Yıllar evvel Erzurum'da iktidar partisi vekillerinden biri ile bir seçim çalışması sırasında karşılaştık, çay faslından sonra haliyle söz siyasete geldi.
Sayın vekil, partisinin faaliyetlerini anlatırken; "biz iktidar olduğumuzda şu kadar aileye yardım yapılıyordu, biz bu yardımları tam dört katına çıkardık" dedi.
Bizim hazır cevap arkadaşlarımızdan biri de şöyle dedi: "Demek ki, sayın hemşehrim siz iktidara geleli yoksulluk dört kat daha artmış. Siz kendiniz sebep olduğunuz yoksulluğu yöneterek, kullanarak iktidarınızı sürdürüyorsunuz, oy toplamaya devam ediyorsunuz."
Yoksulluk iktidarın ekmek kapısı, oy deposu durumunda.
Eğer derseniz ki; biz geldiğimizde zaten yoksulluk yaygındı, biz yardımları artırdık, o zaman sorarlar; bunca zamandan sonra yoksulluğu azaltmak, yoksullar sayısını hiç olmazsa yarıya indirmek de sizin vazifeniz değil miydi?
Yoksulluğu azaltmak için bir plan-proje yok, işsizlere iş ve aşsızlara aş temin etmek için bir gayret yok ve yılları, hazırda olanı tüketerek tükettiniz.
Dedelerimizin dişinden-tırnağından artırarak meydana getirdikleri kuruluşları, fabrikaları, altın yumurtlayan tavukları yıldan yıla satarak, elden çıkararak günü kurtardınız ama satılan her fabrika işsiz kalan yüzlerce insan, yüzlerce aile anlamına geliyordu.
Kamu kurum ve kuruluşları özelleştirme adı altında birilerine peşkeş çekildikçe istihdam alanları daraldı, daraldıkça işsizler ordusuna yenileri eklendi.
Küresel projelere teslim olarak kapısına kilit vurulan fabrikalar sanayi üretimini bitirdi, küresel tefecilerin aklına uyularak tarım ve hayvancılık kuşa çevrildi ve bütün alanlarda işsizlik dolayısıyla yoksulluk tavan yaptı.
Mevcut siyasi iktidar iş başına geldiği günden beri küresel tefecilerin ve onlara işbirlikçilik yapan yerli bir avuç zenginin çıkarlarını gözeterek düzenlemeler yaptı, yasalar çıkardı, dolayısıyla onların heybelerini doldurdukça milleti de yoksulluğun kucağına terk etti.
Geçen on sekiz yıl içinde, iç ve dış borcun ne kadar arttığını, işsizler ordusuna daha nice ordular eklendiğini, cari açığın nasıl astronomik rakamlara ulaştığını merak edenler devletin verdiği rakamları inceleyerek öğrenebilirler.
Durum vaziyet bu iken, mevcut siyasi iktidar hala nasıl oy devşirebiliyor diye sorulursa, yoksulluğu ekmek kapısı görerek, yoksulluğu iyi yöneterek oy almaya devam edebiliyor, deriz.
Yoksulluk iktidarın ekmek kapısı durumunda.
- Bir gram güven bir kilo altından pahalı / 22.05.2025
- Gençlik Bayramında gençliğin hali / 20.05.2025
- Dünya yansa bir bağ otu yanmayan tipler / 19.05.2025
- “Ey basiret ehli ibret alınız” / 11.05.2025
- Kavmi de Karun’a nasihat etmiş / 10.05.2025
- Ekmekten aştan bîhaber iktidar / 07.05.2025
- Bozulmamış ne kaldı? / 05.05.2025
- Aç bırakanlar ağlamayı da yasaklıyorlar / 02.05.2025
- Gözenin başında kim var? / 01.05.2025