Tarih iyi incelendiğinde görülecektir ki Türk milleti içinden her dönemde dünyaya yön veren örnek şahsiyetler çıkmıştır. Bu durum Allah'ın Türk milletine bahşettiği büyük bir nasiptir. Hal böyle olmasına rağmen üzülerek şunu da belirtmemiz gerekir ki bu nasipdarlığa çoğu zaman millet olarak vefasızlıkla karşılık vermişizdir. Günümüzde de millet olarak yaşamakta olduğumuz sıkıntıların, dini ve milli bütünlüğümüze yönelik sürekli tehditlere maruz kalmamızın ve devlet-millet-asker birlikteliğimizi tam olarak sağlayamamış olmamızın temel sebebi aslında bu vefasızlığımızdır.
Bahsetmiş olduğum nasip ve vefasızlık kavramlarına Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve Prof. Dr. Haydar Baş çok önemli iki örnek...
Geçtiğimiz yüzyılda Allah'ın bizlere nasibi olarak içimizden bir insan çıktı; Gazi Mustafa Kemal Atatürk. Topraklarımız ecnebiler tarafından işgal edilmişken, millet fakr-ü zaruret içinde harap ve bitap düşmüş iken Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün varlığı ve kurtuluş mücadelesini başlatması Türk milletine Allah'ın çok büyük bir nasibiydi. Bugün bayrağımız göklerde dalgalanıyorsa, ezanlar ülkemizin her yerinde okunuyorsa, ibadetlerimizi rahatça yapabiliyorsak hepsi bu nasibin sonucudur.
Günümüzde de Allah'ın bizlere nasibi olarak içimizden bir insan çıktı; Prof. Dr. Haydar Baş. Sayın Baş'ın fikirlerine, eserlerine ve uyarılarına baktığınızda bunu çok net şekilde görebiliyoruz.
Ülkemizin dini ve milli bütünlüğünü sağlamaya yönelik gösterdiği çabalarda bu nasibi görüyoruz.
Halkı ayıktırmak adına ülkemizin her köşesinde gerçekleştirdiği "Milli Kahramanları Anma", "Tevhidin Merkezi Ehl-i Beyt", "Atatürk Vatandır" programları ve benzeri programlarda bu nasibi görüyoruz.
Dinlerarası Diyalog ve FETÖ konusunda yıllardır halkımızı uyarıp FETÖ ile tek başına mücadele etsinde bu nasibi görüyoruz.
Bazılarının Şii-Sünni savaşı olsun diye gayret ettiği ortamda "Hepimiz Müslümanız. Ortak paydamız Ehl-i Beyt'tir" diyerek savaşın önüne geçmesinde bu nasibi görüyoruz.
Dünya kapitalizmin pençesinde sömürülürken dünyayı sömürüden kurtaracak "Milli Ekonomi Modeli"ni ortaya koymasında bu nasibi görüyoruz.
Özetle "Asker Atatürk" ile günümüzün "Hoca Atatürk"üne baktığımızda Türk milleti olarak nasipli olduğumuzu çok net şekilde görüyoruz. Buna karşın Türk milleti olarak onların kıymetini bilemedik, onlara vefasızlık yaptık ve nasipdar olamadık. Bu sebeple "Atatürk"lerimize karşı vefa borcumuz var. Ülkemizin geleceği ve bağımsızlığımız "Asker ve Hoca Atatürk"e sahip çıkmamızdan geçiyor. Bu manada bu yılki 10 Kasım bizlere çok büyük iki fırsat sundu.
Birincisi, 10 Kasım'da "Beni görmek demek mutlaka yüzümü görmek demek değildir. Benim fikirlerimi, benim duygularımı anlıyorsanız ve hissediyorsanız bu yeterlidir" diyen Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü anlama, hissetme ve hayırla yad etme fırsatımız oldu. Eğer bunu gerçekleştirebilirsek "Asker Atatürk"e karşı vefa borcumuzu ödemiş olacağız.
İkincisi ise bizlere Atamızı gerçek manasında tanıtan, Atamızın Ehl-i Beyt soyundan gelen hafız kimliğini bizlere öğreten, Atamız hakkındaki tüm iftiraları çöpe atan "Hoca Atatürk" Prof. Dr. Haydar Baş'ın "Hoş Geldin Atatürk" kitabı 10 Kasım'da Türkiye ile buluştu. Hepimiz gerçek Atatürk'ü okuyup anlama imkanına kavuştuk.
