Gerek tüm İslam âlemi ve gerekse cennet vatan Türkiye olarak alabildiğine olumsuzluklarla çepeçevre kuşatılmış olmamıza rağmen umutlarla gelen, müjdelerle gelen on bir ayın sultanını nice sevinçlerle karşılıyoruz.Etrafa kesin ve keskin fermanlar yayınlayan bir sultan gibi hayatımızın tam ortasına yerleşip uyku saatlerimizi, yemek saatlerimizi, yatış kalkış saatlerimizi bir çırpıda değiştirecek olan on bir ayın sultanı, ümit ediyoruz ki her zamankinden daha fazla hepimizi bir iç muhasebeye de yönlendirecektir.Ne yaptık, ne yapıyoruz, ne yapmamız lazım, biz kimiz bu hal neyin nesi? Cinsinden üst üste sorularla zihinler zonklamalı, vicdanlar sızlamalı, gözler dört açılmalı.Her akşam uzun bir günün ardından çatlamış dudaklarla suyu yudumlayıp oruç açılırken basiretler de açılmalı, ferasetler de açılmalı, ilmi hal bilgisi tam yerli yerine oturmalı; ne haldeyiz, halimiz nicedir ve bu hal ile Hakkın huzuruna varırsak öte dünyada halimiz nice olur demeliyiz?Her gece seher vaktinin önü sıra sahur yemeğine uyanırken, tüm dimağlarımız uyanmalı, şuurumuz uyanmalı, hesap sorma ve hesap verme bilincimiz uyanmalı, sormadıklarımızdan da sorulacağımızın şuuruna varmalıyız.Hem kökler hem de dallar bizden hesap soracaklar, hem ecdadımız hem de gelecek nesillerimiz inceden inceye hesap soracaklar; dedeler emanetler ne oldu diyecek, torunlar da bize ne emanet ettiniz diyecekler?İftarımız, sahurumuz, teravihimiz, hatim indirmelerimiz, mukabelelerimiz hemen hepsi bizde hesap şuurunu geliştirmeli; önümüzde bir hesap günü var, önümüzde bir toplanma günü var, önümüzde bir çağrışma günü var, önümüzde bir ayrışma günü var?"Kişi sevdiği ile beraberdir" ölçüsünü kulağımıza küpe yaparak, kimlerle beraber olduğumuzun, kimleri ve ne için sevdiğimizin, burada sevdiklerimizle beraber öte dünyada da olup olamayacağımızın hesabını, sorgulamasını da inceden inceye yapmalıyız.Bütün olumsuzluklara rağmen Ramazan geldi diye sevinçten uçuyoruz, oruç tutacağız diye, ibadetlerde daha da yoğunlaşacağız diye, kitabımızla daha çok hemhal olacağız, mesajını anlamaya çalışacağız diye sevinçliyiz.Geçen sene Ramazanda beraber olduğumuz halde bu yıl aramızda olmayanların yerleri iftarda boş kalacak, sahurda boş kalacak, her defasında üzüleceğiz ama onlarla da bir gün mutlaka kavuşacağımıza olan mutlak inancımızla rahatlayacağız, ferahlayacağız.Ayrılık ateşi kar etti cana ama şu müjdeler o ateşi söndürmeye elbette ki kafidir:"Arş'ı taşıyanlar ve onun çevresinde bulunanlar Rablerini hamd ile tesbih ederler, O'na iman ederler ve iman edenler için mağfiret dilerler: 'Rabbimiz! Rahmet ve ilim yönünden her şeyi kuşattın. Tevbe edip senin yoluna uyanları bağışla ve onları cehennem azabından koru." "Rabbimiz! Onları ve babalarından, eşlerinden ve soylarından salih olanları kendilerine vaad ettiğin Adn cennetlerine sok. Şüphesiz sen güçlüsün, hakimsin.""Ve onları kötülüklerden koru. O gün, kimi kötülüklerden korursan ona rahmet etmişsindir. İşte bu, büyük kurtuluştur." (Mü'min: 7?9).
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Aziz Karaca / diğer yazıları
- Elin dilin dert görmesin / 28.10.2025
- Sütün ağzı açık kediler ise çok acımasız / 25.10.2025
- Damla düşmez yoksullara / 24.10.2025
- Bu tanımın neresindeyiz? / 23.10.2025
- Demir olsa erir odunsa yanar / 14.10.2025
- Y’ler yağmur gibi yağdı dört bir yandan / 11.10.2025
- Demedim mi ey değirmen! / 10.10.2025
- Hangisi doğru? / 04.10.2025
- ‘Yılda bir miting’ ahalisi suskun / 01.10.2025
- Bizim medeniyetimizde zulüm alkışlanmaz zalim de asla sevilmez / 28.09.2025
- Sütün ağzı açık kediler ise çok acımasız / 25.10.2025
- Damla düşmez yoksullara / 24.10.2025
- Bu tanımın neresindeyiz? / 23.10.2025
- Demir olsa erir odunsa yanar / 14.10.2025
- Y’ler yağmur gibi yağdı dört bir yandan / 11.10.2025
- Demedim mi ey değirmen! / 10.10.2025
- Hangisi doğru? / 04.10.2025
- ‘Yılda bir miting’ ahalisi suskun / 01.10.2025
- Bizim medeniyetimizde zulüm alkışlanmaz zalim de asla sevilmez / 28.09.2025



















































































