logo
25 NİSAN 2024

Hz. Ali’nin hicreti

06.11.2018 00:00:00

Prof. Dr. Haydar Baş, "İmam Ali" eserinde Hz. Ali'nin hicreti hakkında şu bilgileri veriyor:


"Resûlullah Kuba'da bulunduğu sırada Ebu Vakıd El-Leysi aracılığıyla Hz. Ali'ye yola çıkmasını ve bir an önce kendisine yetişmesini söyleyen bir mektup gönderdi. Hz. Peygamber'in mektubu kendisine ulaşınca Hz. Ali birkaç binek satın aldı ve hicret için hazırlık yaptı. Kendisiyle yola çıkacak Müslümanlara, gizlice yola çıkmalarını ve yanlarına taşınması zor şeyler almamalarını emretti.


İbn-i Şehraşub şöyle yazıyor: "Hz. Abbas, Hz.Ali'nin, kadınları da yanına alarak düşmanların tehlikesine rağmen Mekke'yi terk edeceği haberini alınca koşarak Hz. Ali'nin yanına geldi ve O'na şöyle dedi: 'Hz. Muhammed gizlice Mekke'yi terk etti. Bunun üzerine Kureyşliler O'nu bulmak için Mekke'nin ve O'nun etrafının altını üstüne getirdiler. Peki, Sen ailen ile birlikte nasıl düşmanın gözü önünde Mekke'yi terk edeceksin? Onların Sana engel çıkacağını bilmiyor musun?'


Hz. Ali amcası Hz. Abbas'a cevaben şunları söyledi: 'Dağda Hz. Peygamber ile mülakat ettiğim gece O Bana, Ben-i Haşim'in kadınlarını da alarak hicret etmemi emretti. Ve Beni bundan sonra Sana bir zarar gelmeyecek diye müjdeledi. Benim Allah'a itimadım ve Hz. Ahmed'in sözüne imanım var. Ve O'nun yoluyla Benim yolum aynı. Bu yüzden gündüz vakti Kureyşliler'in önünde Mekke'yi terk ediyorum.'


O bu cevabı sadece Hz. Abbas'a vermedi. Ebu Vakîd Leysi develeri sürme görevini eline aldığı zaman Kureşy'in menzilinden çabuk uzaklaşmak için develeri hızlıca sürmeye başladığında Hz. Ali onu bu işten men etti ve şöyle dedi: 'Hz. Peygamber Bana bu yolda hiçbir zarar gelmeyeceğini buyurdu.' Sonra develeri kendi sürmeye başladı ve şöyle bir beyit okudu: Her şeyin dizgini sadece Allah'ın elindedir. Öyle ise bütün şüpheleri kendinden uzak tut. Zira Allah bütün önemli hacetlere kâfidir." (El-Emali, Şeyh Tusi, s.9; Biharü'l-Envar, c.19, s.65).


Karanlık bastırınca Hz. Ali kadınlarla beraber yola çıktı. Yanında Resûlullah'ın kızı Hz. Fâtımâ, annesi Fâtımâ bint-i Esed, Fâtımâ bint-i Zubeyr bint-i Abdulmuttalib, Fâtımâ bint-i Hamza vardı. Resûlullah'ın azadlısı Eymen ve Ebu Vakîd El-Leysi'de yanlarındaydı. (El-Emali, Şeyh Tusi, c.2, s.84; Biharü'l-Envar, c.19, s.64).


Ebu Vakîd El-Leysi develeri önden çekme işini üstlenmişti. Ancak kimse kendilerine yetişmesin diye hızlı gidiyordu. Hızlı yol almaktan dolayı Haşimoğlu kadınlarının yorulduğunu gören Hz. Ali dedi ki: "Ey Ebu Vakîd! Kadınlara acı çünkü onlar zayıftır." Daha sonra kendisi develeri yavaş yürüterek yol almaya başladı. Bir yandan da şu beyitleri okuyordu: "Allah'tan başkası yoktur; zannını yok et. Seni ilgilendiren her şeyde insanların Rabbi sana yeter."


