logo
25 NİSAN 2024

İlk İslam akçesi basılıyor

İslam topraklarında İmam Bâkır (a.s.) dönemine kadar geçen zamanda "baba-oğul-kutsal ruh" yazılı bir ambleme sahip kağıt para kullanılmakta idi. Kağıt paranın üzerindeki bu üçlemenin Arapça olmaması nedeniyle dikkatlerden kaçtığını kabul ediyoruz. Ancak h
05.12.2013 00:00:00
İslam topraklarında İmam Bâkır (a.s.) dönemine kadar geçen zamanda "baba-oğul-kutsal ruh" yazılı bir ambleme sahip kağıt para kullanılmakta idi. Kağıt paranın üzerindeki bu üçlemenin Arapça olmaması nedeniyle dikkatlerden kaçtığını kabul ediyoruz. Ancak halife Abdülmelik, piyasada kullanılan kağıt paraların üzerindeki yazının Arapça'ya çevrilmesini emrettiğinde gerçek ortaya çıktı. Halife, Mısır Valisi'ne ve diğer İslam beldelerinin valilerine birer yazı yazarak, üzerinde "Şehadet ederim ki, Allah'tan başka ilah yoktur, Allah birdir" yazılı paraların basılarak piyasaya sürülmesini emretti. Kelime-i şehadet yazılı kağıt paraların dağılması ile Roma İmparatoru, Abdülmelik'e bir mektup yazarak eski yazılı paralara dönmelerini emretti:"Bilirsin ki, kağıt sanayii Roma amblemi ile birlikte yaşamıştır. Eğer senin yaptığın doğruysa senden önceki bütün İslam halifeleri hata etmiş demektir. Eğer onların yaptığına doğru diyorsan, o halde sen hatalısın. Sana güzel hediyeler gönderiyorum, umarım hediyelerimi kabul eder, kağıdın yeniden eski amblemi ile basılmasına izin verirsin. Bu bizi memnun edecektir."Abdülmelik, gönderilen hediyeleri kabul etmeyerek Roma İmparatoru'nun elçisine, "Getirdiğin mektuba cevap verilmeyecektir" dedi. İmparator ikinci kez elçi göndererek hediyeleri iki katına çıkardı ve, "Sanırım gönderdiğim hediyeleri az bulduğun için kabul etmedin" dedi. "Bu defa hediyelerimi iki katına çıkardım. Onlarla birlikte, önceki isteğimi de kabul etmeni bekliyorum."Abdülmelik tekrar hediyeleri reddederek mektubu cevapsız bıraktı. Roma İmparatoru iyice öfkelenmişti. Yazdığı üçüncü mektupta şöyle diyordu: "Gönderdiğim hediyeleri tekrar reddetmiş, mektubumu da tekrar cevapsız bırakmışsın. İstediğim şeyi yapmadın. Bu defa hediyeleri tekrar arttırıyorum. Yemin ederim ki, bu kez de istediğimi yerine getirmeyip, kağıdın eski amblemi ile basılması emrini vermezsen, hazinemde ne kadar altınla gümüş varsa, hepsini eritip akçe bastıracak ve üzerlerine de Peygamberinize hakaret dolu ibareler koyduracağım. Akçe basımı tekniğinin sadece bizim elimizde olduğunu bilirsin. Kendi Peygamberine hakaret dolu akçeleri gördüğün zaman utancından terler dökeceksin! Böyle olmasını istemiyorsan hediyeleri kabul et ve isteğimi de yerine getir, böylece ilişkilerimiz de eskisi gibi olur." Abdülmelik hemen danışmanlarını topladı ve durumu onlara anlattı. Kimseden çözümleyici bir görüş alamadı. Revh b. Zenbağ ona şöyle dedi: "Sen bu işten nasıl çıkacağını biliyorsun ama bilerek o ihtimali gündeme getirmiyorsun." Abdülmelik onu doğrulamayarak şöyle dedi: "Yazıklar olsun sana! Kim bu işi çözer?" Dedi ki: "Bu işin çözümü için Peygamberin (s.a.v.) Ehl-i Beyt'inden Bâkır'a başvurmalısın." Abdülmelik biraz düşündü, bu görüşü doğruladı ve, "Bunu hiç düşünmemiştim" dedi. Derhal Medine Valisine bir mektup yazarak İmam Bâkır'ı (a.s.) saygı ve gözetimle kendisine getirmesini emretti. Yanına da yüz bin dirhem vermesini söyledi. Üç yüz bin dirhem de mâişeti için vermesini emretti.Mektup valiye ulaşır ulaşmaz, derhal emredileni yaptı. Böylece İmam Medine'den çıkıp, Şam'a doğru hareket etti. Şam'a vardığında