Hipertansiyon çaktırmadan geliyor
Hipertansiyon, dünya genelinde milyonlarca insanı etkileyen ve genellikle belirti vermeyen bir sağlık sorunu. Kontrol ve tedavi edilmediği takdirde kalp hastalıkları, felç, böbrek yetmezliği gibi ciddi komplikasyonlara yol açabiliyor.
17.05.2025 00:20:00
ÖNDER YILMAZ
ÖNDER YILMAZ





Hipertansiyonun sanılanın aksine genellikle belirti vermediği uyarısında bulunan Bayındır Söğütözü Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Mutlu Güngör, Türkiye'de her 8 yetişkinden birinin hipertansiyon hastası olduğunu ancak bu hastaların yarısının bu durumun farkında olmadığına dikkat çekti. Kan basıncının, damar içinde meydana gelen basıncı ifade ettiğini ve bu basıncın yüksek olması durumunun 'hipertansiyon' olarak tanımlandığını belirten Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Mutlu Güngör "Normal kan basıncı, 130/80 mm Hg'nin altı olarak kabul edilir. 130/80'in üzerindeki değerler hipertansiyon anlamına gelir. Tansiyonun her iki değeri de önemlidir. Küçük tansiyon genellikle ihmal edilir, ancak her iki değerin de normal olması gerekir. Birinin yüksek olması bile tedavi gerektirebilir" dedi.
Ne zaman hekime başvurmalı?
Büyük değerin 13.5, küçük değerin 8.5'in üzerinde olması durumunda düzenli tansiyon kontrolü ve hekim kontrolünde ilaç tedavisi gerekliliği olabileceğini ifade eden Doç. Dr. Güngör, aort anevrizması, diyabet ve kronik böbrek yetmezliği gibi hastalıklara sahip bireylerde daha sıkı tansiyon kontrolünün gerekliliğine dikkat çekti. Doç. Dr. Güngör, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu gibi kronik hastalıkları olan kişilerin 13.5/8.5 referans değerini beklemeden hekime başvurmaları ve ilaç kullanmaları gerekebiliyor. Çünkü bu hastalarda tansiyonun kontrol altına alınmaması durumunda çok ciddi sağlık sorunlarını ortaya çıkarabiliyor." Hipertansiyonun genetik yatkınlık ve çevresel faktörlerle bağlantılı olduğunu ifade eden Doç. Dr. Güngör, yaşla birlikte hipertansiyon riskinin arttığını söyledi. Özellikle menopoz sonrası kadınlar ve 40 yaş üzeri erkeklerde hipertansiyonun daha yaygın olduğunu belirtti.
Doç. Dr. Güngör, "Birinci ve ikinci derece yakınlarında hipertansiyon öyküsü olan kişilerde tansiyon hastalığı daha fazla ortaya çıkabilir" uyarısında bulunarak, ayrıca fazla kilolu olmak, sağlıksız beslenme, aşırı tuz tüketimi, hareketsizlik ve stres gibi faktörlerin de yaştan bağımsız olarak hipertansiyona yol açabileceğini kaydetti.
Düzenli ölçüm şart
Hipertansiyonun genellikle belirti göstermediğini aktaran Doç. Dr. Güngör "Halsizlik, baş ağrısı, yorgunluk ve nefes darlığı gibi belirtiler hipertansiyon olabilir ancak hipertansiyonun en önemli semptonu belirti göstermemesidir yani asemptomatik olmasıdır. Tansiyon, yıllar içerisinde yavaş yavaş yükseldiği için çoğunlukla klinik bulgu vermez. Bu nedenle biz hipertansiyona 'sinsi düşman' deriz. Dolayısıyla sağlıklı bireylerin de düzenli olarak tansiyon ölçmesi gerekiyor. Tansiyon, sakin ve rahatken, idrara sıkışık değilken, 5 dakikalık bir dinlenme sonrasında ölçülmelidir. Sağlıklı kişiler hiçbir şikayetleri olmasa bile rutin olarak ayda bir bu şekilde tansiyon kontrolü yapmalıdır" diye konuştu.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.



















































