İnşaallah, Türk milleti olarak bu fırsatları iyi değerlendiririz.
İnşaallah, vefamızı gösterip "Asker Atatürk" ve "Hoca Atatürk"ün kıymetini biliriz.
Bahsetmiş olduğum nasip ve vefasızlık kavramlarına Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve Prof. Dr. Haydar Baş çok önemli iki örnek...
Geçtiğimiz yüzyılda Allah'ın bizlere nasibi olarak içimizden bir insan çıktı; Gazi Mustafa Kemal Atatürk. Topraklarımız ecnebiler tarafından işgal edilmişken, millet fakr-ü zaruret içinde harap ve bitap düşmüş iken Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün varlığı ve kurtuluş mücadelesini başlatması Türk milletine Allah'ın çok büyük bir nasibiydi. Bugün bayrağımız göklerde dalgalanıyorsa, ezanlar ülkemizin her yerinde okunuyorsa, ibadetlerimizi rahatça yapabiliyorsak hepsi bu nasibin sonucudur.
Günümüzde de Allah'ın bizlere nasibi olarak içimizden bir insan çıktı; Prof. Dr. Haydar Baş. Sayın Baş'ın fikirlerine, eserlerine ve uyarılarına baktığınızda bunu çok net şekilde görebiliyoruz.
Ülkemizin dini ve milli bütünlüğünü sağlamaya yönelik gösterdiği çabalarda bu nasibi görüyoruz.
Halkı ayıktırmak adına ülkemizin her köşesinde gerçekleştirdiği "Milli Kahramanları Anma", "Tevhidin Merkezi Ehl-i Beyt", "Atatürk Vatandır" programları ve benzeri programlarda bu nasibi görüyoruz.
Dinlerarası Diyalog ve FETÖ konusunda yıllardır halkımızı uyarıp FETÖ ile tek başına mücadele etsinde bu nasibi görüyoruz.
Bazılarının Şii-Sünni savaşı olsun diye gayret ettiği ortamda "Hepimiz Müslümanız. Ortak paydamız Ehl-i Beyt'tir" diyerek savaşın önüne geçmesinde bu nasibi görüyoruz.
Dünya kapitalizmin pençesinde sömürülürken dünyayı sömürüden kurtaracak "Milli Ekonomi Modeli"ni ortaya koymasında bu nasibi görüyoruz.
Özetle "Asker Atatürk" ile günümüzün "Hoca Atatürk"üne baktığımızda Türk milleti olarak nasipli olduğumuzu çok net şekilde görüyoruz. Buna karşın Türk milleti olarak onların kıymetini bilemedik, onlara vefasızlık yaptık ve nasipdar olamadık. Bu sebeple "Atatürk"lerimize karşı vefa borcumuz var. Ülkemizin geleceği ve bağımsızlığımız "Asker ve Hoca Atatürk"e sahip çıkmamızdan geçiyor. Bu manada bu yılki 10 Kasım bizlere çok büyük iki fırsat sundu.
Birincisi, 10 Kasım'da "Beni görmek demek mutlaka yüzümü görmek demek değildir. Benim fikirlerimi, benim duygularımı anlıyorsanız ve hissediyorsanız bu yeterlidir" diyen Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü anlama, hissetme ve hayırla yad etme fırsatımız oldu. Eğer bunu gerçekleştirebilirsek "Asker Atatürk"e karşı vefa borcumuzu ödemiş olacağız.
İkincisi ise bizlere Atamızı gerçek manasında tanıtan, Atamızın Ehl-i Beyt soyundan gelen hafız kimliğini bizlere öğreten, Atamız hakkındaki tüm iftiraları çöpe atan "Hoca Atatürk" Prof. Dr. Haydar Baş'ın "Hoş Geldin Atatürk" kitabı 10 Kasım'da Türkiye ile buluştu. Hepimiz gerçek Atatürk'ü okuyup anlama imkanına kavuştuk.
İnşaallah, Türk milleti olarak bu fırsatları iyi değerlendiririz.
İnşaallah, vefamızı gösterip "Asker Atatürk" ve "Hoca Atatürk"ün kıymetini biliriz.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Haydar Yıldız / diğer yazıları
- HOŞ GELDİN ATATÜRK / 10.11.2017