Abdülmelik onu karşıladı. Ona saygı gösterdi. Sonra meseleyi ona arz etti. Bunun üzerine İmam (a.s.) şöyle dedi: "Bu mesele sana içinden çıkılmaz gibi görünmesin. Bunun iki nedeni var. Birincisi, Yüce Allah, Roma Kralının, Resûlüne (s.a.v.) dil uzatmasına izin vermeyecektir. İkincisi, bunun bir çaresi vardır." Abdülmelik, "Nedir?" diye sordu. İmam (a.s.) buyurdu ki: "Hemen şimdi sanatkârları çağırırsın, senin gözetiminde dirhem ve dinar sikkeleri darp ederler. Şiar olarak da Kelime-i Tevhidi ve Resûlullah'ın (s.a.v.) peygamberliğini yazar; birini sikkenin bir yüzüne, birini de öbür yüzüne darp ederler. Kenarına da darp edildiği şehrin adını ve darp edildiği seneyi yazarlar. Bunun için üç çeşitten otuz adet dirhemin ağırlığını esas alırsın. Bunlardan on tanesinin ağırlığı on miskal, on tanesinin ağırlığı altı miskal, on tanesinin ağırlığı da beş miskal olur. Hepsinin toplam ağırlığı yirmi bir miskal olur. Sonra onları otuzdan ayırırsın; tümünden bir kümenin ağırlığı yedi miskal olur. Sonra şişeden kalıplar dökersin ki, dirhemlerin ve dinarların ağırlığında fazlalık ve eksiklik olmasın. Dirhemleri on miskal, dinarları yedi miskal ağırlığında basarsın."İmam Bâkır (a.s.) İslam ülkeleri için bu şekilde dirhem ve dinarların dökülmesini tavsiye etti ve Abdülmelik bu tavsiyeyi tuttu.Roma İmparatoru bu durumu haber aldığında, "Ben Abdülmelik'i ürkütmek ve kızdırmak istedim ama artık bunun yararı yok, çünkü İslam beldelerinde Roma akçesi artık geçmiyor" dedi.
İYİ Parti'de istifalar devam ediyor
Kongre öncesi üst düzey istifa
Şehirde göz gözü görmüyor
Çöl tozu İzmir'i teslim aldı
57. Alay Vefa Yürüyüşü düzenlendi
Her şey 109 yıl önceki gibi
31 Mart sonrası anketi
CHP yine birinci parti mi?
14 yaşındaki katil zanlısı tutuklandı
4 yaşındaki Sultan vahşice öldürüldü
Kınalı kuzular dedelerinin yolunda yürüdü
"Dedeciğim ben geldim"
Atatürk'ün Anzak annelerine yazdığı mektup okundu
Anzak Koyu'nda Şafak Ayini
Polisin alkollü sürücü ile imtihanı
44. seferde üflemeyi başardı
' Saray'la müzakere edilmez, mücadele edilir'
Zamanlaması manidar uyarı
Kameranın âlâsı üretildi
Ambargolar ASELSAN'ı kamçıladı
Vergi böyle toplanmaz
Eski Bakan Çelebi'den sert eleştiriler
'Tüm Almanya seçimdeki büyük başarınızı biliyor'
Steinmeier, Yavaş'a böyle dedi
Trabzonspor'un eski başkanı vefat etti
Evinde ölü bulundu
Bakan'ın sözlerine tepki gösterdi
'Tam bir Düyûn-ı Umûmiye sistemi'
İlk 3 ayda harcamaları yüzde 120 arttı
CHP: Tasarruf Saray'dan başlasın
İYİ Parti'de istifalar devam ediyor
Kongre öncesi üst düzey istifa
Şehirde göz gözü görmüyor
Çöl tozu İzmir'i teslim aldı
57. Alay Vefa Yürüyüşü düzenlendi
Her şey 109 yıl önceki gibi
31 Mart sonrası anketi
CHP yine birinci parti mi?
14 yaşındaki katil zanlısı tutuklandı
4 yaşındaki Sultan vahşice öldürüldü
Kınalı kuzular dedelerinin yolunda yürüdü
"Dedeciğim ben geldim"
Atatürk'ün Anzak annelerine yazdığı mektup okundu
Anzak Koyu'nda Şafak Ayini
Polisin alkollü sürücü ile imtihanı
44. seferde üflemeyi başardı
' Saray'la müzakere edilmez, mücadele edilir'
Zamanlaması manidar uyarı
Kameranın âlâsı üretildi
Ambargolar ASELSAN'ı kamçıladı
Vergi böyle toplanmaz
Eski Bakan Çelebi'den sert eleştiriler
'Tüm Almanya seçimdeki büyük başarınızı biliyor'
Steinmeier, Yavaş'a böyle dedi
Trabzonspor'un eski başkanı vefat etti
Evinde ölü bulundu
Bakan'ın sözlerine tepki gösterdi
'Tam bir Düyûn-ı Umûmiye sistemi'
İlk 3 ayda harcamaları yüzde 120 arttı
CHP: Tasarruf Saray'dan başlasın

