Prof. Dr. Haydar Baş, "İmam Zeynelabidin" eserinde şu bilgileri veriyor:
"Yezid'den esirler hakkında bir emir gelene kadar, İbn Ziyad esirleri Kûfe'de tuttu. Onun, "Şam'a getirin" emri ile esirleri ve kesik başları Şam'a ulaştırdı. Ubeydullah'ın, Şam'a gönderirken onlara çok kötü davrandığı yazılmaktadır. Üzerlerinde sadece bir gömlekle gönderdiği ifade edilmiştir. (İbn Kuteybe, İmame, c.2, s.6).
İbn Ziyad, Ali b. Hüseyin (a.s)'ın da, ellerinin zincirle boynuna bağlanmasını emretti. (Taberî, Tarih, s.264). Kûfe'den gönderilen kafile Şam'a ulaşınca Yezid'in önüne çıkarıldılar. (Dineverî, s.239). Yezid, önüne gelen esirlerin yanında ve özellikle de Ali b. Hüseyin'in yanında, Ubeydullah için, "Hz. Hüseyin (a.s.) ile olan akrabalık ve yakınlığı olsaydı sizi böyle göndermezdi" demiştir. (İbn Kesir, c.8, s.171). Bundan maksat, halkı sakinleştirmek ve üzerine tepki çekmemek olsa gerekir ki, Yezid, Ubeydullah'a Basra ve Kûfe valiliklerinin tamamını vermiş ve 1 milyon dirhem ödül göndermiştir. (İbn A'sem, c.3, s.156).
İmam Hüseyin (a.s.)'ın ailesinden geriye kalanlar, kadınlar ve on iki çocuk Yezid'in önüne getirildiler. Yezid bir ara Ali bin Hüseyin (a.s.)'a, "Ey Ali, baban benimle akrabalık ilişkisini kesmişti. Hakkımı bilmek, tanımak istememişti. Hâkimiyet ve saltanatımı elimden çekip almaya kalkışmıştı. Bak Allah da ona ne yaptı!" dedi.
Ali b. Hüseyin (a.s.), "Gerek yerde, gerek nefislerinizde herhangi bir musibet vukua gelmemiştir ki, bu, bizim onu yaratmamızdan önce mutlaka Kitab'da yazılmış olmasın. Şüphesiz ki, bu, Allah'a göre kolaydır. Allah, bunu elinizden çıkana tasalanmayasınız, O'nun size verdiği ile de sevinip şımarmayasınız diye yazmıştır. Allah çok böbürlenen kibirliyi sevmez" (Hadid, 22-23) mealli ayetleri okudu.
Yezid ise, ona, "De ki: Sizi çarpan her musibet, kendi ellerinizin işleyip kazandığı günahlar yüzündendir. Bununla beraber, Allah, birçoğunu da affeder de musibete uğratmaz" (Şûra, 30) mealli ayeti okudu. (Taberî, Tarih, c.6, s.265-267).
Şam'a getirilen İmam Zeynelâbidin (a.s.) ve Ehl-i Beyt'in, içlerinde, kendilerine sırtını dönen ve feryatlarına yetişmeyen halka karşı büyük bir öfke vardı. Yezid ve Kerbela olayına karışan diğer komutanlara karşı halkı ayıktırma vazifesinde olduklarını da biliyorlardı. Yezid'in yanına geldikleri andan itibaren, son derece açık bir şekilde bu misyonu yerine getirdiler. Ve onu sarayında tebaının önünde sözleri, tavırları ile ezdiler.
Ubeydullah b. Ziyad'ın kapıcısı şöyle diyor:
Ehl-i Beyt esirlerini, Şam pazarındaki mescidin kapısı önünde beklettiklerinde -ki esirleri genellikle ortada bekletiyorlardı- Şam halkından yaşlı bir adam ileri çıkarak şöyle dedi: "Allah'a and olsun ki, sizi öldürdü ve fitne ateşini söndürdü."
Yaşlı adam bu çirkin sözlerden çok sarf etti. Sözü sona erince, İmam Zeynelâbidin (a.s.) ona şöyle buyurdu: "Kur'an okumuş musun?"
Yaşlı adam, "Evet, okumuşum" dedi.
İmam (a.s.), "Acaba, 'Dedi ki: Ben buna (çektiğim zahmetlere) karşılık sizden akrabalık sevgisinden başka bir ücret istemiyorum' (Şûra, 23) ayetini okumuş musun?"
Yaşlı adam, "Evet okumuşum" dedi.
İmam (a.s), "Peygamberin akrabaları ve Ehl-i Beyt'i biziz. Acaba, 'Akrabaya hakkını ver…' (İsra, 26) ayetini okumuş musun?"
Yaşlı adam, "Evet, okumuşum" dedi.
İmam (a.s), "Kendilerine haklarının verilmesiyle emrolunan Peygamberin (s.a.v.) yakın akrabaları bizleriz" dedi.
Yaşlı adam, "Gerçekten sizler onlar mısınız?" diye sordu.
İmam (a.s), "Evet, onlar bizleriz. Acaba, 'Ancak ve ancak Allah siz Ehl-i Beyt'ten bütün çirkinlikleri gidermek ve sizi tertemiz kılmak ister' (Ahzab, 33) ayetini okumuş musun?" diye sordu.
Yaşlı adam, "Evet, okumuşum" dedi.
İmam (a.s), "Onlar bizleriz" dedi.
Yaşlı adam İmam (a.s.)'ın sözlerini duyduktan sonra ellerini göğe kaldırarak üç kez şöyle dedi: "Allah'ım tevbe ettim. Allah'ım! Ben Muhammed Peygamberin (s.a.v.) Ehl-i Beyt'ini öldürenlerden uzağım. Ben önceden defalarca Kur'an okumama rağmen şimdiye kadar bu gerçekleri bilmiyordum." (Biharu'l-Envar, c.45, s.155-166)."
Gökhan Demir / diğer yazıları
- Mustafa Kemal ile beraber hareket dönemi-II / 10.12.2020
- Mustafa Kemal ile beraber hareket dönemi-I / 09.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-VI / 08.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-V / 07.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-IV / 04.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-III / 03.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-II / 02.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-I / 01.12.2020
- Millî Mücadele’de din adamları-XI / 30.11.2020
- Millî Mücadele’de din adamları-X / 29.11.2020
- Mustafa Kemal ile beraber hareket dönemi-I / 09.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-VI / 08.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-V / 07.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-IV / 04.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-III / 03.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-II / 02.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-I / 01.12.2020
- Millî Mücadele’de din adamları-XI / 30.11.2020
- Millî Mücadele’de din adamları-X / 29.11.2020