Yol üstünde Dacnan adı verilen bir köyün yakınlarına geldiler. Burada Kureyşliler'in arkalarından yolladığı yüzleri kapalı bir grup atlı onlara ulaştı. Aralarında Harb b. Ümeyye'nin azadlısı Canah da vardı. Hz. Ali Eymen ve Ebu Vakîd'e develeri yatırıp bağlamalarını istedi. Kendisi de ileri çıktı. Kadınları bineklerin üzerinden indirdi. Kılıcıyla atlıların karşısına geçti. Atlılar, "Ey hain! Kadınları alıp, kurtulacağını mı sandın? Geri dön" dediler. Hz. Ali dedi ki: "Dönmezsem ne yaparsınız?" Bu öfkelerini iyice arttırdı. "Ya boyun eğerek dönersin, ya da kadınları alır geri döneriz" dediler. Bazıları develere yaklaştılar. Onları ürkütmek istediler. Maksatları kadınları korkutmaktı. Ali onlara engel oldu. Cenah ona doğru hamle yaptı ve kılıçla vurmak istedi. Ali boynuna bir darbe indirerek onu ikiye biçti. İmam Ali'nin kılıcı Cenah'ın atının sırtına kadar geldi. (Biharü'l-Envar, c.19, s.65).


Sonra kendisi yaya olduğu halde, atlılara doğru saldırdı. Atlılar korkuyla O'nun önünden kaçıştılar. "Ey Ebu Tâlib'in oğlu! Bize saldırmaktan vazgeç" dediler. Hz. Ali bunun üzerine, "Ben kardeşim ve amcamın oğlu Resûlullah'ın yanına gidiyorum. Kim etini doğramamı ve kanını dökmemi istiyorsa Bana yaklaşsın" dedi. Atlılar elleri boş geri dönerken, Hz. Ali ve yanındakiler tekrar yola koyuldular.


Nihayet Dacnan köyüne vardılar. Orada kendilerine zayıf Müslümanlardan oluşan bir grup katıldı. Geceyi orada geçirdiler. Gece boyunca kendisi ve Haşimoğulları'nın kadınları ayakta, oturarak ve yanları üzerine yatarak namaz ve Allah'ı zikirle meşgul oldular. Henüz Medine'ye varmadan haklarında ayet nâzil olmuştur: "Onlar ayakta, otururken ve yanları üzerine yatarken Allah'ı zikrederler, göklerin yerin yaratılışı hakkında derin düşünürler. Bunun zerine Rableri, onların dualarını kabul etti. Onlar ki, hicret ettiler, yurtlarından çıkarıldılar, Benim yolumda eziyete uğradılar, çarpıştılar. Onları cennetlere koyacağım. Allah ki, karşılığın güzeli O'nun katındadır." (Âl-i İmran, 191-195). 


Resûlullah Kuba'da Amr. b. Avf'ın evine misafir olmuştu. Orada 10 küsur gün kaldı. Hz. Peygambere kendisi için bir ev ve mescid inşa etmeyi teklif ettikleri zaman şöyle buyurdu: "Hayır,Ben Ali b. Ebi Tâlib'i bekliyorum. Gelip Bana yetişmesini emretmiştim. Ali gelmeden bir eve yerleşmem, inşaallah çabuk gelir." (Ravzatü'l-Kâfi, s.339).


Hz. Ali geldiğinde ayakları çok yürümekten ve sıcaktan çatlamıştı. Hz. Peygamber O'nun bu hâlini görünce ağladı ve ellerini ayaklarının üzerine sürdü. O andan sonra Hz. Ali ayaklarının acısından şikâyet etmedi. (Biharü'l-Envar, c.19, s.64; El-Menakıb, c.1, s.182; El-Kâmil, İbn Esir, c.2, s.106).


Hz. Ali geldikten sonra Resûlullah Kuba'dan Ben-i Sâlim b. Avf kabilesinin olduğu bölgeye gitti. Orada onlara bir mescid yaptı. İki rekât namaz kıldı ve iki hutbe okudu. Sonra aynı gün Medine'ye yola çıktı. Medine heyecan içinde Hz. Peygamber'in yolunu bekliyordu. Allah'ın Resulü Cuma günü Medine'ye vardı. (Sire-i İbn Hişam, c.1, s.494; Biharü'l-Envar, c.9, s.122).