Gar katliamı davasında mütalaa açıklandı

Yargıtay’ın bozma kararı sonrası tekrar görülen terör örgütü DEAŞ’ın Ankara Garı önünde 10 Ekim 2015’te düzenlediği ve 101 kişinin öldüğü saldırıyla ilgili 10’u tutuklu 26 sanığın yargılandığı davada esas hakkındaki mütalaa açıklandı.
25.04.2024 09:41:00
İhlas Haber Ajansı
Gar katliamı davasında mütalaa açıklandı
Gar katliamı davasında mütalaa açıklandı
Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmaya tutuklu sanıklar bulundukları cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katılırken, taraf avukatları salonda hazır bulundu.

Avukatlar, kovuşturmanın genişletilmesini ve terör saldırısından önce ihmali bulunan kamu görevlileri hakkındaki belgelerin mahkemece değerlendirilmesini talep etti.

Beyanların ardından esas hakkındaki görüşünü açıklayan savcı, sanık Erman Ekici'nin "anayasal düzeni ihlal" suçundan 1, "101 kişiyi kasten öldürme" suçundan da 101 kez olmak üzere toplam 102 kez ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılmasını talep etti.

Ekici'nin 379 kişiyi kasten öldürmeye teşebbüs suçundan da 6 bin 822 yıla kadar hapisle cezalandırılmasını talep eden savcı, diğer sanıklar Abdülmubtalip Demir, Talha Güneş, Metin Akaltın, Yakub Şahin, Hakan Şahin, Halil İbrahim Alçay, Resul Demir, Hacı Ali Durmaz ve Hüseyin Tunç için de "kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis talebinde bulundu.

Söz alan sanık Ekici, savunmasını hazırlamak için süre talep etti.

Mahkeme heyeti, tutuklu sanıkların mevcut hallerinin devamına hükmederek, duruşmayı 26 Haziran'a erteledi.

57. Alay Vefa Yürüyüşü Conkbayırı'nda sona erdi

 Tarihi Gelibolu Yarımadası'nda, Gençlik ve Spor Bakanlığının öncülüğünde gerçekleştirilen "57. Alay Vefa Yürüyüşü" düzenlendi.
25.04.2024 08:42:00 / Güncelleme: 25.04.2024 08:50:42
İhlas Haber Ajansı
 57. Alay Vefa Yürüyüşü Conkbayırı'nda sona erdi
 57. Alay Vefa Yürüyüşü Conkbayırı'nda sona erdi
Çanakkale Kara Savaşları'nın 109'uncu yıl dönümü anma törenleri kapsamında binlerce izci, 57'nci Alay Vefa Yürüyüşü gerçekleştirdi. Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak yaptığı açıklamada, "Herkese, tüm dünyaya 'Çanakkale geçilmez' efsanesini anlattılar, gösterdiler." dedi.



