logo
19 NİSAN 2024

Hür ile esir arasındaki fark

26.12.2017 00:00:00
Özgür insanla esir insan iki zıt kutuptur. Birisi iyiliğe varışta bir basamak; diğeri çukurun dibinde bir kaybedişin görüntüsü.
Özgür insanlar her olaydan evvela özgürdür ve olaylara öncelikle bu hür bakış açısınca bakarlar. 
Esir insanlarsa her şeyden evvelce esirdir ve olaylara bu pencereden bakarlar. 
Peki esir insan kimdir, hür insan kimdir? 
Bu sorunun cevabı kadar insanların konuştuğu başka bir cevabı bulmak enderdir, fark ettiyseniz. Zira esir insan da esaretini bir hürriyet telakki edebilir veyahut böyle sunabilir ki ekseriyetle yaşadığımız hal de budur. 
Peki bu sorunun sıhhatli bir cevabı verilmemiş midir? 
Elbette verilmiştir. Prof. Dr. Haydar Baş; bir ilim deryası... O'nu takip etme gayretine düştükçe insan, bir dehayı seyredişin hayretine de düşüyor. Tabii olarak da bu sorunun cevabı Prof. Baş'tan gelmiştir:
"Hürriyet, Allah'a kulluktur." Detaylı izahına bu yazı yetmeyecek lakin eserlerinde genişçe bulabilirsiniz. 
"Yoksa nefsinin esiri olup canının her istediğini yapmanın adına hürriyet denmez" de diyor devam olarak.
Zira insan acizdir; esirlik insanın içinde inkar edilmesi mümkün olmayan bir gerçektir. Burada fark yaratan şey esaretin kime olacağıdır.
Güçlü devletlere mi, bir hanıma mı, bir beye mi, bir yemek çeşidine mi, paraya mı, kendimize mi; yoksa Kainatın Sahibi Allah'a mı? Soru esasen budur ve birinci kısmın sonsuza uzayacak nefsanî cevaplarını reddetmedikçe insan hür olamayacaktır. 
İnsansa bir kez esaret çukuruna düştü mü; ölüm korkusu, dünya sevgisi gibi kelepçelerle zifirden kara bir vahametin darlığına sıkışıverir.
Lafı uzattıysak affola...
Sonuca bağlayacak olursak; tarihe baktığımızda bu temel esprinin kesin bir çizgiyle ayırdığı iki safın sonuçlarını çok vuzuh bir şekilde müşahede ediyoruz. 
Gazi, hürdü, vatana hürriyet saçtı; karşısındakiler esirdi, esareti hürriyet sunarak vatan sınırlarına bu zehri yaymaya çalıştı.
Ama kaybettiklerini gördük. 
Şimdi Atatürk'ten sonra hürriyeti yine konuşanlar oldu ama esasen içlerinden sökemedikleri esaret yüzünden Türkiye her geçen gün bir kelepçeyle her yerinden bir esaretin kafesine düştü. Bugünse Prof. Dr. Haydar Baş hür; Milli Ekonomi Modeli, buna başlıca delildir. Onun karşısındakilerse küreselleşme başlıklı soygunu akladıkça aklıyor pakladıkça paklıyor. Dünkü misale benzer bir tablo doğurarak; esaretin ta kendisini "serbest piyasa" gibi lafızların ardına gizliyorlar. 
Ama, benden söylemesi: Prof. Dr. Haydar Baş'la Atatürk, tarihte eşi görünmemiş bir benzerlikle birbirine benziyor. Bugün de yine, esareti savunan vahamet timsalleri değil; hürriyet örneği Prof. Dr. Haydar Baş bu zıt kutupların karşılaşmasında zaferi göğüsleyecek taraftır.
Dünyaya bu elle huzur, adalet, zenginlik gelecek.
 
Hüseyin Taşkın / diğer yazıları
Merkez Bankası anketi açıklandı
Dolar, enflasyon, faiz tahminleri belli oldu
Gelecek burada
10 yılda 20 kat büyüyecek
Çocuk nüfusumuz açıklandı
Nüfusumuzun yüzde 26'sı çocuk
İran'dan saldırıya ilişkin açıklama geldi
'3 mini İHA saldırısı püskürtüldü'
Şehit edilen babasının koltuğuna oturdu
29 yıl önce babası o koltuktaydı
Kaçak kazı zannedildi gerçek bambaşka çıktı
Soruşturma devam ediyor
Depremin izleri gün ağarınca ortaya çıktı
Binalar ve minareler yıkıldı
2 kurşun camlara isabet etti
Holding binasına ateş açıldı
Komşusunun kapısına balyoz ve matkapla dayanıp ateşe verdi
Gürültü kavgasını özel harekat bitirdi
İsrail'den İran'a misilleme
İran'da uçuşlar askıya alındı
'Hasarlı evlere girmeyin'
Açıklama sırasında depreme yakalandı
Atatürk’ün hazırlattığı hutbeler; Peygamberimizin ahlakı
Fenerbahçe penaltılarda yıkıldı
Umutlu başlangıç kabusa döndü
Hayber’deki 'Demir Kubbe'yi yıkan adam
Fabrikalarda işler tersine döndü
Ustaysan, zanaatkârsan maaş kıyak
Merkez Bankası anketi açıklandı
Dolar, enflasyon, faiz tahminleri belli oldu
Gelecek burada
10 yılda 20 kat büyüyecek
Çocuk nüfusumuz açıklandı
Nüfusumuzun yüzde 26'sı çocuk
İran'dan saldırıya ilişkin açıklama geldi
'3 mini İHA saldırısı püskürtüldü'
Şehit edilen babasının koltuğuna oturdu
29 yıl önce babası o koltuktaydı
Kaçak kazı zannedildi gerçek bambaşka çıktı
Soruşturma devam ediyor
Depremin izleri gün ağarınca ortaya çıktı
Binalar ve minareler yıkıldı
2 kurşun camlara isabet etti
Holding binasına ateş açıldı
Komşusunun kapısına balyoz ve matkapla dayanıp ateşe verdi
Gürültü kavgasını özel harekat bitirdi
İsrail'den İran'a misilleme
İran'da uçuşlar askıya alındı
'Hasarlı evlere girmeyin'
Açıklama sırasında depreme yakalandı
Atatürk’ün hazırlattığı hutbeler; Peygamberimizin ahlakı
Fenerbahçe penaltılarda yıkıldı
Umutlu başlangıç kabusa döndü
Hayber’deki 'Demir Kubbe'yi yıkan adam
Fabrikalarda işler tersine döndü
Ustaysan, zanaatkârsan maaş kıyak
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.