Hz. Peygamber'in gelişiyle o zamana kadar adı Yesrib olan şehir, "Medinetü'n-Nebi" (Peygamber'in Şehri) adını aldı. (Mu'cemu'l-Buldan-Yersib maddesi, Mecma'ul-Bahreyn-Yesrib maddesi). Hz. Ali, Allah'ın Resûlü'nden hiç ayrılmıyordu. Her yerde O'nunlaydı. Resûlullah Eyyûb el-Ensari'ye misafir olduğunda Hz. Ali de yanındaydı. Sonra Hz. Peygamber için bir mescid ve bir ev inşa edildi. Hz. Ali içinde bir ev yapıldı ve evlerine taşındılar. (Ravzatü'l-Kâfi, s.339-340)."

 
Gökhan Demir / diğer yazıları
Özel'den 'Çorlu' kararı hakkında açıklama
'Siyasi sorumluluk unutulmamalı'
AK Partili meclis üyesinin dikkat çeken şovu
Başkanın önünde kendini yere attı
Irak'tan atılan adım hakkında MSB'den açıklama
PKK 'yasaklı örgüt' ilan edildi
Çorlu tren kazasının cezaları belli oldu
6 sene sonra karar açıklandı
İYİ Parti'de istifalar devam ediyor
Kongre öncesi üst düzey istifa
Şehirde göz gözü görmüyor
Çöl tozu İzmir'i teslim aldı
57. Alay Vefa Yürüyüşü düzenlendi
Her şey 109 yıl önceki gibi
31 Mart sonrası anketi
CHP yine birinci parti mi?
14 yaşındaki katil zanlısı tutuklandı
4 yaşındaki Sultan vahşice öldürüldü
Kınalı kuzular dedelerinin yolunda yürüdü
"Dedeciğim ben geldim"
Atatürk'ün Anzak annelerine yazdığı mektup okundu
Anzak Koyu'nda Şafak Ayini
Polisin alkollü sürücü ile imtihanı
44. seferde üflemeyi başardı
' Saray'la müzakere edilmez, mücadele edilir'
Zamanlaması manidar uyarı
Kameranın âlâsı üretildi
Ambargolar ASELSAN'ı kamçıladı
Vergi böyle toplanmaz
Eski Bakan Çelebi'den sert eleştiriler
Özel'den 'Çorlu' kararı hakkında açıklama
'Siyasi sorumluluk unutulmamalı'
AK Partili meclis üyesinin dikkat çeken şovu
Başkanın önünde kendini yere attı
Irak'tan atılan adım hakkında MSB'den açıklama
PKK 'yasaklı örgüt' ilan edildi
Çorlu tren kazasının cezaları belli oldu
6 sene sonra karar açıklandı
İYİ Parti'de istifalar devam ediyor
Kongre öncesi üst düzey istifa
Şehirde göz gözü görmüyor
Çöl tozu İzmir'i teslim aldı
57. Alay Vefa Yürüyüşü düzenlendi
Her şey 109 yıl önceki gibi
31 Mart sonrası anketi
CHP yine birinci parti mi?
14 yaşındaki katil zanlısı tutuklandı
4 yaşındaki Sultan vahşice öldürüldü
Kınalı kuzular dedelerinin yolunda yürüdü
"Dedeciğim ben geldim"
Atatürk'ün Anzak annelerine yazdığı mektup okundu
Anzak Koyu'nda Şafak Ayini
Polisin alkollü sürücü ile imtihanı
44. seferde üflemeyi başardı
' Saray'la müzakere edilmez, mücadele edilir'
Zamanlaması manidar uyarı
Kameranın âlâsı üretildi
Ambargolar ASELSAN'ı kamçıladı
Vergi böyle toplanmaz
Eski Bakan Çelebi'den sert eleştiriler
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.