Gençlik ve Spor Bakanlığı tarafından '57'nci Alay Vefa Yürüyüşü'ne katılanlar, ilk olarak Eceabat ilçesine bağlı Kocadere köyünde kamp kurdu. Yürüyüş öncesinde katılımcılara, Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak tarafından tümü şehit düşen 57'nci Alay askerlerinin son yemeği, kırık buğday çorbası dağıtıldı.



Sabah namazı kılındı

Ardından, 109 yıl önce şehit düşen askerler gibi sabah namazı kılındı. Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak, Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanı İsmail Kaşdemir ve çok sayıda rütbeli askerin de yer aldığı katılımcılar, saat 06.00'yı gösterdiğinde harekete geçti.



Atalarına yürüdüler

Yarbay Mustafa Kemal'in 25 Nisan 1915 sabahı düşman çıkarmasını haber alınca, savaşların kahraman birliği 57'nci Alayı Conkbayırı'na gönderdiği ve "Size savaşmayı değil, ölmeyi emrediyorum" sözleriyle tarihe geçen o günkü tarihi yürüyüş, bir kez daha hayat buldu. Yaklaşık 6 kilometrelik yürüyüş, 1,5 saat sonra Conkbayırı'nda sona erdi. Yürüyüşe binlerce izci katıldı.

"Tüm dünyaya 'Çanakkale geçilmez' efsanesini gösterdiler"

Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak yaptığı açıklamada, "Amacımız bu ülke gençlerine Çanakkale destanını, Malazgirt zaferini, Dumlupınar, 30 Ağustos'taki, Sakarya'daki, 15 Temmuz'daki destanları unutturmamak, hatırlatmak. Bu toprakların ne kadar kıymetli olduğunu, bu vatan için binlerce şehidin verildiğini anlatmak ve bunları yaşamalarını sağlamak. Gençlerimiz o atmosferi görüyor, o zamanki o mücadelenin zorluklarını yaşananları hissediyor. Amaç bu toprakların gücünü, nasıl bir mücadele verildiğini anlatmak. Bakanlık olarak bunu sürekli gerçekleştiriyoruz. Aynı zamanda ülkenin dört bir yanından gençlerimizi Çanakkale gezileriyle buraya taşıyoruz. Geziyorlar, programlar yapıyoruz. Rehberler, tarihçiler buradaki destansı mücadeleyi anlatıyorlar. Bu topraklar kanla yoğrulmuş, destansı mücadele var, Gazi Mustafa Kemal Paşa ve silah arkadaşları o zaman mücadelede yer aldılar. Tüm dünya ve batı medeniyetine, emperyalizme karşı büyük mücadele ortaya konduğu, dünyanın en güçlü donanmaları, ordularını burada yendiler. Herkese, tüm dünyaya 'Çanakkale geçilmez' efsanesini anlattılar, gösterdiler. Geçmişimizle tarihimizle gurur duyuyoruz" dedi.

Saçlarına kına yakılıp asker çorbası içen izciler, 57. Alay'ın 109 yıl önceki yolunda

Türkiye İzcilik Federasyonu tarafından düzenlenen 57. Alay Şehitlerini Anma Milli Bilinç Kampı kapsamında saçlarına kına yakılan ve asker çorbası içen 2 bin 500 izci, 57. Alay'ın 109 yıl önce yürüdüğü yolda atalarını andı.
25.04.2024 08:06:00 / Güncelleme: 25.04.2024 08:12:21
Anadolu Ajansı
Saçlarına kına yakılıp asker çorbası içen izciler, 57. Alay'ın 109 yıl önceki yolunda
Saçlarına kına yakılıp asker çorbası içen izciler, 57. Alay'ın 109 yıl önceki yolunda

Tarihi Gelibolu Yarımadası'nda bulunan Eceabat ilçesi sınırlarındaki Kocadere Kamp Alanı'na 22 Nisan'da gelen izciler burada, Gençlik ve Spor Bakanlığı, Kızılay ve Kuveyt Türk destekleriyle kurdukları çadırlarda kaldı.

Gençlere kampta Çanakkale Savaşları ve 57. Alay'ın kahramanlıklarıyla ilgili tarihi bilgiler verildi.

