Zifiri karanlık bir ortamdan geçiyor olmamıza rağmen, her türlü kötülükler, çirkinlikler, vurgunlar ve soygunlar dev dalgalar gibi üstümüze üstümüze geliyor olmasına rağmen Ramazan hilali hayatımızı aydınlatmaya devam ediyor.
Malum küresel musibet, salgın hastalık, yönetim katında bulunanların tedbirsizliklerinden ve umursamaz tavırlarından da faydalanarak çaresiz insanımızın ufuklarını büsbütün karartmış olmasına rağmen şehr-i siyam ve şehr-i Kur'an, milletimize umutlar sunmaya ve çıkış yolları göstermeye devam ediyor.
Ülke kaynaklarının başına çöreklenmiş akbabaların bir türlü doymayan hırslarına ve ihtiraslarına rağmen, bir anda sahip oldukları hesapsız servetten ötürü deli-divane tavırlarına, sergiledikleri çılgınlıklarına rağmen Ramazan ikliminde fabrika ayarlarına dönen engin gönüller sayesinde kırık gönüller şad olmaya, yoksul haneler şenlenmeye devam ediyor.
İncelikten nasibini almamış, nezakete, zarafete ve güzelliğe bir türlü yolu uğramamış, boynu kalın, huyu kalın, eli kalın, dili kalın, hatta dili demirden sözde din adamlarının sergiledikleri bütün kalınlıklar ve kabalıklara rağmen içinden geçtiğimiz Ramazan iklimi, ahlak dünyamızı inceden inceye örmeye devam ediyor.
Her şeye rağmen, ahlakın servetsiz, servetin ise ahlaksız olmasına rağmen, adaletin sesinin kısık, her türlü adaletsizliğin ve hukuksuzluğun da kulakları sağır edecek kadar gür sesli olmasına rağmen, şehr-i Furkan ufuklarımızı aydınlatmaya ve umutlarımızı yeşertmeye devam ediyor.
İçinde hayat kitabımızın nazil olmaya başladığı bu oruç ayına erişmiş olmanın sonsuz sevinci ile oruçlarımızı tutmaya devam ederken, Kur'an ile ilişkilerimizi, haşir-neşir olma halimizi daha da sıklaştırdığımız için sıkça rastladığımız müjdelerin hem bizim gönüllerimizi hem de servetten ve şöhretten ötürü kaskatı kesilmiş olan gönülleri yumuşatmasını niyaz ediyoruz.
"De ki: Allah şöyle buyuruyor: Ey nefislerine uyup da sınırlarımı aşan kullarım! Allah'ın rahmetinden umudunuzu kesmeyin, Allah bütün günahlarınızı bağışlar, şüphe yok ki O, çok bağışlayan ve çok acıyandır." (Zümer: 53).
"Yüzlerinizi doğu ve batı yönüne çevirmeniz hayırda erginlik/dürüstlük değildir. Hayırda erginlik/dürüstlük o kişinin hakkıdır ki, Allah'a, âhiret gününe, meleklere, kitaplara, peygamberlere inanır; akrabaya, yetimlere, çaresizlere, yolda kalmışa, yoksullara, özgürlüğüne kavuşmak gayretinde olanlara malı seve seve verir, namazı/duayı yerine getirir, zekâtı öder. Böyleleri söz verdiklerinde ahitlerine vefalıdırlar; bolluk ve bereket zamanı kadar, zorluk, sıkıntı ve şiddet zamanında da sabırlıdırlar. İşte bunlardır özüyle sözü bir olanlar. İşte bunlardır takva sahipleri." (Bakara: 177).
- Yalamış yutmuşlar / 09.07.2025
- Dökülüyoruz dökülüyorsunuz dökülüyorlar / 08.07.2025
- Emeklinin payına bir kez daha hüsran düştü / 07.07.2025
- ‘İçi nasırlanmış elleri de yaz’ / 05.07.2025
- Kalemim elemime tercüman olabilseydi / 03.07.2025
- Ne olur? / 20.06.2025
- "Ben garip eşim garip/ Eşim yoldaşım garip" / 19.06.2025
- “Adana’da Ağustosta bulamadım yazımı Ağrı gibi başı duman kar ararsan işte ben” / 05.06.2025
- Emeklinin emeklemesi bile hayal oldu / 04.06.2025