Prof. Dr. Haydar Baş Hocamızın, "Hz. Fatıma" eserinde, sadece Hz. Fâtıma ile ilgili olarak nazil olan ayetler hususunda şu bilgilere yer veriliyor:
"Ehl-i Beyt ile ilgili ayetleri bitirirken, Hz. Fâtıma ile ilgili olduğu kabul edilen Kevser Sûresi'nden de bahsetmek gerekir. Bu sûre ile ilgili olarak şu olay rivayet edilir:
As b. Vail, Kureyş kabilesinin ileri gelenlerine şunları söylüyordu: 'Muhammed'in soyu kesiktir. Kendisinden sonra yerine geçecek oğlu yoktur; kimse O'ndan söz etmeyecek ve siz de O'ndan kurtulmuş olacaksınız.'
Hz. Hatice'nin oğlu Abdullah'ın ölümünden sonra Mekke müşrikleri Hz. Peygamber için böyle konuşmaya başlamıştı. Çünkü Abdullah'dan sonra Resûlullah'ın (s.a.v.) erkek evladı kalmamıştı.
Ehl-i Sünnet ve Ehl-i Beyt âlimlerinin tamamı ittifak etmiştir ki, Hz. Peygamberin (s.a.v.) nesli Hz. Fâtıma (a.s.) ile devam etmiştir. Kevser'den kasıt da, Hz. Fâtıma'dır (a.s.).
Sünni kaynaklardan El-Tefsiru'l-Kebir c. 32, sy.132'de yer alan açıklamalara göre, İbn Abbas ve müfessirlerin geneli de bu görüştedir. Kevser kelimesinin 'bol hayır' mânâsına gelmesinden yola çıkarak, Allah'ın Hz. Muhammed (s.a.v.)'e verdiği nimetlerin tamamını ifade ettiğini söyleyenler olduğu gibi, 'çocukların çok olması mânâsındadır' görüşünü savunanlar da vardır.
'İleride Rabbin Sana verecek ve Sen razı olacaksın' (Duha, 5) ayeti Hz. Fâtıma ile ilgili indirilmiştir.
Câbir El-Ensarî (r.a.)'ın şöyle dediği rivayet edilir:
Bir gün Peygamberimiz (s.a.v.) Fâtıma'yı (a.s.), üzerinde deve derisinden bir giysi olduğu halde, bir yandan elleriyle buğday öğütürken, bir yandan da çocuğunu emzirirken gördü. Resûlullah'ın (s.a.v.) gözleri doldu. Dedi ki: 'Kızım dünya acılarına karşılık ahiret mutluluğuna kavuşmak için acele et.'
Fâtıma (a.s.) dedi ki: 'Ya Resûlallah, nimetlerinden dolayı Allah'a hamd olsun. O'nun lutuf ve bağışlarından dolayı şükürler olsun.'
Bunun üzerine yukarıda yazılı ayet nâzil olmuştur.
Muhammed bin Kâsım şöyle diyor:
İmam Sâdık (a.s.) şöyle buyurdu: "'Muhakkak biz O'nu Kadir Gecesi'nde indirdik' (Kadir: 1) ayetindeki 'gece' sözcüğünün te'vili Fâtıma'dır. Ve Kadir sözcüğünün te'vili Allah Tebarek ve Teâlâ'dır. Bu yüzden her kim Fâtıma'yı (a.s.) hakkıyla tanırsa, Kadir Gecesi'ni idrak etmiştir. Ve bu adın O'na verilmesinin sebebi bütün yaratıkların O'nu tanımaktan alıkoyulmuş olmasındandır. (Yani O'nu olduğu gibi tanıyamadıklarındandır)." (Bihârü'l-Envâr, c. 43, s. 65, 58. riv.)."
- Mustafa Kemal ile beraber hareket dönemi-I / 09.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-VI / 08.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-V / 07.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-IV / 04.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-III / 03.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-II / 02.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-I / 01.12.2020
- Millî Mücadele’de din adamları-XI / 30.11.2020
- Millî Mücadele’de din adamları-X / 29.11.2020