Türkiye'nin 60 ilinden gelen 2 bin 500 izci ve izci lideri, 57. Alay'ın karargah olarak kullandığı alanda sabah ezanıyla birlikte uyanıp yürüyüş hazırlıklarına başladı.

Asker çorbası ve hamur kızartmalarını alıp kahvaltı yapan gençlerin saçlarına burada kına yakıldı.

Mehter eşliğinde Türk bayraklarıyla yola çıkan izciler ardından Conkbayırı'na ulaşıp yürüyüşü tamamlayacak.

Rota kapsamında 57. Alayın 109 yıl önce ilerlediği yollarda savaşın yaşandığı cephelerde ziyaret edilecek.

 "Dedeciğim ben geldim" diyerek yola çıkıyoruz"

Türkiye İzcilik Federasyonu Başkanı Hasan Dinçer Subaşı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kampın bu yıl 21. kez düzenlendiğin söyledi.

Yürüyüşe 2 bin 500 izcinin katıldığını anlatan Subaşı, "57. Alay'ın ihtiyat birliği olarak karargah kurduğu noktada ve aynı bu şekilde 109 yıl önce yürüyüşe başladığı noktadayız. Sabah namazı saati silah sesleri ve ezan sesleri içinde izcilerimiz çadırlarından kalkıyorlar. Asker çorbası içip hamur kızartması yiyerek dedelerinin yürüdüğü yolda aynı şekilde Conkbayırı'na yürüyorlar. Büyük bir gururla 57. Alay topraklarında 57. Alay'ın izinde 'dedeciğim ben geldim' diyerek yola çıkıyoruz." ifadesini kullandı.

Subaşı, 57. Alay Milli Bilinç Kampı'na 60 ilden katılım sağlandığını aktararak "Yola çıkmadan önce sadece asker çorbası ve hamur kızartması yeme faaliyeti yapmıyoruz. Tüm izcilerimizin saçları aynı Kınalı Hasan gibi yola çıkmadan önce kınalanıyor, ellerinde Türk bayraklarıyla mehter eşliğinde yürüyüşümüzü gerçekleştiriyoruz." diye konuştu.

Yürüyüşe İstanbul'dan katılan Ahsen Bera Ünal da kampta yer aldığı için çok mutlu olduğunu söyledi.

Manisa'dan gelen Sinem Tüm ise önemli bir atmosferi teneffüs ettiklerini dile getirdi.

Yağmur Kayatepe de kahraman 57. Alay'da görevli askerlerin yürüdüğü yoldan yürüyebilme fırsatı bulduğu için gururlu olduğunu kaydetti. 

Murat Seymen'e silahlı saldırı düzenleyen şahıs yakalandı

Trabzon'da Ali Osman Ulusoy Şirketler Grup Başkanı Murat Seymen'e silahlı saldırı düzenleyen şahıs Akçaabat ilçesinde yakalandı.
25.04.2024 07:19:00
İhlas Haber Ajansı
Murat Seymen'e silahlı saldırı düzenleyen şahıs yakalandı
Murat Seymen'e silahlı saldırı düzenleyen şahıs yakalandı
Olay, dün öğle saatlerinde İskenderpaşa Mahallesi Tiyatro Sokak'ta meydana geldi.

Alınan bilgiye göre, Ali Osman Ulusoy Şirketler Grup Başkanı Murat Seymen (46), Atatürk Alanı'ndaki iş yerine doğru yürüdüğü sırada yanına yaklaşan Y.C.K.'nın (23) silahlı saldırısına uğradı.

Seymen, dizine isabet eden mermiler nedeniyle kanlar içinde yerde kalırken, saldırgan koşarak olay yerinden kaçtı.

Seymen'in telefonla ihbarı üzerine sağlık ve polis ekipleri olay yerine geldi. Yaralı, yapılan ilk müdahalenin ardından ambulansla Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Tıp Fakültesi Farabi Hastanesi'ne kaldırıldı.

Murat Seymen'in hayati tehlikesinin bulunmadığı öğrenilirken, polis olay yerinden kaçarak uzaklaşan şüpheli Y.C.K.'yi (23) olayda kullandığı silahıyla birlikte bu akşam Akçaabat ilçesinde yakalayarak gözaltına aldı.
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.