasım 1928'de atıldı. Harf devrimi, sadece alfabe değiştirmek değil, bir milletin aklını özgürleştirmekti. Bu, Cumhuriyet'in ebedi ışığıdır.
Harf Devrimi: 1 Kasım 1928
Mustafa Kemal Atatürk, "Yeni nesil, sizin eseriniz olacaktır" derken, bu karanlığı hedef alıyordu. 1 Kasım 1928'de, TBMM'de 1353 sayılı kanun kabul edildi: Latin temelli yeni Türk alfabesi resmi yazı sistemi oldu. 29 harf, Türkçenin tam ses yapısına uyarlandı. Her ses bir harf, her harf bir ses. Okuma-yazma süresi 6-8 yıldan 3-4 aya düştü.
-3 Kasım 1928: Atatürk, Dolmabahçe Sarayı'nda ilk dersi kendisi verdi.
-24 Kasım 1928: "Millet Mektepleri" açıldı.
-1 Ocak 1929: Yeni alfabe zorunlu hale geldi. Eski alfabe "unutulmuş dil" ilan edildi.
Millet Mektepleri ve Seferberlik
Cumhuriyet, okuma-yazmayı ulusal güvenlik meselesi saydı. 1 Ocak 1929'da Millet Mektepleri Yönetmeliği yayımlandı. Hedef: 3 yılda 1 milyon kişiye okuma-yazma öğretmek.
|
YIL |
AÇILAN KURS |
KATILAN KİŞİ |
OKUR-YAZAR OLAN |
|
1929 |
20.487 |
1.051.000 |
765.000 |
|
1930 |
15.342 |
820.000 |
610.000 |
|
1933 |
12.100 |
680.000 |
520.000 |
|
Toplam |
48.000+ |
2.800.000+ |
2.000.000+ |
-Kadınlar: 1929'da kursiyerlerin %40'ı kadındı. 1935'te kadın okuryazarlığı %10'dan %20'ye yükseldi.
-Köy Enstitüleri (1940): Köy çocuklarına hem öğretmenlik hem okuma-yazma eğitimi verdi.
-Halkevleri: 478 şubede okuma odaları, kütüphaneler, tiyatro ile kültürel okuryazarlık sağladı.
-Askerî okuma-yazma: 1927'de askerlerin %60'ı okuma-yazma bilmezken, 1935'te bu oran %10'a düştü.
Sonuçlar: Bir Ulusun Uyanışı
|
YIL |
GENEL OKURYAZARLIK |
ERKEK |
KADIN |
ŞEHİR |
KÖY |
|
1927 |
%8 |
%12 |
%4 |
%25 |
%3 |
|
1935 |
%20,4 |
%30 |
%10 |
%45 |
%12 |
|
1945 |
%30,4 |
%45 |
%16 |
%60 |
%20 |
|
1950 |
%33 |
%50 |
%18 |
%65 |
%22 |
-1928-1935 arası: Okuryazar sayısı 3 kat arttı.
-Basın devrimi: 1928'de 50.000 olan gazete tirajı, 1935'te 200.000'e çıktı.
-Kitap üretimi: 1923'te yılda 100 kitap basılırken, 1938'de 1.200'e ulaştı.
-Kadınların yükselişi: 1934'te seçme-seçilme hakkı, okuryazar kadınların sayesindeydi.
Cumhuriyet'in En Büyük Kazanımlarından Biri
Harf devrimi ve okuma-yazma seferberliği, Cumhuriyet'in en somut zaferidir. Çünkü:
1-Bilgiye erişimi demokratikleştirdi: Seçkinlerden halka indi.
2-Ulusal birliği pekiştirdi: Ortak alfabe, ortak dil, ortak bilinç yarattı.
3-Kadınları özgürleştirdi: Okuryazar kadın, seçmen, öğretmen, doktor oldu.
4-Sanayi ve bilim yolunu açtı: Teknik kitaplar, yerli mühendislik, yerli üretim başladı.
5-Kültürel bağımsızlığı sağladı: Arap-Fars etkisinden kurtulup, Türkçe düşünen bir nesil doğdu.
Atatürk'ün dediği gibi: "Okuma-yazma bilmeyen bir millet, karanlıkta yolunu bulmaya çalışan kör gibidir." Cumhuriyet, o körlüğü 3 yılda yırtıp attı. Bugün Türkiye'de %99'a yakın okuryazarlık oranı varsa, bunun temeli 1 Kasım 1928'de atıldı. Harf devrimi, sadece alfabe değiştirmek değil, bir milletin aklını özgürleştirmekti. Bu, Cumhuriyet'in ebedi ışığıdır.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.




















































































